Almanya'da Merkel'den sonra göreve kim gelecek?

16 yıldır süren Başbakan Angela Merkel’in iktidarının ardından Almanya, 26 Eylül’de iktidar değişikliğine hazırlanıyor. Merkel’in Hıristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) Armin Laschet’i (60) aday gösterdi.

Hürriyet'in haberine göre, koalisyon ortağı olan Sosyal Demokratlar’ın adayı Olaf Scholz (63) oldu. Yeşiller ise yarışa Annalena Baerbock (40) ile girdi. Ancak son haftalarda sürpriz bir şekilde anketlerde öne geçmesi üzerine Scholz ilgi odağı oldu.

HUKUK FAKÜLTESİNDEN MEZUN

Scholz, 14 Haziran 1958’te, Osnabrück kentinde tekstil dalında çalışan bir ailenin oğlu olarak dünyaya geldi. Hamburg Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun. 1998 yılına kadar iş hukuku dalında avukatlık yaptı.

Henüz lisedeyken 17 yaşında SPD’ye üye oldu. SPD’in gençlik teşkilatlı “Genç Sosyalistler”de (Jusos) aktif olarak politika yaptı. 1998 yılında Federal Meclis milletvekili seçildi. 2001 yılında Hamburg Eyalet İçişleri Senatörü olarak görev alan Scholz, Merkel hükümeti döneminde 2007-2009 yılları arasında Federal Çalışma Bakanlığı yaptı. 2011-2018 yılları arasında da Hamburg Eyalet Başbakanı oldu.

Scholz, 2018’den beri Merkel kabinesinde Federal Maliye Bakanı ve Başbakan Yardımcısı. SPD Genel Başkanlığı’nda kalıcı olmak için 2019 yılında partinin liderliğine soyundu. Ancak ikinci turda liderliği Saskia Esken ile Norbert Walter-Borjans’a kaptırdı.

Parti liderliğini kaybettiği halde SPD’nin başbakan adayı oldu. Daha sonraki günlerde de Scholz, “Ben Almanya’nın başbakanı olmak istiyorum” diyerek yollara düştü. Diğer adayların yaptığı hatalar sayesinde de donuk, monoton bir devlet adamı olarak algılanan Scholz, anketlerde ivme kazanmaya başladı.

EN BÜYÜK ELEŞTİRİ YOLSUZLUK İDDİALARI

Olaf Scholz’a yönelik en büyük eleştiri hakkındaki yolsuzluk iddiaları. Hamburg’daki özel bankalardan M.M. Warburg’un yasal olmayan yollarla kara para aklamasına o zaman Hamburg Eyalet Başbakanı olan Scholz’un göz yumduğu öne sürüldü. Ancak soruşturmalarda Scholz’un “suçlu” olduğuna dair bir sonuç çıkmadı. Geçen hafta da Scholz’un başında olduğu Maliye Bakanlığı’na bağlı bir birimin kara para aklanmasıyla ilgili makamlara bildiride bulunmadığı gerekçesiyle bakanlıkta arama yapıldı.

Merkel, COVID-19’a karşı mücadelede kararlı adımlar atarken, Maliye Bakanlığı’nın kesenin ağzını açması Scholz’un işine yaradı. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin yanı sıra dev kuruluşlara da devlet yardımı yapılırken, işini kaybedenlere ve tek kişilik işletmelerini kapatanlara da parasal yardımda bulunuldu. Bu da Maliye Bakanı Scholz’a güveni arttırdı. Özellikle de bu yılın ortalarına doğru Almaya’nın çeşitli kesimlerinde yaşanan sel felaketlerinde zarara uğrayanlara devletin sahip çıkması da Scholz’a puan kazandırdı.

İSLAM VE TÜRKLER

Scholz, Hamburg Başbakanı olduğu dönemde Almanya’daki İslam topluluğu ile ilk resmi teması kuran politikacı oldu. Türkiye ile Almanya’nın işgücü anlaşmasında 60 yıl geride kalırken, Scholz her fırsatta Türk ve göçmen işçilerin Almanya’nın bugünkü refahında payı olduğunu söyledi.

ANKETLERDE SON DURUM

2017’den beri kamuoyu yoklamalarında hep CDU/CDU’dan daha az oy alan, hatta nisan ayında Yeşiller’in bile gerisinde kalan SPD, diğer partilerin hataları yüzünden son haftalarda ilk sıraya yerleşti.

Yeşiller’in başbakan adayı Annalena Baerbock’un doktora çalışmasında intihal yaptığının ortaya çıkması ve özgeçmişinde yanlış bilgilere yer vermesi Olaf Scholz liderliğindeki SPD’ye desteği artırdı.

CDU/CSU’nun başbakan adayı Armin Laschet’in sel bölgesinde Alman Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier konuşma yaparken arka planda gülmesinin ekranlara yansıması da Scholz’un işine yaradı.

Son yapılan kamuoyu yoklamalarında Almanya’da bu hafta sonu genel seçim olsa SPD’nin yüzde 26, CDU/CSU’nun yüzde 19-20, Yeşiller’in yüzde 18, FDP’nin yüzde 13, Almanya için Alternatif’in (AfD) yüzde 11 ve Sol Parti’nin de yüzde 7 oy alacağı görülüyor.

Scholz iki hafta arayla Laschet ve Baerbock ile çıktığı televizyon tartışmalarının da izleyicilere göre kazananı oldu.