Abdullah Özer o anları anlattı...
Tunceli’de şehit edilen 23 yaşındaki öğretmen Necmettin Yılmaz’ın fotoğrafı ve Türk bayrağını asarken teröristlerin taciz ateşine uğrayan Abdullah Özer o anları anlattı.
Tunceli’de şehit edilen 23 yaşındaki öğretmen Necmettin Yılmaz’ın fotoğrafı ve Türk bayrağını asarken teröristlerin taciz ateşine uğrayan Abdullah Özer o anları anlattı.
Memleketi Gümüşhane’ye giderken Tunceli-Pülümür karayolunda PKK tarafından kaçırılan ve geçtiğimiz günlerde cansız bedeni ırmak kenarında bulunan öğretmen Necmettin Yılmaz’ın fotoğrafını yaptıran tır şirketi sahibi Abdullah Özer, Pülümür’e gitti.
Burada bayrak ve fotoğrafı Tunceli-Pülümür yoluna asan Abdullah Özer, aracına geri döndüğü sırada tepelerde mevzilenen teröristler tarafından kurşun yağmuruna tutuldu.
Belinden tabancasını çıkararak kendini savunan Abdullah Özer ve arkadaşı yara almadan kurtuldu. Şırnak’ın Şenoba bölgesinde 31 Mayıs akşamı yüksek gerilim tellerine çarparak düşen helikopterde şehit olan 13 askerin fotoğraflarının da bulunduğu Türk bayrağını 2 bin 900 rakımlı Kato Dağı’nda dalgalandıran kişi olarak da gündeme gelen Abdullah Özer Pülümür’de yaşadığı o anları anlattı.
Kato Dağına astığı dev Türk bayrağının hikayesini de anlatan Özer, "Biz daha önce Beytüşşebap’a gittiğimizde alay komutanımız bizi Kato Dağına götüreceğini söylemişti. Mayıs ayında tekrar gittiğimizde bizi Kato Dağına götürdü. Kato Dağında bir bayrak asmıştık. Sonra helikopter düştüğünde komutanımız bu bayrağın ufak olduğunu oraya şehitlerimiz için daha büyük bir bayrak getirmemizi istedi. Biz de onu kırmayarak Türkiye Cumhuriyetinin 81 milyonu adına 25 metrelik dev bir bayrağı üzerindeki şehit olan komutanlarımız fotoğraflarının bulunduğu bayrağı Trabzon’dan Kato Dağına götürerek zirveye astık" dedi.
"YETİŞEMEYECEKLERİNİ ANLAYINCA ATEŞE BAŞLADILAR"
"Teröristler bizi sağ almak için dağdan aşağıya inerken yetişemeyeceklerini anlayınca ateşe başladılar" diyen Özer, "Şehidimiz kaçırıldıktan sonra Ramazan Bayramının ikinci günü bölgeye gittik. Hem askerlerimizle bayramlaşmak hem de bir bilgi yakalarız diye Tunceli’nin çeşitli ilçelerini gezdik. Ama hiçbir bilgi alamadan geldik. 15 Temmuz’da geçen yıl olduğu gibi Ankara’da Külliyedeydim. Orada öğrendim öğretmenimiz şehit olduğunu. Sonra CHP İl Başkanının yaptığı konuşmayı izledik. Siyasetçi olarak çok güzel bir konuşma yaptı. Onu tebrik etmek ve şehidimizi anmak için Tunceli’ye gittik. Şehidimizin fotoğrafı ve Türkiye Cumhuriyetinin haritasının üzerinde ay yıldız ve onun içine de halka şeklinde öğrencilerin olduğu bir resim görselledik. Yanına da iki tane Türk bayrağı alarak yola çıktık. Pülümür-Tunceli arasında olayların olduğu yerde bayrağımızı çıkartarak 10 dakikalık gibi bir sürede astık. Elektrik direğinden aşağıya doğru inerken anladığımız kadarıyla teröristler bizi sağ almak için dağdan aşağıya inerken yetişemeyeceklerini anlayınca ateşe başladılar. İlk ateş başımın üzerinden geçerek arkadaşı ayaklarının dibine geldi. İkinci ateşinde ayaklarıma vurdu. O ara ilk ateş açıldığında anlamadım bir patlama oldu. İkinci ateş ayaklarımın dibine vurunca bende kendi silahımı çekerek ateşin geldiği bölgeye doğru ateş ettim. Daha sonra seri bir şekilde gitti. Diğer arkadaş elektrik direğinden binerek araca bindi ve daha sonra oradan uzaklaştı. Uzaklaşırken kaydettiğimiz tableti orada unutmuştuk tekrar olay yerine döndük kısa sürede tableti de alarak çıkarken 1-2 el ateş ettiler" ifadelerini kullandı.
"ŞEHİT EDİLEN ÖĞRETMENİN ANISINI YAŞATMAMIZI ENGELLEYEMEZLER"
Yara almadığını dile getiren Özer, "Allah’a şükür can kaybımız yok. Pantolonuma bir kurşun isabet etti. Herhangi bir yara almadık. Sonrasında Tunceli’ye indik. Askeri birimlere, yetkililere başımızdan geçenleri anlattık. CHP Tunceli İl Başkanını ziyaret ederek tekrar o bayrağı astığımız yerden Trabzon’a dönüş yaptık. Allah’a şükür bayrağımız yerinde idi. Bize ateş edecek bayrağımızı indirecek hainlerin de akşam üzeri 4’nün leş olduğunu sabah saatlerinde İçişleri Bakanının yaptığı açıklamayla 5 artı 1 tane daha leş olduğunu öğrendik. Yani hiçbir şehit vermeden 6 tane leşin olması bizi mutlu etti. Çünkü Türkiye Cumhuriyetinde ne kadar dış güçlerin kontrolünde olan bu hainler bizlerin gezmesini dolaşmasını bölgeler olarak kısıtlamaya çalışsa da bunu başaramayacaklarını anlatma açısından devamlı bir şekilde ben doğudayım. Türkiye Cumhuriyetinde 35-40 yıldır olan terör son bir yılda terörle yapılan mücadele eş değerde. Bizim terörle mücadelemiz 15 Temmuz’dan sonra başladı. Bizim orada şehit edilen öğretmenin anısını yaşatmamızı engelleyemezler. Biz onun anısına oraya bayrağımızı astık. Allah’ın izniyle o bayrağımızı orada kollayacak Türkiye Cumhuriyetinin kahraman askerleri var" diye konuştu.