Amerikalılar Erdoğan'ı "Büyük Deccal / Anti Christ" olarak görüyor!

ABD Başkanı Donald Trump, İran ile nükleer anlaşmayı iptal ettikten sonra bölgeyi ateş çemberine dönüştüren yeni bir adım attı.

ABD'nin Tel Aviv'deki büyükelçiliği, dün düzenlenen törenle işgal altındaki Kudüs'e taşındı. Törene ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı Jared Kushner ile kızı Ivanka Trump da katıldı. Trump da telekonferans yöntemi ile kokteyle bağlanıp kısa bir konuşma yaptı.

ABD'nin büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararının ardından yaşanan protestolarda ise İsrail askerlerinin Filistinlilere açtığı ateş sonucu 60'a yakın Filistinli şehit oldu, binlerce Filistinli yaralandı!

Bölgede yaşanan bu gelişmelerde ABD'deki evanjelistlerin kongre üzerindeki hakimiyetinin etkisi olduğu da kulislerde yüksek sesle dillendirilmeye başladı.

Bir süredir bu konuyla ilgili önemli yazılar kaleme alan Habertürk Washington temsilcisi Serdar Turgut bugün de çarpıcı tespitlerde bulundu.

Turgut, "Bunların okuduğu saçmalıklar dünyasında, önemli diye bilinen birçok insanın internet sayfasında Erdoğan “anti Christ” olarak tanımlanıyor. “Deli saçması” mı desem yoksa bir korkulu rüya mı bilemiyorum, ama maalesef gerçek bu şu anda." diye yazdı.

İşte o köşe yazısı;

- Erdoğan ve Armageddon

GÜLEN’in iade edilmesini talep eden Christian Post yazısı nedeniyle o âleme mecburen konsantre olmak zorunda kaldığımdan, sosyal ve siyasi açıdan fokur fokur Türkiye aleyhtarlığının kaynadığı o dünyada ne kadar saçma ve korkunç söylemler bulunduğunu da gördüm.

İtiraf etmeliyim ki hayatım boyunca böylesine aşırı abartılı dindar tuhaflıklar içeren okumalardan hep uzak durdum ve bundan sonra da böyle olmasına çalışacağım.

Ama gördüm ki eğer Amerika’da gerçekten nelerin olup bittiğini anlamak istiyorsak, özellikle Evanjeliklerin nasıl düşündüğünü, bunlar bize ne kadar saçma gelse de bilmek zorundayız.

Türkiye’de tutuklu bulunan Rahip Brunson’a neden bu kadar tutkuyla bağlılar ve yine Cumhurbaşkanı Erdoğan’a neden bu kadar çok tepkililer, bunları anlamak isteyen bir gazeteci bu çevrelerin yazdıklarını, konuştuklarını okuyup öğrenmek zorunda.

Meselenin Türkiye’ye yönelik boyutu hayli önemli olduğundan rasyonel düşünceyi bir süre bıraktım ve bu adamların irrasyonel beyinlerinden çıkmış fikirleri de inceledim.

Sonunda bu insanlardaki ve büyük etkilerinin bulunduğu Kongre ve Beyaz Saray’daki Türkiye karşıtlığının neden bu kadar fazla olduğunu anladığımı sanıyorum.

KORKULU BİR RÜYA

Bu insanlar özellikle bölgemizde bir Armageddon’un yaklaştığına inanıyorlar.

Bu, iyinin ve kötünün arasındaki nihai savaş olarak görülüyor ve bu süreçte Hz. İsa’nın da dünyaya, iyinin yanına geri döneceği beklentisi var.

İyi taraf olarak kendilerini ve müttefiklerini tanımlıyorlar. Şimdi sıkı durun, kötü taraf olarak da Erdoğan’ı tanımlamışlar.

Bunların okuduğu saçmalıklar dünyasında, önemli diye bilinen birçok insanın internet sayfasında Erdoğan “anti Christ” olarak tanımlanıyor.

Bu yayınlardan çok sayıda var ve bu saçmalıkları da binlerce, bırakın bini, milyonlarca insan okuyor ve belki inanmayacaksınız ama bu tipler Amerika gibi bir süper gücün başkentine de tamamen hâkimler; Kongre bunların sözünü dinliyor, Beyaz Saray kontrolleri altında.

“Deli saçması” mı desem yoksa bir korkulu rüya mı bilemiyorum, ama maalesef gerçek bu şu anda.

Yani çıkacak Armageddon savaşında onlara göre kötü taraf Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan. Bu süreçte dünyaya döneceğine inanılan Christ karşısında bu tiplerin beynine göre Erdoğan da anti Christ olarak yer alıyor.

YÖNETİMİ DE ÇILDIRTTILAR

Anlayacağınız kendisini dünyanın en güçlü devleti olarak gören Amerika, biraz düzgün eğitim almış beş yaşındaki bir çocuğun bile “Anlamsız, deli saçması bunlar” deyip güleceği şeylere inanarak kararlarını verebiliyor.

Yüzde 81’inin Trump destekçisi olduğu bu seçmen kitlesi böyle olunca Türkiye’ye yönelik rasyonel, mantıki bir karar alınabilmesi de imkânsız hale gelmiş durumda Washington’da. Acıklı ama gerçek maalesef böyle.

Üstelik bu tipler Armageddon’un olacağına inanmakla kalmıyor, bunu yaratmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Örneğin, bakın Kudüs kararına veya İran hakkında yapılanlara.

Kongre üyelerinin ofis telefonları gün boyu susmuyor; “Rahip Brunson’u kurtarın” diyor arayanlar. Onların düşüncesine göre Evanjelist rahip, Armageddon savaşında düşman olan tarafın elinde tutsak. Böyle düşünüyorlar, bu nedenle tamamen çıldırmış durumdalar.

Sadece kendi dünyalarında çıldırmakla kalsalar bu zararsız olabilirdi de ama kendileri gibi Kongre’yi ve yönetimi de çıldırttılar ne yazık ki.

 

GÜNÜN VİDEOSU

Zalim ordusu saldırıyor! İsrail Gazze'de “Güvenli Bölge” ilan edilen çadırları vurdu

Gazze’nin Han Yunus şehrinde, İsrail işgal güçleri sivillerin sığındığı çadırları hedef aldı. Bombardımanda çok sayıda masum sivil hayatını kaybederken, yaralıların durumu kritik.