6'lı Masa, eğitimde de kopyadan sınıfta kaldı! Bakan Özer: Yaptıklarımız öneri olarak sunuluyor!

'Ortak Mutabakat Metni' açıklayan 6'lı Masa'nın, hükümetin eğitim alanında yaptığı atılımlardan haberinin olmadığı ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, mutabakat metnindeki eğitim ile ilgili kısımların zaten uygulamada olan hizmetler olduğunu söyledi.

Geçtiğimiz günlerde 'Ortak Mutabakat Metni' açıklayan 6'lı Masa'nın, hükümetin eğitim alanında yaptığı atılımlardan haberinin olmadığı da gözler önüne serdi.

HER VAAT AK PARTİ HÜKÜMETİ TARAFINDAN HAYATA GEÇİRİLDİ

Masanın özellikle eğitim alanında ‘Yapacağız' dedikleri her vaat, AK Parti hükümeti tarafından fazlasıyla hayata geçirildi.

"SAHADAN NE KADAR UZAK OLDUKLARINA İŞARET"

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, ‘6’lı Masa’nın mutabakat metninde eğitim ile ilgili kısımların zaten uygulamada olan hizmetler olduğunu söyleyerek, "Bu durum çok vahim. Çünkü öneri getirdiğiniz eğitim alanında sahayı bilmediğiniz, sahadan ne kadar uzak olduğunuza işaret eder. " ifadelerini kullandı. 

"YAPTIKLARIMIZ ÖNERİ OLARAK SUNULUYOR"

Özer, eğitimin tüm dünyada tartışılan ve sürekli iyileştirmelerin yapıldığı bir alan olduğunu belirterek, “İsterdim ki yapılan önerilerde faydalanabileceğimiz öneriler olsun veya farkına varamadığımız noktalara referans versin. Bir bütün olarak baktığımızda bunu görmediğimiz gibi zaten yaptıklarımız da öneri olarak sunuluyor” dedi. 

İşte Bakan Özer'in 6'lı Masa'nın eğitim vaatlerine yorumu:

"İHTİYAÇ SAHİBİ TÜM ÖĞRENCİLERİMİZE ÜCRETSİZ YARDIMCI KAYNAK VE BURS DESTEĞİ VERİYORUZ"

ÖNERİ: "Eğitim Destek Kartı ile anaokulundan üniversiteye kadar devlet okullarındaki ihtiyaç sahibi öğrencilerin kırtasiye, çanta, kıyafet ihtiyaçlarını ve internete erişimlerini ücretsiz karşılayacağız." 

Bakan Özer: Zaten ihtiyaç sahibi tüm öğrencilerimizi ücretsiz ders kitapları ve yardımcı kaynaklara ilaveten burslarla destekliyoruz. Diğer taraftan her türlü ihtiyaçlarını da karşılıyoruz. Ancak kart, karne gibi uygulamalar çocukların etiketlenmesine yol açtığı için zaten sorunludur. Destek ihtiyacı olan çocuklarımızın ihtiyaçlarını son 20 yıldır onları ayrıştırmadan zaten gerçekleştiriyoruz. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız da bu konuda çok sayıda destek programı uyguluyor.

"ÇALIŞAN ÇALIŞMAYAN EBEVEYN AYRIMI YAPILMIYOR"

ÖNERİ: "Okul öncesi eğitimi çalışan ebeveynlerin ihtiyaçlarını da gözeterek “tam gün tam destek” ilkesi çerçevesinde düzenleyeceğiz."

Bakan Özer: Okul öncesi eğitim en kritik eğitim kademelerinin başında gelmektedir. Okul öncesi eğitim sadece bilişsel becerileri değil ayrıca bilişsel olmayan becerileri de geliştiren ve güçlendiren bir eğitim kademesi olduğu için uzun vadeli getirisi maksimum yatırım maliyeti minimum olan bir eğitim kademesidir. Bu nedenle Bakanlık olarak son bir yılda öncelik verdiğimiz alanların başında okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması gelmektedir. Bakanlığımız çalışan-çalışmayan ebeveyn ayrımı yapmaksızın tüm çocuklarımızın okul öncesi eğitime ulaşması hedefiyle çalışmalarını yürütmektedir. Hal böyleyken, erken çocukluk eğitiminin sadece “çalışan ailelerin çocuklarının bakım yeri” olarak görülmesi bu eğitim kademesi için yapılacak en büyük haksızlıktır.

