4000 yıllık çiviyi Hz. İsa'nın eline çaktı
Tele 1, Çekya'da bir kutu içerisinde bulunan bir çivi üzerinden tarihi ters yüz etti. Paslarla kaplı çivinin 4 bin yıllık olduğunu ileri süren Tele 1, onun Hz. İsa çarmıha gerilirken eline çakıldığının düşünüldüğünü belirtti. Oysa basit tarih bilgisi olan biri bile Miladi takvimin Hz. İsa'nın doğumu ile başladığını bileceği için bunun mümkün olmayacağını kestirebilir. Haberin aslında da çivinin 4 bin yıllık olduğuna ilişkin bir bilgi olmadığının altını çizelim.
Çekya'daki Milevsko manastırında gizli bir dehlizde kutu içerisinde bir çivi bulunduğu bunun da Hz. İsa çarmıha gerilirken ellerine çakılan çivilerden biri olduğunun düşünüldüğü bilgisi hıristiyan dünyasında heyecan yarattı.
Bu haliyle bile sansasyonal bir haber olan keşif, Tele 1'in sosyal medya paylaşımında abartılı bir ifade ile tweetlendi.
İfade aynen şöyleydi: Hz. İsa’nın ellerine çakıldığı düşünülen 4000 yıllık bir çivi bulundu
Oysa haberin orjinalinde çivinin 4 bin yıllık olduğuna ilişkin tek bir ifade yoktu. Çivinin Hz. İsa'nın eline çakıldığının düşünülmesine neden olan ise içinde bulunduğu kutunun üzerindeki IR harfleriydi.
Peki, Tele 1 bu çarpıtmaya neden ihtiyaç duydu. Muhtemeldir ki her şeyi abartma ve çarpıtma alışkanlıkları bu haberde de devreye girmiş olmalı.
Oysa haberin orjinalinde çiviyle ilgili bir tarih bulunmuyor. Ancak içinde bulunduğu kutunun tarihi belli. Milattan sonra 260 ile 410 aralığında üretilmiş. Bu açıdan bakıldığında çivi Hz. İsa'nın çarmıha gerildiğinde kullanılmış olabilir ve yıllar sonra da havarilerince nesilden nesile aktarılarak bu kutunun içerisinde muhafaza edilmek istenmiş olabilir. Buradaki tek problem Tele 1'in haberi satmak için çivinin 4 bin yıllık olduğunu savunması.
Haberin orjinali ise şöyle:
iDNEZ portalının aktardığına göre, uzmanlar Çekya’nın Güney Bohemya ilinde yer alan Milevsko manastırının Aziz İlyas Kilisesi’nin üç boyutlu modellemesini gerçekleştirdi. Bunun için arkeolojik araştırma ve taramadan elde edilen verilerden yararlanıldı. Kilisede, uzunluğu 6 metre olan gizli bir koridor tespit edildi. Koridorun, içinde hayvan ve insan kalıntılarının bulunduğu küçük bir odaya gittiği ortaya çıktı.
Odanın duvarındaki bir oyukta, altın ve gümüşle süslenmiş ahşap kutu kalıntıları tespit edildi. Eskiden kutunun üzerinde olduğu düşünülen bir plakanın üzerine haç ve Iesus Rex (İsa Çar) anlamına gelen “IR” harfler oyuldu. Genelde bu harflerle Hıristiyanlığa ait kutsal şeyler işaretleniyor. Kutunun içinden bir çivi ile altın haç çıktı.
Uzmanlar, çiviyi gizli odaya saklayan kişilerin, onun İsa’nın çarmıha gerilmesine doğrudan dahli olduğunu düşündüğünü söylüyor. Radyokarbon analiz, kutunun yapımında, meşe ve melez olmak üzere iki malzemenin kullanıldığını ortaya çıkardı. Meşenin, 260-416 yıllarına, melezin de 1290-1394 yıllarına ait olduğu anlaşıldı.
Aziz İlyas Kilisesi, 12. yüzyılda Romanesk tarzda inşa edilmiş, 15. Yüzyılda Gotik tarzda yeniden inşa edilmişti.