Afyonkarahisar'da nereler gezilmeli? İşte Afyonkarahisar'da gezilecek yerler!

Afyonkarahisar'da nereler gezilmeli? Türkiye'nin en güzide şehirlerinden biri olan Afyonkarahisar'a giden vatandaşlar tarihi ve turistik yerlerini merak ediyorlar. Peki Afyonkarahisar'da nereler gezilmeli? İşte Afyonkarahisar'da gezilecek yerler!

Tatilde Afyonkarahisar'a giden vatandaşlar, turistik ve tarihi mekanları merak ediliyor. Türkiye'nin en güzide şehirlerinden biri olan Afyonkarahisar, yurttaşlar tarafından araştırılmaya başlandı. Peki Afyonkarahisar'da nereler gezilmeli? İşte Afyonkarahisar'da gezilecek yerler!


1. AFYONKARAHİSAR KALESİ - AFYONKARAHİSAR

226 m yükseklikteki volkanik bir kaya kütlesi üzerinde yer alan Afyonkarahisar Kalesi, MÖ 1350 yılında Hitit İmparatoru II. Murşil zamanında, Arzava seferinde müstahkem mevki olarak kullanılmış ve Hapanuva adını almıştır. Kale, Bizans ve Selçuklular zamanlarında da önemli çarpışmalara sahne olmuştur.

Kalenin zirvesinde MÖ 1200-700 tarihleri arasında Anadolu’da yaşamış olan Frigler dönemine ait kültür izlerine rastlanmakta olup, Ana Tanrıça Kybele’ye adanmış birçok tapınma yeri ile 4 adet büyük sarnıç (su çukuru) bulunmaktadır. Surları, Selçuklu Sultanı Alâaddin Keykubat zamanında kale dizdarı olan Mimar Bedrettin Gevhertaş tarafından 1235 yılında onarılmış, ayrıca kaleye küçük bir mescit ile yanına saray yaptırılmıştır. 1573’te Osmanlı Sultanı II. Selim’in emriyle Mahmut Bey tarafından burçları, sarnıçları ve kulesi tekrar onarılmıştır.

Nasıl Gidilir: Afyonkarahisar şehir merkezinde kentsel sit içerisindedir.

2. ABDÜLKADİR GEYLANİ TÜRBESİ - AFYONKARAHİSAR

Abdülkadir Geylani Türbesi nerede?

Abdülkadir Geylani Türbesi Afyonkarahisar Bolvadin ilçesi, Ağılönü mahallesinde bulunmaktadır.

Abdülkadir Geylani’nin torunlarından olan Abdülkadir Geylani’ye ait bir türbe ve yanında cami bulunmaktadır. Türbe içinde ayrıca müritlere ait çok sayıda sandukalar bulunmaktadır.

Vesikalara göre Abdülkadir Geylani 17. asrın başlarında Bolvadin’e gelmiş, Şıhlar (Ağılönü) Mahallesinde bulunan Kadri Tarikatının tekkesini kurmuştur. Bu tekke misafirhane, çilehane, mektep, medrese ile bir külliye haline getirilmiştir.

3. KOCATEPE ATATÜRK ANITI VE KİTABESİ - AFYONKARAHİSAR

Afyonkarahisar ili merkez ilçesine bağlı Büyük Kalecik kasabası sınırları içinde ve 1.874 rakımlı Kocatepe üzerinde bulunmaktadır. Asfalt olan yolu, kar yoğunluğu nedeniyle kış mevsiminde kapalıdır. Kocatepe; Anadolu`nun ve Türk Ulusu’nun kurtuluşunu sağlayan Büyük Taarruz`un 26 Ağustos 1922 tarihinde Başkomutan Mustafa Kemal tarafından başlatıldığı, sevk ve idare edildiği yerdir. Coğrafi yapısı itibariyle, Afyonkarahisar ve Sinanpaşa ovalarına hakim bir tepedir. Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları, 25 Ağustos 1922 akşamı Kocatepe‘ye gelerek 26 Ağustos sabahı Büyük Taarruz’u burada başlatmışlardır.

