Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: Narin'in amcası tedbir amaçlı tutuklandı
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, katıldığı canlı yayında Narin'in amcası Salim Güran'ın tutuklanma nedenini açıkladı. Diyarbakır'da 14 gündür kayıp olan Narin'in amcası dün tutuklanarak cezaevine gönderilmiş ve kamuoyunda "8 yaşındaki kızı amcası öldürdü" izlenimi oluşmuştu.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, 21 Ağustos'ta Narin Güran'ın merkez Bağlar ilçesine bağlı kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde kaybolmasına ilişkin başlatılan soruşturma sürüyor.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, kayıp Narin soruşturmasıyla ilgili 24 TV canlı yayınında açıklamalarda bulundu.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Bakan Tunç, "Narin'e henüz ulaşılamadı. Bir takım deliller toplandı, ifadeler alınıyor. DNA tespitleri var. Tutuklama bir tedbir. Amcanın tutuklanmasında öldürme şüphesi değil, kişiyi hürriyetinden bırakma şüphesi de var. Diğer deliller ile ilgili çalışmalar devam ediyor. Temennimiz Narin'e sağ salim ulaşmak" ifadelerini kullandı.
Bakan Tunç, "Güvenlik güçlerimizin yaptığı araştırmalar var. Oradaki komutanımızın hangi gerekçeyle söylediğini bilemiyoruz. Ağabeyiyle ilgili bir vücudundaki izlerle ilgili biri tespit edilemedi diğerinin kendisine ait olduğu belirlendi" diye devam etti.
NARİN'İN AMCASININ SAVCILIKTAKİ İFADESİ
Suçlamaları kabul etmeyen amca Salim Güran 9 sayfalık ifadesinde 550 dönüm sulu araziye sahip olduğunu, çiftçilikle uğraştığını, aynı zamanda 2 dönemdir köyde muhtarlık yaptığını belirterek şunları şöylemişti:
"Narin’in kaybolduğu gün sabah erken kalkarak köyün altındaki tarlaya gittim. Kahvaltı ettikten sonra çalışmaya başladık. İşimiz bittikten sonra Diyarbakır’a giderek çocuklarıma kıyafet aldım. Sonra tekrar köye geldik.
Dönüş yolunda araca 400 TL yakıt aldım. Fiş alıp almadığımı hatırlamıyorum. Almışsam şayet arabadadır. Çocuklarımı eve bıraktıktan sonra tekrar pamuk tarlasına gittim. Burada çalıştıktan sonra sondaj kuyusunun bulunduğu yere geldiğimde akşam olmuştu.-Saat 20.00 civarı kızım beni telefonla arayıp Narin’in kaybolduğunu söyledi. Telefonu kapattıktan sonra yanımdakilere yeğenimin kaybolduğunu, gitmem gerektiğini söyledim. Köye girdiğimde bütün köy dışarıdaydı.
Jandarma komutanını arayıp ‘Kardeşimin kızı kayıptır’ dedim. O da izinli olduğunu, ekip göndereceğini söyledi. Ekip geldi. Okul görevlilerini aradım, okulu açtırdım. Kameralara baktık. Sabaha kadar aradık, gözaltına alındığım güne kadar da arama faaliyetlerine katıldım."
NARİN ARACINA BİNDİ Mİ?
"Araç eski model olduğu için kapılarını hiçbir zaman kilitlemem. Evimin önünde kapıları her zaman açıktır. Ben Narin’in aracıma bindiğini görmedim. Benim çocuklarım dışında araca binen çocukları da görmedim. Olay günü hiçbir yerden ıslak mendil almadım. Narin bu araca benimle beraber hiçbir şekilde binmedi. Narin benim canımdır, yeğenimdir. Bir an önce bulunmasını istiyorum"
"Yeğenime herhangi birinin fiziki veya cinsel saldırıda bulunup bulunmadığını bilmiyorum. Ancak öyle bir şey tahminimce olmamıştır. Ailede muhtar olmam ve işlerle iyi derecede ilgilenmem nedeniyle ailenin ekonomik ve idari işlerini ben yürütürüm. Kimseden alacağım da, borcum da yoktur.
Narin’in babası kardeşim Arif’ten de herhangi bir alacağım veya borcum bulunmamaktadır. Narin kaybolmadan 10 veya 15 gün önce telefonuma ses kayıt programı indirdim. Konuştuğum şeyleri daha sonra hatırlamak için bu programı indirmiştim. Bu ses kayıtlarını silmedim. Ancak olay günü yaptığım arama kayıtlarını sildim.
Olay akşamı kardeşim Arif’in ahırında 380 adet mermi yakalandı. Bana bunu haber verdikleri için kayıtları sildim. Silmekle kötü yapmışım. Bizim ailede herkes herkesin arabasına biner. Bu nedenle yeğenim Narin de benim kullandığım araca binmiş olabilir. DNA’sı da bu şekilde çıkmış olabilir.
Sadece benim aracımda çıkmış olma nedeni benim aracımın tüm kardeşlerim tarafından ortak kullanılması olabilir. Kayıp olan yeğenimi ben kaçırmadım veya öldürmedim. Bu olay nedeniyle kimseden de şüphelenmiyorum. Olayı kimin yaptığını da bilmiyorum. Serbest bırakılmayı talep ediyorum."