Alparslan Türkeş’in ülküdaşı Cemal Dönmezer vefat etti!
Milliyetçi ve ülkücü hareketin en önemli mücadele adamlarından olan avukat Cemal Dönmezer, Antalya’da vefat etti. Önce Nihal Atsız, sonra da Alparslan Türkeş’in yanında yıllarca siyaset yapan ve siyasi işler ile danışmanlığını yapan, doğa gezgini 71 yaşında ki efsane ülkücü Cemal Dönmezer, pazar günü Antalya’da toprağa verilecek. Cemal Dönmezer, Türkiye’nin son ordinaryüsü ve “Hocaların Hocası” seçilen Prof. Dr. Sulhi Dönmezer’in de oğlu idi.
MEVLÜT YÜKSEL/ÖZEL HABER
MHP’nin merhum lideri Alparslan Türkeş’in siyasi işlerden sorumlu danışmanlarından avukat Cemal Dönmezer vefat etti.
DÖNMEZER ALPARSLAN TÜRKEŞ’İN EN YAKIN YOL ARKADAŞI İDİ
Milliyetçi ve ülkücü hareketin en önemli mücadele adamlarından olan Cemal Dönmezer, gençlik yıllarından itibaren Türk Milliyetçiliği hareketinin içerisinde yer aldı. İstanbul Hukuk Fakültesi mezunu avukat Cemal Dönmezer, önce Türkçü şair ve yazar Nihâl Atsız’ın yanında da bulunarak, 70’li ile 80’li yılların aksiyon adamlarından biri olarak adını duyurdu.12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası ise, Alparslan Türkeş cezaevinden çıktıktan sonra, Dönmezer’de ekibine katılarak birlikte birlikte önce MÇP’de, sonra da MHP’de siyaset yaptı. Cemal Dönmezer, MÇP Şişli İlçe Başkanlığı ile MÇP İl Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu.
EFSANE ÜLKÜCÜ DÖNMEZER ÖLÜM İLANINI KENDİ YAZMIŞ
MHP’de Türkeş’in uzun yıllar yanında bulunan, hukukçu, siyasetçi ve doğa gezgini 71 yaşında ki Cemal Dönmezer, yine ülkücü hareketin yaşayan efsane isimlerinden Orhan Çakıroğlu’nun da kayınbiraderi idi. Unutulmaz ülkücü Cemal Dönmezer, siyaseti bırakıp emekli olduktan sonra, yerleştiği Antalya Olimpos’ta yaşantısına devam etti ve burada hayata gözlerini yumdu. Cemal Dönmezer’in de merhum babası ünlü Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer gibi, sabah 05:00 sıralarında vefat ettiği öğrenildi. 21 Eylül Pazar günü, Antalya’nın Kumluca ilçesine bağlı Yazır Mahallesi’nde bulunan Çayalanı Camii’nden son yolculuğuna uğurlanacağı duyurulan Dönmezer’in, vefatından sonra, sosyal medya hesabı sayfasından, şu ifadelerin özellikle yazılmasını istemiş;
“BEN BU ALEMDEN GÖÇER OLDUM, SEVENLERE SELAM OLSUN.
21 EYLÜL CUMARTESİ GÜNÜ ÖĞLE NAMAZINI TAKİBEN OLİMPOS YAZIR MAHALLESİ ÇAYALANI CAMİİNDEN SON YOLCULUĞUMA ÇIKACAĞIM.
HAKKINIZI HELAL EDİN.”
VASİYETİ GEREĞİ DÖNMEZER İÇİN YUĞ TÖRENİ YAPILACAK
Milliyetçi ve ülkücü camianın unutulmaz dava adamı Cemal Dönmezer’in bir vasiyeti olduğu ortaya çıktı. Dönmezer’in yakın arkadaşlarından alınan bilgilere göre, Dönmezer toprağa verildikten sonra Yuğ adlı törenin yapılacağı ifade edildi. Yuğ töreni; Yuğ – Türk ve Altay halk kültüründe ve inancında yapılan bir tören. Yoğ veya Yığ olarak da söylenen cenaze töreninin ,”cenaze yemeğsi” gibi anlamları vardır. Günümüzde ölen kimselerin ardından yapılan helva yiyeceği eski Türklerin zamanlarında da yuğ törenleri için hazırlanırken aynı zamanda çövenç olarak adlandırılmaktadır. Bu konu ile ilgili yapılan çalışmalarda cenaze sonrası dağıtılan helva geleneğinin kökleri de eski zamanlara kadar dayanmaktadır. Yuğ, zaman zaman "Ağıt" ile eşanlamlı kullanılsa da daha geniş kapsamlıdır, sadece okunan ezgiyi değil, yapılan töreni de ifade eder. Tören de sagu adı verilen şiirsel ağıt söylenir. Sagytada savuda, ölenin hayatı, şiirsel bir dil ile basit ve net bir anlatımla ağlayışlar olur. Şiirin merhumdan sonra okunmasının nedeni ruhu rahatlatmak ve yolculuğun daha kolay olacağını düşünmektir. Bu türün örneklerinden biri de günümüze ulaşan Alp Er Tunga Sagus'tur. İslam öncesi Türk şiirinin ilk örnekleri yuğ töreninde okunan ağıtlarda görülebilir.