Büyük Taarruz’un ilk safhasını burada tesis edilen karargâhından ve halen mevcut olan siperden bizzat sevk ve idare etmiştir. Başkomutan, 27 Ağustos 1922 günü öğle üzeri Kocatepe’den ayrılmışlardır. Milli Mücadele’nin temel taşlarından biri olan Kocatepe’ye, 1953 yılında Milli Savunma Bakanlığı’nca kesme taştan anıt yapılmış ve üzerine çiçek kabartmalı mermer yazıt konulmuştur. 1993 yılında ise Kültür Bakanlığı tarafından Atatürk Anıtı ve çevre düzenlemesi yapılarak ziyarete açılmıştır. 4 ton ağırlığındaki Kocatepe Anıtı bronzdan yapılmış olup, kaidesi ile beraber 7.5 metre yüksekliğindedir. Afyonkarahisar’da her yıl 26-30 ağustos tarihleri arasında yapılan Zafer Haftası kutlamaları, 26 ağustos günü Kocatepe’de yapılan ilk tören ile başlayarak 5 gün sürmektedir. Böylesine büyük bir öneme sahip olmasına rağmen ziyaretçi yoğunluğu oldukça düşüktür.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna beşiklik eden, kısa sürede alınan kesin sonuçlu zaferleri ile hafızalarda yer eden bu alanı ilköğretim seviyesindeki çocuklarımızın ziyaret etmesinin sağlanması gerekir.

Nasıl Gidilir: Büyük Kalecik kasabasından 8 km. daha yukarıda olup Afyon’a 20 km. uzaklıktadır.

4. FRİG VADİSİ - AYAZİN ÖREN YERİ ( METROPOLIS) - AFYONKARAHİSAR

Afyonkarahisar-Eskişehir karayolunun 27.km’den sağa doğru 4,7 km daha gidilerek ulaşılan Ayazin köyünün, Frigler döneminden beri yerleşim yeri olarak kullanıldığı bilinmektedir. Roma ve Bizans dönemlerine ait aile ve tek kişilik kaya mezar odaları, Bizans dönemine ait kiliseler ve kaya yerleşimleri arazinin bu tür bir yerleşime elverişli olması nedeniyle oyularak yapılmış eserleridir. Aslanlı mezar odaları, sütunlu mezar odaları ile kayaya dış ve iç mimarî olarak oyulmuş kilisesi gibi sanat şaheseri eserler bulunmaktadır. Ayrıca kaya kütlesinin oyularak yerleşime dönüştürüldüğü içinde sarnıç bulunan Avdalaz Kalesi vardır. Beldede her yıl Turizm şenlikleri düzenlenmektedir.

AYAZİNİ KAYA EVLERİ : İhsaniye İlçesi Ayazini beldesinin girişinde ve belde içinde yolun sol yanında bulunan tüf oluşumu kayalık alan, Erken Bizans döneminde yer yer oyularak yerleşim yerlerine dönüştürülmüştür. Kimi evler tek odalı, kimileri yan yana ve üst üste birbirine bitişik veya ayrı biçimde oyulmuşlardır. Bazılarına basamaklarla çıkılmakta, bazılarına ise içten tünel biçimi geçişlerle ulaşılmaktadır. Bazı odalarda oturmak için sekiler, eşya ve aydınlatma aracı koymak için çeşitli büyüklüklerde nişler bulunmaktadır. Avdalaz Vadisi’nin girişinin her iki yanındaki kaya evlerin sol yandaki büyük ve çok katlı olup, bu kaya yerleşiminde eğimli tünel çıkışla ulaşılan geniş orta bölümünde dairesel yapılmış duvarda, yan yana koltuk dizileri ile orta boşlukta ocak, depo gibi kullanılan büyük ve derin çukurluklar bulunur. Bu bölümün yanında hafif yükseltili küçük oda içinde, kayaya oyulmuş alaturka denilen tuvalet yapılmıştır. Tuvaletin deliği ise kaya dışına açılmıştır. Aynı tuvaletten yolun sağ yanındaki kaya yerleşiminde de vardır. Avdalaz Vadisi’nin üst ucunda Kale olarak adlandırılan kaya kütlesi de iç içe ve üst üste oyularak günümüz apartmanları gibi, çok hacimli yerleşim yerine dönüştürülmüştür. Bu kayanın zemininde, derine oyulmuş sarnıç bulunmaktadır.