"BU TAM BİR TUTARSIZLIKTIR"

ÖNERİ: "Eğitim kademelerinin süreleri ile ilgili de köklü değişiklik öneriliyor: “Zorunlu eğitimi 1 yılı okul öncesi eğitim, 5 yılı ilkokul, 4 yılı ortaokul, 3 yılı ise lise olmak üzere 1+5+4+3 şeklinde uygulayacağız."

Bakan Özer: Eğitim sisteminin başarısı, kademelerin sayısı ya da süresine değil sürecin kalitesine bağlıdır. Eğitim kademelerinin süresi ile ilgili tasarruflar genellikle örtük siyasi amaçların ifadesi olmuştur. Yakın tarihimizde 8 yıllık kesintisiz eğitim gibi bunun açık örneklerini görmekteyiz. Hem sistemde sürekli değişiklik yapılmasından şikâyet edeceksiniz hem de kendiniz rasyonel bir karşılığı olmayan köklü değişiklikler önereceksiniz. Bu tam bir tutarsızlıktır.

"ÜCRETSİZ YEMEK UYGULAMASI ZATEN DEVAM EDİYOR"

ÖNERİ: "Devlet okullarındaki öğrencilere ücretsiz süt, su ve öğle yemeği vereceğiz."

Bakan Özer: Eğitimde fırsat eşitliği çok kapsayıcı sosyal politikaları gerektirir. Bunlarla ilgili somut bir öneri geliştirmeden sadece süt, su ve yemek konusu ile ilgili sorunlardan bahsetmek sahadan ne kadar kopuk olduklarının da bir başka işareti. Son 20 yılda yukarda değindiğim yatırımlar ve dönüşümlerin odak noktasını eğitimde fırsat eşitliği oluşturmaktadır. Eğitimde fırsat eşitsizliklerinden en fazla etkilenenler sosyoekonomik seviyeleri dezavantajlı olanlar ve kız çocuklarıdır. İşte bu sorun son 20 yılın ana politika alanını oluşturmuştur. Özellikle bu grupları desteklemek üzere Şartlı Eğitim Yardımlarından burs imkânlarına, ücretsiz taşımadan ücretsiz yemek imkânlarına, ücretsiz ders kitaplarından ücretsiz yardımcı kaynaklara kadar çok sayıda sosyal politika son 20 yılda kesintisiz bir şekilde uygulanmıştır. Bu desteklerin bugünkü maliyeti biraz öncede değindiğim gibi 525 Milyar TL’dir. Bu sosyal politikaların istikrarlı bir şekilde uygulanmasıyla eğitimin tüm kademelerinde okullaşma oranları %97’nin üzerine çıkartılmıştır. Diğer taraftan şu anda 1,8 milyon öğrenci ücretsiz yemek imkânından yararlanırken bu sayıyı 2023 yılında 5 milyona çıkartacağımızı ifade etmiştik. Bunun ilk aşamasını 6 Şubat’ta ikinci dönemin başlamasıyla ilk kez tüm okul öncesi eğitim öğrencilerine ücretsiz öğle yemeği vererek başlıyoruz. Sonra bu imkânı kademeli bir şekilde yaygınlaştıracağız.

"2022 YILINDA 2 BİN 325 KÖY OKULU AÇTIK"

ÖNERİ: "Kapatılan köy okullarını yeniden açacak, taşımalı eğitim uygulamasına son vereceğiz."

Bakan Özer: Bu öneri de yapılanları görmezlikten gelen ve zaten yapılanı yeniden yapılacaklar listesinde göstermeye çalışan bir durum. 2022 yılında zaten köy okullarını açmaya başladık ve 2.325 köy okulunu açtık. Diğer taraftan köy okullarına bir ilave yaparak tüm köy okullarına halk eğitim merkezi kurarak köydeki vatandaşlarımızın tarımdan hayvancılığa, el sanatlarından istihdam becerilerini artırmaya yönelik istedikleri kursları alabilmelerini sağladık. Sadece 2022 yılında bu kurslardan 170 bin vatandaşımız yararlandı. Bu okulların açılışını da Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle Külliyede gerçekleştirdik. Yani duymamaları, görmemeleri mümkün değil. 2023 yılında Mart ayının sonunda da 10 hane ve üzeri yerleşime sahip tüm köy okullarını açacağız. Bir başka deyişle bunlar yeni öneri olamaz, zaten yaptık, yapıyoruz.

 

 

GÜNÜN VİDEOSU

Zalim ordusu saldırıyor! İsrail Gazze'de “Güvenli Bölge” ilan edilen çadırları vurdu

Gazze’nin Han Yunus şehrinde, İsrail işgal güçleri sivillerin sığındığı çadırları hedef aldı. Bombardımanda çok sayıda masum sivil hayatını kaybederken, yaralıların durumu kritik.