2018'de bedelli askerlik olacak mı?
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın bugün gündeme dair açıklamalarda bulundu. Bedelli askerlik konusuna da açıklık getiren Kalın, "Geçen hafta ilan etmiştik, yarın sayın Cumhurbaşkanımızın Fransa'ya ziyareti olacak. İkili ilişkileri ve bölgesel konuları ele almayı planlıyoruz. 16. yüzyıldan bu yana Fransa-Türkiye ilişkileri çok boyutlu, çok katmanlı bir ilişki olagelmiştir. Cumhurbaşkanımız, Macron'la görüşmesinden sonra iş çevreleri ile de görüşme yapacak. 700 bin soydaşımız yaşamaktadır. Cumhurbaşkanımız programı çerçevesinde bu topluluğun temsilcileri ile de bir araya gelecek" dedi. Vatandaşlarımız ise "Bedelli askerlik çıkacak mı?" sorusuna yanıt arıyor... Peki, 2018'de bedelli askerlik çıkacak mı? Var mı? Son dakika bilgileri ve açıklamalar haberimizde...
2018'de bedelli askerlik olacak mı? Bu soruya bugün Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın son noktayı koydu! Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın, gündeme dair açıklamalarda bulunurken bedelli askerlik konusuna da açıklık getirdi. Kalın, "Soçi'de 30 Ocak'taki kongre Astana'daki karar neticesinde yapılacak. Davet edilecek kişilerin, grupların 3 ülkenin de onayını almış meşru gruplar olmasıdır. Bu sadece biz istediğimiz için değil, kongrenin doğru sonuçlar üretebilmesi açısından da önem arzediyor. Suriye Kürtlerini PYD temsil edemez. Meşru temsilcilerin katılması esastır" dedi. Peki, 2018'de bedelli askerlik çıkacak mı? Var mı? Son dakika bilgileri ve açıklamalar haberimizde...
BEDELLİ ASKERLİK ÇIKACAK MI?
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın yaptığı açıklamada, "Şu anda böyle bir şey gündemimizde yok" dedi.
BEDELLİ ASKERLİK NEDİR?
Bedelli askerlik, Türkiye'de Osmanlı döneminden bu yana aralıklarla zorunlu askerlik'e alternatif olarak süre kısalması karşılığı nakit bedel ödenmesi mantığına dayanan bir uygulamadır. Uygulamanın dayandırıldığı gerekçeler ordunun ve devletin maddi ihtiyaçları ve bireylerin işlerini kaybetmemeleridir. Uygulamanın Anayasa Mahkemesi tarafından eşitlik ilkesini ihlal etmediğine karar kılınmıştır.
18 yaş ve üzeri erkek Türk vatandaşlarından yurt dışında en az 3 yıl çalışmış olanların 21 günlük süre ile vatani hizmetlerini görmelerine olanak veren bedelli askerlik günümüzde geçerlidir, buna aynı zamanda "dahte" dövizle askerlik hizmetine tabi erler ismi de verilir.
Diğer şekli ise geçici olarak Türkiye'de ikamet etmekte olanlara sağlanan olanaktır. Bu durumdaki askerlik süresi ise 21 gün olarak tespit edilmiştir. Cumhuriyet tarihinde 10 kez uygulanmıştır. En son uygulamalar, 1987, 1992, ve 1999 yıllarında yapılmıştır. 1999 yılındaki uygulamanın sebebi 17 Ağustos 1999'daki Gölcük depreminden sonra ülke ekonomisine katkı amacı taşımıştır. 2011 yılında uygulanan bedelli askerlikte, 30 yaşından gün alan ve 30.000 TL tutar ödeyen kişiler askerlik vazifesini yapmış sayılmışlardır. Yasa çerçevesinde adaylar 21 günlük temel askeri eğitimden de muaf tutulmuşlardır. 2 Aralık 2014 tarihinde Başbakan Ahmet Davutoğlu, 31 Aralık 1987 ve önceki tarihlerde doğanların 18.000 TL karşılığında bedelli askerlikten faydalanabileceklerini belirtmiştir. Bu açıklamadan kısa bir süre sonra toplanan Bedelli Askerlik Komisyonu, bedelli askerlikten 1 Ocak 1988 ve önceki tarihlerde doğanların yine 18.000 TL karşılığında yararlanabileceğini belirten bir karar almıştır. Bu kararın 2 Ocak 1988 ve sonraki tarihlerde doğanlara hak ihlali oluşturduğunu düşünen askerlik yükümlüleri, kararı Ocak 2015'te Anayasa Mahkemesine taşımıştır.
