AB'den Türkiye'ye "açık kapı" mesajı!

Hükümet, AB ülkelerinde Türk vatandaşlarına vize serbestisi tanınması konusunu “yeniden” gündemine aldı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu geçtiğimiz günlerde sürpriz biçimde biraraya gelerek, AB komiseri Dimitris Avramopoulos’la görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla Türkiye’nin izleyebileceği yol haritasının hazırlığına başladı.
AB’nin başkenti Brüksel’de bu adım olumlu karşılık buldu.

1 Kasım 2014’den bu yana AB’de Göç, İçişleri ve Yurttaşlıktan sorumlu Avrupa Komiseri Dimitris Avramopoulos, AB-Türkiye ilişkilerinin son durumunu, AB’nin Brüksel’deki merkez karargahı Berlaymont’un 12. katında Türk gazetecilere anlattı.

AVRUPA STANDARTLARI

Avramopoulos, sürecin fotoğrafını şöyle çekti:
“Görülüyor ki komisyon yakın tarihte Türkiye’den bir teklif alacak. 3 yıldır bu konu üzerinde çalışıyorum. Yerine getirilmesi gereken 7 kriter var. Beşi çok kolay yerine getirilebilir. Türk tarafı için hassas konunun terörizm olduğunu biliyorum. Bana inanın Türkiye’deki duruma anlayış gösteren taraflardan biriyim. Ancak, şunu da söylemem gerekiyor. Türkiye’nin AB perspektifi söz konusu olunca diğer ülkeler gibi Avrupa standartlarına yaklaşması gerekiyor. AB, Türkiye’nin terörle mücadele kapasitesini zayıflatmak istemiyor. Bu, Türkiye’nin AB standartlarına yaklaşması için. Kısa sürede 74 kriterden 67’sini yerine getirmesi, Türkiye’nin nihai noktaya ulaşmak istediğinin göstergesi.”

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ

Milliyet'ten Tolga Şardan'ın haberine göre, Avramopoulos, özellikle Terörle Mücadele Kanunu’ndaki terör tanımının yeniden düzenlenmesinde Türkiye’yi tatmin eden bir sürecin AB’yi de tatmin edeceğini belirtti.

Tecrübeli diplomat, şu mesajı verdi:
“Türkiye’de bir güvenlik sorunu var ve bu başa çıkılması kolay bir mesele değil. Türkiye’nin temel AB ve Avrupa Konseyi standartlarına uyması önemli. Hukukun üstünlüğü AB’nin en temel konularından biri. Türkiye’ye anlayış göstermeliyiz. Ama bazı temel noktalar var. Buna göre hareket etmek edilmesi gerekiyor. Avrupa, Türkiye ile çok daha güçlü bir iş birliği istiyor. Türkiye’deki durum, kendi iç meselesi. AB, bu konulara müdahale etmemeye çalışıyor. ‘AB kapısı açık mı?’ diye sorarsanız, ‘çok açık’ derim.”

İNSAN HAKLARI KAYGISI

Türkiye’ye olumlu mesajlar göndermeye özen gösteren Avramopoulos, insan hakları konusunda AB’nin önemli kaygılarının bulunduğuna işaret ediyor. Adil yargılanma hakkı ve masumiyet karinesi prensibine saygı gösterilmesi gerektiğini belirten AB komiseri, AB kurumlarının terör örgütlerinin yanında yeraldığı yönündeki algı için de “Geride kalan 3 yılda Türkiye ile AB arasında radikalleşme ve terör örgütlerine karşı işbirliği yapıyoruz. Ama, bazen Türkiye ile sorunlar yaşadık. Özellikle bilgi ve istihbarat paylaşımında bir takım pürüzler ortaya çıktı” değerlendirmesini yaptı.

Avramopoulos şöyle dedi:
“Biz, aynı tarafta yeralıyoruz ve bir güven ilişkisi içinde beraber çalışma kararı almış durumdayız. AB için Türkiye terörle mücadelede önemli bir paydaş. Türkiye’de mevcut durum sözkonusu olduğunda anlayışlı olmaya devam edeceğiz. Aslında ilişkinin temel dinamiklerinde değişiklik meydana gelmiş değil. Türkiye başarısız darbe girişiminin akabinde normal bir iç işleyiş düzenine giriyor. Ben işlerin yoluna gireceğinden eminim. Türkiye ile olan işbirliğine güveniyorum. İki tarafın da anlayış göstermesi lazım. Geçmişe dönük yargılamalarda bulunabiliriz ama geleceği inşa edeceksek iyimser yaklaşmakta fayda var.”

AB Komiseri Dimitris Avramopulos, AB-Türkiye ilişkilerinin son durumunu bir grup gazeteciye değerlendirdi. Avramopulos sohbet sonrasında da gazetecilerle fotoğraf çektirdi.

‘GÖÇ ANLAŞMASI ZOR ZAMANDA BİLE UYGULANDI’

AB yolunun Türkiye için tek strateji olmaya devam ettiğini söyleyen Avramopoulos, “AB ile Türkiye arasındaki göç anlaşması gayet güzel uygulanıyor, işliyor. Bu iş birliğinin en büyük başarısı da hayat kurtarmamızdır. Türkiye, darbe girişiminin zor zamanlarında bile bu anlaşma uygulandı” dedi.
Brüksel’i izleyen diplomatik çevreler, Avramopoulos’un “olumlu” açıklamalarına karşın, 2019’da Avrupa Parlamentosu’nda yapılacak seçimin, Türkiye için “kritik eşik” olduğuna dikkat çekiyor.
Özellikle Almanya’nın AP’deki temsilcilerinin; hem iç, hem de dış politikada Almanya’da değişen dengeler çerçevesinde Türkiye’ye sıcak bakmalarının zorluğu dile getiriliyor.