"Acaba ortada herkesin bildiği ama söyleyemediği ortak bir sır mı var?"
FETÖ'nün siyasi ayağı hakkında Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür'den çarpıcı yorum
15 Temmuz FETÖ'cü darbe girişiminin ardından, güvenlik, yargı ve bürokrasi alanına sızan terör örgütü üyeleriyle etkin bir mücadeleye girişildi.
Düzenlenen operasyonlar kapsamında binlece kişi görevlerinden ihraç edilirken, son oalrak örgütün "mahrem" imamları da deşifre edilerek pekçoğu gözaltına alındı.
FETÖ'nün siyasi ayağı olup olmadığına ilişkin tartışma ise uzun süredir Ankara'da sıkça tartışılan konu başlıkları arasında yer alıyor.
Bu tartışmayı bugün köşesine taşıyan Sabah yazarı Mahmut Övür, "Böylesine küresel boyutları olan kirli bir yapının siyasal ayağının olmaması düşünülemez. Tam da bu yüzden işin bilinmezliği akla derin soru işaretleri getiriyor. Acaba ortada herkesin bildiği ama söyleyemediği ortak bir sır mı var?" diye yazdı.
İşte Övür'ün o köşe yazısı;
- FETÖ’nün siyasi ayağı
Referandum sonrası cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin başta uyum yasaları olmak üzere Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu gibi çok önemli reformların yapılması bekleniyor.
Ancak siyasetten beklenen bir şey daha var; FETÖ'nün siyasi ayağının ortaya çıkartılması.
Referandum sonrası özellikle AK Parti teşkilatlarında ve yerel yönetimlerde büyük temizlik olması gerektiği beklentisi ilgili ilgisiz herkes tarafından ve her yerde dile getiriliyor.
Ama ortada net bir cevap yok. Seçimler ve iç sıkışma nedeniyle bu tür adımların atılamadığının herkes farkında. Ama şimdi referandum bitti ve önümüzde siyasi gerilimi yükselten seçimlerin (son 15 yılda 12 seçim) yapılmadığı 2 yıl gibi geniş bir zaman dilimi olacak. Bu dönemde toplum biraz nefes alırken, siyaset boş durmayacak, bir yandan reformlarla demokrasiyi güçlendirirken öte yandan da siyasette yol temizliği yapacak. Asıl beklenen de o yol temizliğiyle FETÖ'nün siyasi ayağıyla ilgili somut bir şeyler ortaya çıkarmak.
Doğrusu bu soruyu Ankara'ya her gittiğimde hem güvenlik çevrelerine hem de siyasi aktörlere sordum ama net cevap alamadım. Bakan düzeyinde olmadığı, milletvekilleri arasında ise meclisteki bütün partiler dahil ByLock'ta adı geçenlerin birkaç kişiyi geçmeyeceği söylendi.
Peki, bu durumda "darbeci FETÖ'nün siyasi ayağı yok" mu diyeceğiz? Birkaç gün önce, AK Parti milletvekili Mehmet Metiner, uzun siyasi tecrübesine de dayanarak şöyle yazdı:
"FETÖ'nün siyasi ayağının olmadığı iddiasına katılmıyorum. Darbe teşebbüsünde bulunan bir örgütün, siyasi ayağının olmaması mümkün değil. Sonuçta darbe başarılı olsaydı, ülkeyi siyasetçilerle yönetirlerdi. Hem FETÖ gibi bir ahtapot örgütün, her partide elemanlarının olmadığını varsaymak doğru değildir. İnanıyorum ki her partide FETÖ'cü unsurlar vardır. Biz AK Parti olarak tespit ettiklerimizi ihraç ettik."
Böylesine küresel boyutları olan kirli bir yapının siyasal ayağının olmaması düşünülemez.
Tam da bu yüzden işin bilinmezliği akla derin soru işaretleri getiriyor. Acaba ortada herkesin bildiği ama söyleyemediği ortak bir sır mı var?