SOSYAL MEDYADA ON BİNLERCE BAŞSAĞLIĞI MESAJLARI YAYINLADI
Öte yandan, Cemal Dönmezer’in vefatı sonrası Alparslan Türkeş’in eşi Seval Türkeş, ”Çok Değerli Ülküdaşımız, Dava arkadaşımız Cemal Beyefendinin aramızdan ayrılış haberine yürekten üzüldüm. Ruhu Şad olsun. Değerli Ailesi ve yakın dostlarına, Dava arkadaşlarına Başsağlığı ve sabır diliyorum.” şeklinde yazı yazdığı görüldü. Yine çeşitli sosyal medya hesaplarından yüzlerce kişi, çeşitli mesajlar yazarak Dönmezer için başsağlığı ve rahmet dilediler.
Dr. Ayyüce Türkeş: Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ’in has evladı, örnek ÜLKÜCÜ, ömrünü inandığı davaya adamış, son nefesine kadar Yüce TÜRK Milleti, Türk Devleti, Başbuğ TÜRKEŞ demiş has abim Cemal Dönmezer’in vefatı bizi çok üzmüştür. Ruhu şad, mekanı cennet olsun. Başta Ailesi olmak üzere hepimize Allah sabır versin.
Kutalmış Türkeş: Başbuğ Türkeş’in ebedi Dava arkadaşı,can yoldaşı ve sevdalısı, karşılık beklemeden,hiçbir paye almadan ömrünü Ülkücü harekete adayan,dönenlerden ve Türkeş’e sövenlerden olmayan! Yeni nesle tanıtılmayan Türkçü Kahraman Gökbörü Cemal Dönmezer’e ebedi yolculuğunda rahmet diliyorum.
Cemal Öztürk: Cemal Dönmezer ağabey vefat etmiş. Klasik cümleler kurup rahmet dileyebilirim. O zaman şahitliğime haksızlık olmayacak mı?
Babası kaç ordinaryüs profesör varsa, ki ya üçtür ya beştir; onlardan biri. Yani bildiğin, bilebileceğin üç beş beyaz Türk’ten biri kendisi.
MÇP diye bir parti varken, hilal etrafındaki 9 yıldızlı bayrak için canını dişine takıp %2,9 oy almasına katkı vermiş.
Mecidiyeköy’deki ofisi yol geçen hanı olmuş, zerre menfaat gözetmeden, bırak menfaati külfete talip olmuş
Yakacık’ta, Gümüldür’de, Sazak köyünde ve aklınıza gelebilecek her ortamda inandığı liderinin yok zamanında yanında durmuş.
Lafı uzatmak mümkün de anladınız siz onu. Pek çokları gibi yoklukta eli taşın altında veren el, varlıkta unutulan, bunu da dert etmeyen bir yürek olmuş.
BABASI SULHİ DÖNMEZER TÜRKİYE’NİN SON ORDİNARYÜS PROFESÖRÜ İDİ
10 Şubat 1918’de İstanbul’da doğan Sulhi Dönmezer, eğitim ve akademik hayatında hiç ikinci olmadı; ilk, orta, lise ve üniversiteyi hep birinci bitirdi. 24 yaşında doçent, 31 yaşında profesör olan Dönmezer, 39 yaşında mesleğinin zirvesine çıkarak ordinaryüs ünvanını aldı. Dönmezer, 47 yıllık akademik hayatını yaş haddinden emekli olarak tamamladı. Sulhi Dönmezer, 1938’de İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ceza Hukuku hocalığına başladı. Hukuk Fakültesi’nde bizzat kurduğu Ceza Hukuku ve Kriminoloji Enstitüsü ile modern ceza hukukunun temelini atarak kriminolojiyi Türkiye’ye getiren ilk bilimadamı oldu. Dönmezer, 1949 yılında profesör, 1953’te Hukuk Fakültesi Dekanı, 1957’de Ordinaryüs profesör ünvanlarını aldı. 47 yıllık hizmetinden sonra Hukuk Fakültesi’nden 1985 Şubat ayında emekli olan Prof. Dönmezer, 1975-80 yılları arasında Avrupa Konseyi’nce yedi bilimadamından oluşan Kriminolojik Bilimler Konseyi üyeliğine seçildi. Aydınlar Ocağı tarafından 75 ve 80’inci doğum yıldönümlerinde ‘Şeyhül Müderris’ (Hocaların Hocası) seçildi. Dönmezer, son olarak Ceza Kanunu Tasarısı’nı hazırlayan komisyondaydı. Türk üniversitelerinin “ordinaryüs” unvanına sahip son ismi, 1961 ve 1982 anayasalarının hazırlayıcılarından olan ve “Hocaların Hocası” olarak bilinen Ceza Hukuku Profesörü Sulhi Dönmezer, 2004 yılında, 86 yaşındayken vefat etti. Prof.Dönmezer’in oğlu Cemal Dönmezer, babasının vefatı sonrası, kendisinin, kızkardeşi Zuhal’in ve kızı Ülkü’nün de İstanbul Üniversitesi’nden babasının öğrencisi olduklarını belirterek, ''Bize vasiyeti, ‘Doğruluk ve dürüstlükten ayrılmayın ve devletinize hizmet edin’ oldu'' diye konuşmuştu. Emeklilik döneminde, yasadışı DHKP-C örgütünün Özdemir Sabancı suikastinden sonra ses getirecek ikinci hedefi olarak seçildi. Dönmezer’e suikast hazırlığı yaptıkları öne sürülen ve kendisiyle ilgili bilgi toplamak için yakınının evine hizmetçi olarak giren Yasemin Atar ve 17 arkadaşı gözaltına alındı.