AYAZİNİ KAYA MEZARLARI : Ayazini kasabasının Frigler döneminden beri yerleşim yeri olarak kullanıldığı bilinmektedir. Roma ve Bizans dönemlerine ait, aile ve tek kişilik kaya mezar odaları biçiminde olup, bazıları çift katlı olarak oyulmuşlardır. Ayazini beldesinin mezarlığının da aynı yerde olması, mezar yeri seçimi bakımından insanların aynı yeri kullanması açısından önemli bir bilgi vermektedir. Mezar odalarının cephelerinde içinde Meduza başları bulunan üçgen alınlıklı sütunlu ön boşluklu, kapı ile girilen oda içinde kemerli tekne mezarlar vardır. Bazıları aslan kabartmalarıyla süslendiği gibi, birinde de mezar sahibi karı ve kocanın kabartmaları yapılmıştır.

AYAZİNİ KİLİSESİ : İhsaniye ilçesi, Ayazini kasabası girişinde yol kenarında tüf sarp kayalık içinde, kayaya oyulmuş bir kilisedir. Kilise yapısının özelliği dış cephe olarak kaya yüzeyine oyulmuş apsisli ve kubbeli olmasıdır. Çevresine bitişik kaya odalarıyla birlikte 1000’li yıllarda yapılmış manastır yapısıdır.

AVDALAS KALESİ : Tüf kayaya oyulmuş çok katlı ve çok odalı sarnıçlı bir kaya kütlesi olup, yerleşim yeri olarak kullanılmıştır 

5. ALBAY REŞAT ÇİĞİLTEPE ŞEHİTLİĞİ - AFYONKARAHİSAR

Albay Reşat Çiğiltepe Şehitliği Afyonkarahisar`ın güneybatısında, Sinanpaşa ilçesinin güneydoğusunda bulunan 1.591 rakımlı Çiğiltepe üzerindedir ve Sinanpaşa ilçesine 18 km. uzaklıktadır. 27 Ağustos 1922 günü Çiğiltepe’yi ele geçirmekle görevlendirilen 57. Tümen Komutanı Miralay Reşat Bey, Başkomutan Gazi Mustafa Kemal (Atatürk’e) tepeyi yarım saat içerisinde ele geçirmek için söz vermiş, ancak sözünü yerine getiremeyince tabancasını şakağına dayayarak intihar etmiştir. Ne var ki bu kahramanın intiharından kısa bir süre sonra Çiğiltepe Türk askerleri tarafından ele geçirilmiştir. Albay Reşat Çiğiltepe’nin Sandıklı ilçesinde bulunan mezarı, Ankara’daki Devlet Mezarlığı’na nakledilmiştir. Albay Reşat Çiğiltepe Şehitliği, görevini yerine getirmeyi canından aziz bilen 57. Tümen Komutanı Miralay Reşat Bey ve o çevrede şehit düşenlerin anısına yaptırılmış olup, 22.06.1996 tarihinde ziyarete açılmıştır. Şehitliğin, girişinde Albay Reşat Çiğiltepe’nin bronzdan yapılmış büstü, ortasında ise çekilmiş bir kılıcı andıran dikili taş ve kitabeleri ile mermerden yapılmış şehit mezarları bulunmaktadır.

6. AFYONKARAHİSAR MÜZESİ - AFYONKARAHİSAR

Afyonkarahisar Müzesi Cumhuriyet’in ilk yıllarında Afyonkarahisar’da kurulan Asar-ı Atika Muhipleri Cemiyeti’nin çabalarıyla Taş Medrese’de eski eserler toplanmaya başlamış, 1931 yılında resmi “Müze Deposu”, 1933 yılında ise Müze Müdürlüğü haline gelmiştir.

Afyonkarahisar’da müzeciliğin gelişmesinde Süleyman Hilmi Gönçer ve Oğuz Güner’in çok büyük katkıları olmuştur. 1933 yılından 1970 yılına kadar Taş Medrese’de karma müze (Arkeoloji ve Etnoğrafya) olarak hizmet veren kurum, 1971 yılında Konya yolu kavşağında modern bir Arkeoloji Müzesi binasının yapılması ile yeni binaya taşınarak hizmet vermeye başlamıştır.