İBRAHİM KALIN'IN DİĞER AÇIKLAMALARI...
CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN'IN FRANSA ZİYARETİ
Geçen hafta ilan etmiştik, yarın sayın Cumhurbaşkanımızın Fransa'ya ziyareti olacak. İkili ilişkileri ve bölgesel konuları ele almayı planlıyoruz. 16. yüzyıldan bu yana Fransa-Türkiye ilişkileri çok boyutlu, çok katmanlı bir ilişki olagelmiştir. Cumhurbaşkanımız, Macron'la görüşmesinden sonra iş çevreleri ile de görüşme yapacak. 700 bin soydaşımız yaşamaktadır. Cumhurbaşkanımız programı çerçevesinde bu topluluğun temsilcileri ile de bir araya gelecek.
"TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİ DE YER ALACAK KONULAR ARASINDA"
İkili ilişkilerin yanında bölgesel konular da ele alınacak yarın Elysee'de yapılacak görüşmelerde. Suriye, Irak, terörle mücadele ve Türkiye-AB ilişkileri de yer alacak konular arasında. Macron'un Türkiye ile ilgili açıklaması ile ilgili birkaç hususu dile getirmek istiyorum. Türkiye'de basın özgürlüğüne ilişkin değerlendirmeleri bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor, tabii ön yargılı hususlar değilse. Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu terör tehditlerini dikkate aldığımız zaman, zaman zaman Avrupalı dostlarımızın bunun ciddiyetini kavrayamadıklarını gözlemliyoruz. Türkiye, 3 terör örgütüne karşı mücadele etmelidir. Biz yarın belgeleri ile birlikte sayın Macron'a iletecektir. Fransa'da Paris ve Nice saldırılarından sonra Fransa'nın ne tür uygulamalar yaptığını hepimiz biliyoruz. Sosyal medyadan saldırıları hafife alan kişilerin nasıl tutuklandığını biliyoruz. İngiltere örneğinden de hareket edebiliriz. Terörü övmek dahi bir suçtur. Burada ifade özgürlüğü söylemi üzerinden Türkiye'nin terörle mücadelesine gölge düşürmeye çalışan çevrelerin Türkiye'nin gerçeklerini daha fazla dikkate almaları gerektiğini ifade etmek istiyorum.
"SKANDAL BİR DAVANIN SKANDAL BİR KARARIDIR"
Skandal bir davanın skandal bir kararıdır. Türkiye'nin iç siyasetini karıştırmaya dönük kumpas olduğu bellidir. Türkiye'nin içişlerine müdahaleye dönüktür. Bu davaya bakan hakim 2-3 yıl önce FETÖ'cü bir kurum tarafından Türkiye'ye getririliyor, ağırlanıyor. Bu kişi bu skandal davaya hakim olarak bakıyor. Türkiye'nin iç siyasetini karıştırmaya dönük kumpas olduğu ortadadır. Hakan Atilla'nın avukatları savunmalarını yapacaklar. Biz de bu konuyu takip etmeye devam edeceğiz. Utanç verici bir siyasi operasyon olduğunu ifade etmemiz gerekiyor. Bu tür operasyonlarla Türkiye'ye zarar vermeyi düşünenler varsa, söz konusu olmadı bugüne kadar, olmayacak. Milletimiz oynanan oyunu görmektedir.
"Birileri İran'ı dışarıdan karıştırmaya çalışıyorsa ters tepeceği bellidir"
İran'a dış müdahaleye karşıyız. Birileri İran'ı dışarıdan karıştırmaya çalışıyorsa ters tepeceği bellidir. İranlı yetkililer de duruma hakim olduğunu ifade ettiler. Sorunun kısa süre içinde aşılacağını bekliyoruz, ümit ediyoruz. İran'ın barış ve istikrarının temini bizim için önem arzetmektedir.
"IRAK'IN TEDBİRLER ALMASI GEREKİYOR"
Irak'tan beklentimiz, Irak hükümetinin bu saldırılarla ilgili derhal bir soruşturma başlatması, ve saldırıların önlenmesi için gerekli tedbirleri almasıdır.
söylüyor. Bunu başka yerlere çekmek ancak kötü niyetle izah edilebilir.
(Meral Akşener'in 'silahlı kamplar' iddiaları) Bir partinin genel başkanının yaptığı silahlı kamplar iddiası da spekülatif bir açıklamadır. Türkiye bir hukuk devletidir, vatandaşların can ve mal güvenliğini kimlerin sağlayacağı açıkça ifade edilmiştir.