AK Partili Çelik'ten Oda TV'ye Yaşar Büyükanıt'lı yanıt

AK Parti Merkez Yürütme Kurulutoplantısının ardından açıklamalar yapan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Oda TV'nin KADEM Vakfı’na ait Ataşehir Kız Öğrenci Yurdu’nun içinden silah taşındığı iddiasına ateş püskürdü. Olayın kara propaganda olduğunu belirten Çelik, 27 Nisan muhtırası döneminin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'a bir gazeteci tarafından sorulan "başkomutanın eşinin başörtüsü olursa alt kademedeki komutanların tavrı ne olur?" sorusunu hatırlattı.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından gündeme dair açıklamalarda bulundu. Oda TV'nin KADEM Vakfı’na ait Ataşehir Kız Öğrenci Yurdu’nun içinden silah taşındığı iddiasıyla ilgili konuşan AK Parti Sözcüsü Çelik, "Bu kadar kolay, suçlayıcı haber nasıl yapılabiliyor? Özür dilenmesi lazım." dedi.

Olayı kara propaganda olarak nitelendiren Çelik, basının Türkiye'de birçok kez demokrasinn dördüncü kuvveti olmakla vesayetin birinci kuvveti olduğunu ifade etti. Vesayet konusunda 27 Nisan muhtırası döneminin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'a bir gazeteci tarafından sorulan "başkomutanın eşinin başörtüsü olursa alt kademedeki komutanların tavrı ne olur?" sorsunu hatırlattı ve ekledi: "Şimdi burada soru sorulanın böyle bir ortama müsade etmesi vahim, ama gazetecinin bu şekilde bir soru sorması çok çok daha vahim. Çünkü bunlar soru değil, yargı."

Çelik'in konuyla ilgili açıklama şöyle:

"Orada bir yurtta bir film çekimini alıyorlar ve müthiş bir örgüt var orada diye haber yapılıyor. Bunu biz birçok meselede gördük. Suriye'ye, Libya'ya yaptığımız yardımlarda da benzer kara propaganda ile karşılaştık. Bunlar çok hassas meseleler. Geçmiş zamanlarda bu tip yanlışlar üzerinden büyük krizler çıkarıldı. Burada yapılması gereken şu. Her zaman denir basın demokrasinin dördüncü kuvvetidir. Basın demokrasinin dördüncü kuvveti olmakla, vesayetin birinci kuvveti olmak arasında gidip gelmiştir Türkiye'de. Bir zamanlar Türkiye'deki vesayetin birinci kuvveti basındı.

27 Nisan muhtırasını vermeye kalkan o zamanki askeri bürokratlarla yapılan bir röportajda basın mensubu soruyor genelkurmay başkanına, 'Siz başörtüsüne karşısınız, herhangi bir subayınızın eşinin başörtülü olmasını istemiyorsunuz. Ama yarın bir gün cumhurbaşkanı seçilecek birisinin eşi başörtülü olursa, silahlı kuvvetlerin başkomutanının eşi başörtülü olursa ne yapacaksınız?' diyor. Şimdi burada soru sorulanın böyle bir ortama müsade etmesi vahim, ama gazetecinin bu şekilde bir soru sorması çok çok daha vahim. Çünkü bunlar soru değil, yargı.

Burada da birincisi bu kadar kolay suçlayıcı haber nasıl yapılabiliyor? İkincisi özür dilenmesi lazım. Üçüncüsü de bir daha bunların yapılmaması için ne tür tedbirler alındığının açık bir şekilde paylaşılması lazım. Bunlar maalesef vahim sonuçlar doğurabilecek son derece sıkıntılı yaklaşımlar. Eğer KADEM güçlü bir açıklama yapmasa, sosyal medya olmasa, sesini duyuramasa, düşünebiliyor musunuz yapılan haber kişileri ne kadar zor duruma düşürecek." dedi.

ORGENERAL YAŞAR BÜYÜKANIT'A BAŞÖRTÜSÜ SORUSU

Ömer Çelik'in hatırlattığı olay 2007 yılında gerçekleşmişti. Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, 13 Nisan 2007'de yayınlanan basın toplantısında soruları yanıtlamıştı.

Habertürk'ten Taki Doğan'ın "Subay eşlerinin türban takması yasaktır. Israr ederse ordudan ihraç ediliyor. Başkomutan’ın eşi türbanlı olursa, alt kademedeki komutanların tavrı ne olur?" sorusuna, Büyükanıt (Gülerek) "Bu konuyu bitirdim. Ama sorunuzu aldım." cevabını vermişti.

NE OLMUŞTU?

Öte yandan Oda TV yazarı Caner Taşpınar, KADEM Vakfı’na ait Ataşehir Kız Öğrenci Yurdu’nun içinden silah taşındığını iddia ederek bazı fotoğraflar yayınlamış, KADEM'den yapılan açıklama ile haber yalanlanmıştı. KADEM, fotoğraflardaki silahların gerçek olmayıp, TRT tarafından çekilen ve terör örgütü FETÖ’yü anlatan bir belgesel için kullanılan imitasyon çekim aksesuarları olduğunu açıklamış ve iftira haberciliğine karşı hukuki yollara baş vuracağını duyurmuştu.

 

 

GÜNÜN VİDEOSU

Dilan Polat'ın hayranı pes dedirtti: Cezaevine girdiğinizde kalp krizi geçirdim!

Dilan Polat cezaevine girince kalp krizi geçirdiğini söyleyen hayranı, Polat ile bir araya gelince ağladı.