"Alim mi yetiştiriyorsunuz" dedi, büyük tepki çekti
Twitter hesabından okulların yüz yüze eğitime geçmemesi gerektiğini savunarak "Alim mi yetiştiriyorsunuz" şeklinde paylaşım yapan Dr. Ahmet Faruk Yaycı büyük tepki çekti. Yaycı, sonrasında yaptığı paylaşımlarda ise eğitim sistemini eleştirdi.
İç hastalıkları uzmanı Dr. Ahmet Faruk Yağcı'nın Twitter hesabından yaptığı bir paylaşım büyük tepki çekti. Yağcı, okulların bir sene daha açılmaması gerektiğini savunarak "Alim mi yetiştiriyorsunuz" dedi. Yağcı'nın yaptığı paylaşıma özellikle çocukları okula giden sosyal medya kullanıcıları tepki gösterdi.
Yağcı, yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
"Bir kez daha: Açmayın okulları. Gecsin gitsin bu sene. Bir şey olmaz. Hangimizin ömründen saçma yere bir sene gitmedi ki. Alim mi yetiştiriyorsunuz?"
Bir kez daha: Açmayın okulları. Gecsin gitsin bu sene. Bir sey olmaz. Hangimizin ömründen saçma yere bir sene gitmedi ki. Alim mi yetistiriyorsunuz?
— Ahmet Faruk Yağcı (@dryagci) February 28, 2021
SERT TEPKİ GELDİ
Yağcı'nın Twitter hesabından yaptığı paylaşıma özellikle çocukları okula giden sosyal medya kullanıcıları tepki gösterdi. Yağcı ise bazı yorumlara yanıt verdi.
Ahmet Faruk Yağcı'nın paylaşımına gelen bazı tepkiler şöyle:
"Alim mi yetistiriyorsunuz?"
— Denizzzz (@DenizhanALTUNB1) February 28, 2021
kriz anında bir hekimin söyleyeceği kelime bu mu? yüksek ihtimalle ilk ya da ortaokula giden çocuğunuz yoktur,bu kadar rahat konuşmanızın sebebi bu olabilir mi?
Ne alaka? Aynen de fikrim bu. Okullar çoğunlukla ne yapacağınızı bilemediginiz cocuklarinizin park yeridir. Dürüst olalim
— Ahmet Faruk Yağcı (@dryagci) February 28, 2021
Nasılsa sırtınızda yumurta küfesi yok di mi? Oradan konuşmak kolay
— ParsKuru (@ParsKuru) February 28, 2021
Yumurta küfesi olduğu ve ekim kasım aralık aylarını bizzat günde 13 saat çalışarak yaşadığım için konuşuyorum. Allahım sabır ...
— Ahmet Faruk Yağcı (@dryagci) February 28, 2021
Bu nasil mantik her yer açık zaten okullar ve cafe restaurant dışında.Okul sadece bilgi almak icin degil cocukların hayata karışması icinde cok önemli.Evde tukendiler psikolojileri bozuldu.Her yer kapatilsa bile okullar açılmalı.
— funda aysun kirman🍀 (@kirmanfunda) February 28, 2021
Okullar virus degis tokuşu icin anormal musait. 20 yasina kadar virus etkisiz ama eve tasiyor cocuklar.
— Ahmet Faruk Yağcı (@dryagci) February 28, 2021
Böyle ucuz, böyle pespaye bi şekilde küçümsedikleri benim kardeşimin, sizin çocuklarınızın eğitimi, sağlığı, hayat ve zamanı. Ne güncel bilimden haberdarlar, ne vicdanları var. İzolasyon işkencedir ve çocukları işkencecilerin histerik tanrısına feda etmeyeceğiz. #okullarıaçın
— Muhammed Dennis (@muhammadalien) February 28, 2021
YAĞCI KENDİNİ SAVUNDU
DR. Ahmet Faruk Yağcı, gelen tepkiler sonrası uzun bir paylaşım yaptı. "Alim mi yetiştiriyorsunuz" sözünü eğitim sistemine bağlayan Yağcı, şu ifadeleri kullandı:
"Daha önceden de yazdım ama kısa bir dizi ile eğitim sistemi hakkında düşüncelerimi yazayım. Bu görüşler tamamen beni bağlar. Cevaplarınızı da şahsımı hekimliğimi falan aşağılayarak değil de fikirlerinizi yazarak verirseniz sevinirim. Öncelikle 12 yıl mecburi eğitim saçma.
