12 kişinin can verdiği faciadan kurtulan çocuklar ifade verdi

Adana’nın Aladağ ilçesinde bir öğrenci yurdunda 11’i çocuk 12 insanın can verdiği yangın faciasıyla ilgili soruşturmada, üç mağdur ve bir babanın daha ifadesi alındı.

Mağdur çocuklardan Şule Altun, yurtta sürekli temizlik yapmaya ve bulaşık yıkamaya mecbur tutulduklarını belirterek, “Yapmazsak okula göndermeyeceklerini söylüyorlardı” diye ifade verdi.

PARAMIZ YETMEYECEĞİ İÇİN KALMASINI SÖYLEDİM

Küçük kızın babası Yaşar Altun da ifadesinde “Yangından bir ay önce kızım ‘Baba sürekli bize temizlik yaptırıyorlar. Beni bu yurttan al artık’ dedi. Ben de başka yurtlara paramızın yetmeyeceğini ve orada kalması gerektiğini söyledim.” şeklinde konuştu.

‘MUSLUKTAKİ SUDAN ELEKTRİK GELDİ''

Yine faciadan kurtulan kız çocuklardan Neslihan Aydoğdu ise, yangın günü yemekhane nöbetçisi olduğunu belirterek, yangın sırasında yaşadıklarını “Yemekten sonra 7 arkadaş bulaşık yıkadık ve paspas yaptık. Bulaşık yıkarken Zeynep Sevdi bir anda, ‘Ay çat etti’ dedi. Elini salladı. Musluktaki sudan elektrik gelmişti. Girişteki koltuğun yanmaya başladığını gördük. Bağıra, bağıra ikinci kata çıktım, hocalarıma alt katta yangın olduğunu söyledim. Hocalarımdan biri, pencereyi kırmaya çalıştı ancak olmadı. Yangın merdivenine gidemedik, çünkü kapalı olduğunu biliyorduk. O esnada elektrikler de gitti. Odanın penceresinden tanımadığım bir amca bizi indirdi.” şeklinde anlattı.

Aydoğdu ifadesinin devamında ise “Yangın merdiveninin bulunduğu kısmın arka tarafı orman alanıydı, orada içki içenler olduğu için merdivenlerin kapı kollarını çıkarmışlar ve kapılar hep kilitliydi.” dedi.

ÖNCE TEMİZLİK SONRA OKUL

Mağdur çoıcuklardan Fadime Yetim de ifadesinde, “Sabah uyanıp önce yatakhaneyi temizliyorduk. Tuvalet temizliğini yapıyorduk. Sonra kahvaltı yapıp buradaki temizlik işlerini hallediyorduk. Sonra okula gidiyorduk” dedi. Okuldan sonra yurda dönünce topluca ikindi namazı kıldıklarını ve Kuran eğitimi verildiğini belirten Yetim, “Bizimle ilgilenen görevlilere temizlik yapmak istemediğimizi söylediğimizde ‘Bir şey olmaz’ diye cevap veriyorlardı” dedi.