Müze binası tek katlı olup, birbirine bağlı 9 sergi salonundan ayrı, büro kesiminde 5 oda, bir kitaplık, bir konferans salonu, alt katlarda 5 depo, bir fotoğraf atölyesi ile laboratuvar yer almaktadır. Müzede, Taş-Maden (kalkolitik) çağından Bizans çağına kadar Afyonkarahisar ve çevresinden bulunmuş olan arkeolojik eserler, kronolojik bir sıra esas alınarak sergilenmektedir. Onarım ve teşhir yenileme çalışmaları nedeniyle bir süre kapatılan Müze’nin onarım sonrasında arkeoloji bölümü salonları ziyarete açılmıştır. Bu salonlarda Tunç, Hitit, Frig, Lidya, Roma ve Bizans dönemlerine ait oldukça zengin eserler sergilenmektedir. Bu dönemlere ait pişmiş toprak, taş mermer, kemik, cam, metal kap kacak, heykel ve sikke gibi araç ve gereçler, yöre insanın, MÖ. 3000’li yıllardan günümüze kadar yaşayışı, inancı, üretimi, ticareti hakkında bize oldukça önemli bilgiler vermektedir. Ayrıca, günümüzdeki önemi nedeniyle sanayi haline gelmiş mermer ticareti ve sanatı ile ilgili bilgi veren mermer heykeller, lahitler, mezar taşları ve mimari parçalar, müzenin önemini artırmaktadır.

Müzenin bahçesinde ise genellikle Roma ve Bizans dönemi mezar stelleri, lahitler, küpler, heykeller, Selçuklular, Beylikler ve Osmanlı dönemlerine ait mezar taşları sergilenmektedir.

Afyonkarahisar Müzesi ziyaret saatleri: 08:30-17:30

Afyonkarahisar Müzesi Tatil Günleri: Pazartesi

7. DÖĞER ASLANKAYA TAPINAĞI - AFYONKARAHİSAR

İhsaniye ilçesi, Döğer Kasabası, Üçlerkayası Köyü arasında bulunan Emre Gölü kıyısındadır. Aslankaya, yüksek bir kayanın güney yüzü, dikey kesilmiş üçgen çatılı bir tapınak cephesidir. Üçgen çatının kiriş boşluklarında karşılıklı iki sfenks (insan başlı aslan), ana cephede niş içinde iki aslan arasında Kübele bulunmaktadır. Ana cephe geometrik desenli kabartmalarla süslüdür. Anıt’ın iki yan yüzleri de kesilmiş, kuzey yanına kükremiş ve iki ayağı üzerine şaha kalkmış bir aslan yapılmıştır. M.Ö. 7. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır.

Nasıl Gidilir: Afyonkarahisar -Eskişehir devlet karayolunun 36.kilometresinden kuzeybatıya( sola)sapılarak 2 km.lik bir yolculuktan sonra ulaşılır.

8. TARİHİ AFYON EVİ - AFYONKARAHİSAR

Afyonkarahisar’da tarihi dokuya sahip, korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescilli ve dış cephe korumalı 400 civarında ev bulunmaktadır. Kentsel sit alanı içerisinde koruma altına alınan bu evler şehrimizin kale çevresindeki ilk yerleşim yerleridir. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünce gönderilen ödeneklerle ilimiz merkez kentsel sit alanı içerisinde ve ilçelerimizde kalan ve Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca onaylı Koruma Amaçlı İmar Planı doğrultusunda tescilli ve tescilsiz yapılarda Sokak Sağlıklaştırma Uygulaması ve Restorasyon çalışmaları kapsamında 2002 yılından beri toplam 253 adet konut ve işyerinin sokak ve caddeye bakan dış cepheleri ile çatıları onarılmıştır.

Kentsel Sit içerisinde 18 mahalle mevcuttur. Bu alanda 214 konut, 16 cami, 10 türbe, 14 çeşme, 3 hamam, 1 han, 1 bedesten, 1 kilise kalıntısı mevcuttur. Kentsel sit alanı içerisindeki konutların bir kısmı restore edilmiş olup, çevreden ve il dışından gelenler tarafından ziyaret edilmektedir. Genellikle Afyon Kalesi’ne çıkan turistler şehir merkezine doğru inerken Afyonkarahisar Tarihi Evleri’ni de ziyaret etmektedirler. Bu Alandaki bazı konaklar ( örneğin Mihrioğlu Konağı, Şehitoğlu Konağı gibi) turizme açılmıştır ve gelen ziyaretçilerin dinlenebileceği ve yöreye ait yemeklerin de bulunduğu turistik tesisler haline getirilmiştir.

Nasıl Gidilir: Şehir merkezinde olup, toplu taşıma araçlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.

Hurda Araçlarda ÖTV İndirimi Var mı? Teşvik için Hangi Araç Alınabilir Hotmail ve Outlook Giriş Linki 2024 - Yeni Hesap Açma, Oturum Açma 26 Kasım 2024 Reyting Sonuçları! Aşk Evlilik Boşanma, Bahar
Sonraki Haber