"15 Temmuz'da elinde silahla Köşk koridorlarındaki hali kolay kolay unutulmaz!"
Başbakan Binali Yıldırım, çarşamba günü, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı sürpriz görüşmenin ardından 65. Hükümette yapılan değişiklikleri açıkladı.
Buna göre, Bakanlar Kurulunun 11 üyesinde ya yer değişikliği ya da görev değişikliği oldu.
Yıldırım, kabineye 6 yeni isim girdiğini, 5 bakanın da görev yerinin değiştiğini duyurdu.
5 başbakan yardımcılığından 4'ünde ise isim değişikliği yapıldı.
Kabine dışı kalan isimleri, kendisi de bir dönem Bakanlar Kurulu'nda görev yapan Star yazarı Yalçın Akdoğan kaleme aldı.
Tuğrul Türkeş, Nabi Avcı, Çağatay Kılıç, Faruk Çelik, Mehmet Müezzinoğlu ve Veysi Kaynak gibi önemli isimlerin yaptığı önemli hizmetleri hatırlatan Akdoğan, "Siyasette her anı ve her pozisyonu ideallerine göre dolu dolu yaşamak, hedefinden sapmadan sağlam bir duruş ortaya koymak gerekiyor." diye yazdı.
Akdoğan yazısında, 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde Çankaya Köşkü'nü silahıyla savunan eski Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'e de özel bir parantez açtı.
İşte o köşe yazısı;
- Yeni kabinenin önemi ve kabine dışı kalanlar
Uzun zamandır Ankara kulislerinde dedikodusu yapılan kabine revizyonu gerçekleşti. Yeni hükümet üyelerine başarılar dileriz. Cumhurbaşkanlığı sistemine 2019’da geçilecek ve yeni hükümet artık seçilmiş cumhurbaşkanı tarafından kurulacak. Halk bir partiyi değil bir kişiyi seçtiğinde onun kuracağı hükümeti de görevlendirmiş olacak, parti tercihleri ise Meclis tablosunu belirleyecek. Sistemin değişecek ve Cumhurbaşkanının yüzde 50’şi aşan bir oyla seçilecek olması yeni bir durum ortaya koyuyor. Bu yeni durumun siyasi zemini ise seçime kadar geçen sürede şekillenecek. Bu yüzden yeni kabinenin oynayacağı rol çok kritik.
AK Parti hükümetlerinin vatandaş memnuniyetini esas alan hizmet ve icraat misyonu bu kabinenin de en önemli vasfı olacak. Referandumda ortaya konulan söylemlerde yeni sistemin terör gibi kronik sorunların çözümünde çok önemli olduğu belirtilmişti. Yeni sisteme geçilmedi ancak vatandaş algısı yeni sisteme yönelik beklentileri şuandan gündemine almış durumda. Hükümetin ana taşıyıcı kolanlarını oluşturan bakanlıklarda değişiklik olmaması iç güvenlik ve dış politika konularında aynı çizgide kararlı duruşun devam edeceğini gösteriyor.
Bu kabine revizyonuyla belki de son kez milletvekillerinden oluşan bir hükümet oluşmuş oldu. Eğer sistem değişikliğine kadar yenilenme olmazsa yeni sistemde bakanlar büyük oranda Meclis dışından atanmış olacaklar.
Her revizyon gelenler için heyecan, gidenler için burukluk demektir. Böyle zor zamanlarda bakanlık yapmak daha büyük bir mesuliyettir. Allah bu onurlu görevlerde memleketimize hizmet etmeye çalışan tüm hükümet üyelerine hayırlı muvaffakiyet versin.
Yeni kabinede yer almayan bakanlar üzerinde kimileri spekülasyonlar üretebilirler, bunlara hiç aldırış etmemek gerekir. Bu, AK Parti hareketi bünyesinde yaşanan bir görev dağılımıdır. Bakanlıktan genel başkan yardımcılığına, MKYK üyeliğine, komisyon başkanlığına geçen, farklı dönemlerde farklı bakanlıklarda bulunan isimler bunun ispatıdır.
Kabinede yer almayan bakanlar, sıkıntılı süreçlerde önemli bir misyon ortaya koymuşlardır.
Örneğin, Tuğrul Türkeş… Türkeş farklı siyasi partilere çağrı yapıldığı seçim hükümetine MHP’den katılarak anlamlı bir tavır ortaya koymuştu. Türkeş’in, 15 Temmuz darbe gecesinde elinde silahla saldırı altındaki Köşk koridorlarındaki hali de kolay kolay unutulamaz. AK Parti’ye uyum sağlayarak verilen her görevi hakkıyla yapmaya çalışan Türkeş’in sempatik ve olgun tavrı bakanlığı teslim ederken de kendisini gösterdi.
Örneğin, Nabi Avcı… Benim de hocam olan Avcı, Kanal 7’nin kuruluşundan itibaren muhafazakâr medyada önemli roller üstlenmiş bir entelektüel. Nabi hocamız başdanışman ve bakan olarak sıkıntılı süreçlerde hep makulün ve nezaketin sesi oldu. Tavrıyla tarzıyla siyasete renk katan Avcı, özellikle FETÖ ile mücadelenin yoğun olduğu Milli Eğitim’de çok kritik düzenlemeleri hayata geçirdi.
Örneğin, Çağatay Kılıç… Kılıç, Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın yanında gösterdiği performansı, Bakanlıktaki performansıyla taçlandırdı. AK Parti hareketinin son döneminde saçını sakalını ağartan Kılıç, genç olmasına rağmen uzun yıllar anılacak icraatlar ortaya koydu.
Örneğin, Faruk Çelik… Çelik AK Parti’nin kuruluşundan itibaren partinin ana aktörlerinden biri olarak çok önemli misyonlar gördü. Uzlaşmacı kişiliği hem grup başkanvekilliğinde, hem Çalışma Bakanlığında birçok sorunu, sorun olmaktan çıkardı. Şanlıurfa siyasetinde sergilediği kucaklayıcı tavır, parti oylarının artışında önemli rol oynadı. Çelik, Bursa’nın dönüşümüne de ciddi katkılar yaptı.
Örneğin, Mehmet Müezzinoğlu… Mehmet Bey, İstanbul il başkanlığı döneminden itibaren AK Parti siyasetine önemli katkılarda bulundu. Siyasetle icraatı birleştiren kişiliği Sağlık Bakanlığında da, Çalışma Bakanlığında da pozitif etkiler yaptı.
Örneğin, Veysi Kaynak… İyi bir hukukçu olan Kaynak, AK Parti siyasetine paraşütle inmedi. Yerel siyasete belediye ve il başkanlığı tecrübesiyle katkıda bulunurken, milletvekili ve Adalet Bakan yardımcılığıyla Ankara’da uzun zamandır varolan bir siyasetçi. Başbakan Yardımcısı olarak hem Kahraman Maraş’la yakından ilgilendi, hem de bağlı kurumları AFAD ve Vakıflar hizmet standardını başarıyla ileriye taşıdı.
Siyasette her anı ve her pozisyonu ideallerine göre dolu dolu yaşamak, hedefinden sapmadan sağlam bir duruş ortaya koymak gerekiyor. Allah kabinede yer almayan bakanlarımızı da yeni görev alan bakanlarımızı mahcup etmesin, hayırlı hizmetlere vesile etsin…