Kafamda mecburi eğitim olarak 4 sene var. Burada sabahtan akşama kadar, fazla kalabalık olmayan sınıflarda olabildiğince basit ve herkese hitap edebilecek bir eğitim verilmeli. Öğlen yemeği de okulda ve birlikte yenmeli. Bir buçuk saatten fazla da serbest zaman olmalı.
Öğrencilere hakkı ile Türkçe ve güzel yazı yazma, gözü kapalı dört işlem yapma, vatandaşlık ve kanun nizam bilgileri, Ülkeler coğrafyası, Hamasi olmayan basit tarih. İnternet okuryazarlığı ve herhangi bir yerde yaşayabilecek kadar günlük ingilizce öğretilmeli. Bu kadar..
Dördüncü sınıfı bitiren öğrencilerden ailesi isteyenlere doğada yaşama ve el becerisi eğitimi kamp şeklinde verilmeli. Gruplar halinde ilgilerini uyandıran konularda sohbet tarzı eğitim ve fikir tartışmaları yapabilmeliler. Alet kullanma, bitki yetiştirme, balık avlama vb
Bunu çeşitlendirmek mümkün ama her şekilde bir usta ile sohbet ya da bir işin ucundan tutmayı öğrenmeliler. Bu sürecin sonunda yapılacak bir değerlendirme ile çocukların eğilimleri, eğitimin ne yönde devam edebileceği rapor halinde insanlara bildirilmeli. Bundan sonrası ise aile, devlet ve vakıf bursları, özel burslar vb ile öğrenciler gerçekten sevebilecekleri şekilde okula devam etmeliler. kimi sanat ağırlıklı, kimi zanaat, kimi bilim vb... Bunların bugün başlansa şekillenmesi yıllar alır. Ancak mevcut hali ile iler tutar yeri kalmamıştır.
Diyebilirsiniz ki sen doktorsun kendini kurtarmışsın konuşuyorsun. Değil. Kafa yoruyorum. İnsanların tamamını üniversite mezunu yapmak saçmalık diyorum. Düğüm atmayı bilmeyen lise mezunu, bıçak kullanmayı bilmeyen üniversiteli, bitkiler hakkında manav vitrini dışında bilgisiz
Ortaokul mezunu var ve buna ülke olarak kahrolmamız gerekir diyorum. Okulların resmi ürünü diplomadır. Ancak daha önemli olan da sosyalleşme, iş becermeyi öğrenme, dostluk gibi yan ürünlerdir. Bunu da biliyorum. Ancak mevcut sistem, okulları, üniversiteleri standarda bağlayan anlayış insan yetiştirmemizi engelliyor sadece girdiği gibi çıkan diplomalılarımız oluyor. düşünün çocuğunuzu 27 tane akrabanın idaresinde yer aldığı bir üniversitede okutuyorsunuz. Evet diploma alıyor. Sonra? Acilen sistemin çeşitlendirilmesi, dini ağırlıklı olup da lümpen yetiştiren okulların sayısının azalması, üniversiteli olsun da ne olursa olsun görüşünün yok olması gerekiyor... Yarış yine bir şekilde olacaktır ama daha iyi şartlarda, yeteneklilerin vakıflarca dürüstçe destekleneceği bir yarış olmalıdır.
Zamanımızın Leyli Meccani (Parasız yatılı) okulları bile mevcut sisteme göre biraz daha insani daha bir eşitleyici idi. Şimdi bebesine her türlü imkanı sunan, üstüne üstlük bir de laf ettirmeyen, zekasını eşsiz sanan veliler zamanı. Çuvaldızı başkasına batırmadan önce kendinize bir insülin iğnesi olsun batırmaya izin verin. Ha biz bu sistemden okulların verdiğinden mutluyuz, o evden ayrı olduğu sürede acaip ilerliyor falan diyorsanız.. Allah selamet versin..."