15 Temmuz'un sembol şehitlerinden Halil Kantarcı'nın eşi, Halil'i yazdı: Her an aklımda, dilimde ve kalbimdesin..
15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümünde 15 Temmuz'un sembol şehitlerinden olan Halil Kantarcı'nın eşi Ayşe Kantarcı'nın eşi için yazdığı mektup okuyanları duygulandırdı. Cins dergiye özel yazdığı yazıda Ayşe Kantarcı'nın "Ne kadar yansa da içim hiç isyan etmedim, hiç "neden" demedim , "Allah (c.c) en güzelini diler, benim bilmediğim bir hikmeti var." diyerek sabrettim." sözleri yürekleri burktu.
15 Temmuz gecesi Çengelköy Karakolu’nun darbeci askerler tarafından basıldığını öğrenen 3 çocuk babası 36 yaşındaki Halil Kantarcı milli iradeyi korumak için meydanlara çıkmış ve darbeciler tarafından vurularak şehit edilmişti.
"YOL ARKADAŞIM, YOLDA YALNIZ BIRAKANIM.."
Şehit olan Halil Kantarcı'nın eşi Ayşe Kantarcı'nın Cins dergide paylaştığı, eşine ithafen yazdığı mektup okuyanları duygulandırdı.
Mektubunda üç çocuğu ile beraber şehit eşinin emanetine sahip çıktığını ifade eden Kantarcı, şu sözleri yazdı:
"Yol arkadaşım, yolda yalnız bırakanım... Gidişinden tam 4 yıl sonra, tam da gittiğin yaşta, gittiğin yerden yazıyorum. 37. yaş gününe üç ay kala. Hani "Yaşlanıyorum be Ayşe'm, bak aklar düşüyor saçlarıma. Yaş 35, yolun yarısına geldik." dediğinde kızardım sana.
İLK YAŞINI GÖREMEDİĞİN ÖMER...
Çok şey değişti gittiğinden beri, bazı şeylerse inadına kaldı olduğu gibi. Ömer, ilk yaşını bile göremediğin. İlk konuşmayı öğrendiğinde " anne, babam nerede? gelsin artık" dedi . Akşamları zil çaldığında 'babam geldi' diye koştu kapıya. Zeynep onu "Ömer, babam cennette, eğer iyi insan olursak, biz de cennete gideceğiz" diye teselli etti.
Ve ben sanki yüreğimde bir yanım volkan, bir yanım buzdağı. İçimdeki ateş her alev aldığında, imtihanımı nimet kabul edecek kadar ağır imtihan yaşayanları düşündüm, avuttum kendimi. Allah'ın bana gönderdiği güzel kulları ile su serptim yüreğime ve rahmeti bol Rabbimin varlığı ile güç buldum, ona sığınıp devam ettim yoluma.
Mezarına geliyorlar, ağlıyorlar, dertleşiyorlar seninle. Senin kaderin, iki âlemde dert dinlemek. Ev ile mezarlık arası 5 dakika bir kez merak etmediler emanetlerini. Yine bu benim gördüğüm, bildiğim. Hakikat Allah'ın katında malum. Elbet vardır herkesin kendince bir sebebi. Ben ise, bazen bir Yasin okuyacak bazen de sadece bir Fatiha okuyacak kadar kalabiliyorum yanında. Emanetlerine ve ismine sahip çıkmaya çalışıyorum elimden geldiğince, ismini kullanmak yerine, ismine layık olmaya. Her an seninleyim zaten, her an aklımda, dilimde ve kalbimdesin.
15 Temmuz, birilerinin hayatına hiç dokunmadı, birilerininkini tarumar edip geçti. Tüm bedel ödeyenlere ve yakınlarına dayanma gücü ver Allah'ım, yüklerimizi hafiflet."
Yazının tamamını okumak için tıklayın