Alijia 5.bölüm fragmanı izle! Yeni bölümde neler olacak

TRT 1 ekranların yeni dizisi Alijia 4.bölümü ile salı akşamı yayınlandı. Bosna Hersek'in ilk cumhurbaşkanı Alija İzzetbegoviç'in hayatını anlatan dizi izleyiciler tarafından ilgi gördü. Yeni bölümü ile salı akşamları izleyiciyi ekranlara kilitleyen dizi heyecan dolu bir bölümü daha geride bıraktı. Herkes tarafından haftaya nasıl gelişmelerin olacağı merak ediliyor ve araştırmaya başlandı. Peki yeni bölümde neler yaşanacak? İşte Alijia 5.bölüm fragmanı izle...

Alija’nın başrollerini Yurdaer Okur, Berke Üzrek, Görkem Yertan ve Dilşat Çelebi üstleniyor. Oyuncu kadrosu ile birlikte heyecan dolu hikayesi izleyicinin ilgisini çekti. Kısa zamanda salı akşamlarının vazgeçilmeyen yapımı olan dizi adından çok söz ediliyor. 27 Şubat'ta yayınlanacak yeni bölümünde neler yaşanacağı izleyici tarafından merak ediliyor. Peki yeni bölümde neler yaşanacak? İşte Alijia 5.bölüm fragmanı izle.. Merak edilen sorunun cevabı ayrıntıları ile haberimizde...

ALİJA SON BÖLÜMDE NELER YAŞANDI?

Bosna Hersek Cumhuriyetinin ilanı Sırplar ve Hırvatlar için savaş demektir. Hırvatlar ve Sırplar, Bosna Müslümanlarını yok etmek için var güçleriyle saldırmaya başlarlar. Müslümanlar silahsız ve güçsüzdür. Sırplar düne kadar yan yana, omuz omuza yaşadıkları insanları öldürmekten çekinmezler. Alija ve Bosna her yandan, her yönden çember altına alınır..
Ya bu çemberi yarıp kurtulacaklar. Ya da hep birlikte yok olacaklar.Zaman hızlı akacaktır artık.Damarda durmayan kan gibi.Kan ve zaman Bosna Hersek için çılgınca bir yarışa girişecektir.Saraybosna’ya sıkışan Alija için tek hedef vardır. Bir milletin dirilişine vesile olmak...

GÖRKEM YERTAN

1977 yılında Nazilli’de dünyaya geldi. Annesinin adı Nesrin, babasının adı Halil’dir. Nazilli Lisesi ve İstanbul Devlet Konservatuvarı’nda eğitim aldı. 1993 yılında oyunculuğa Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu'nda İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde okurken İlk çocuk kitabı “Kırmızı’nın Mektupları” 2001 yılında basıldı. 2002 yılında şarkı sözlerini yazdığı Mehmet Güreli'nin “Odamda Yolculuk” albümü çıktı. 2003 yılında “Zebra Zaza”, 2004 yılında “Hımbıl Beyaz”, 2005 yılında “Kaplumbağa ve Eşek” ile “ Define Bahçesi”, 2006 yılında “Kelebek Kız”, 2007 yılında “Yapraklı Pelerin” ile “ Boyalı Hamsi ile Süs Balığı” isimli çocuk kitaplarını yayımladı. Çocuk kitaplarını çocuk albümlerine de dönüştürdü. 2003 yılında “Kırmızı'nın Günlüğü”, 2004 yılında “Solucan Hımbıl Beyaz Zebra Zaza”, 2006 yılında “Define Bahçesi” Yeditepe Müzik'ten ünlülerin sesinden çocuk albümü olarak çıktı. 2007 yılında çıkan Mehmet Güreli'nin “İplerin Kopuşu” albümünün şarkı sözleri de O'na aittir.

YURDAER OKUR

29 Ekim 1974 yılında doğan Yurdaer Okur liseyi, Samsun Bafra Süper Lisesi’nde okudu. 1994 yılında Hacettepe Üniversite Devlet Konservatuarı Tiyatro bölümünü kazandı ve buradan mezun oldu. Bölümü bitirdikten sonra yüksek lisans yaptı. Yüksek lisansını Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde yaptı. Yurdaer Okur, 1999 yılında Genco Erkal ile tanıştı. Dostlar Tiyatrosuna katıldı. Burada Yalınayak Sokrates adlı bir tiyatro oyunun rol aldı. 2000 yılında İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda göreve başladı. 2002 yılında Diyarbakır Devlet Tiyatrosuna atandı. Bir çok alanda Diyarbakır’lı oyunculara dersler verdi. Bir çok tiyatro
oyununda yer aldı.

ALİYA İZZETBEGOVİÇ

Boşnak devlet adamı ve bağımsız Bosna-Hersek'in ilk cumhurbaşkanı. Aliya İzzetbegoviç, 1925'te bugün Bosna-Hersek'in kuzeybatısında bulunan Bosanski Šamac kasabasında Dünya'ya geldi. Ailesi İslâmî duyarlılığa sahip bir aileydi. Ancak İzetbegović, Müslümanları Avrupa'ya dışarıdan girmiş kimseler olarak gören bir çevrede yetişti. Saraybosna'da bir Alman lisesinde eğitim gördü. Bilime önem veren ve disiplinle çalışan bir öğrenci olarak tanındı.

Lise çağında üstün kabiliyetleriyle ve İslamî konulara ilgisiyle öne çıktı. O dönemde bazı arkadaşlarıyla birlikte dinî konuları tartışmak amacıyla Mladi Muslimani (Müslüman Gençler Kulübü) adını verdikleri bir kulüp kurdu. Bu kulübü kurduğunda henüz 16 yaşındaydı, fakat oldukça etkin ve üretken bir düşünce kabiliyetine sahip olduğu gözleniyordu. Bu yüzden kurduğu kulüp bir düşünce kulübü olmaktan çıkarak aktivite kulübüne dönüştü. Dolayısıyla birtakım eğitim ve hayır faaliyetlerine öncülük etmeye başladı. Ayrıca genç kızlar için de ayrı bir birim oluşturdu. İkinci Dünya Savaşı esnasında da ihtiyaç sahiplerine yardım etti.

BAĞIMSIZLIK DÖNEMİ

1990'lı yıllara girildiğinde Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti içinde bir bağımsızlık hareketi baş gösterdi. Özerk cumhuriyetler birbiri ardından bağımsızlıklarını ilan ediyor ya da bu yönde niyetlerini ortaya koyuyorlardı. Bosna-Hersek de 1 Mart 1992'de gerçekleştirdiği referandum sonrasında bağımsızlığını ilan etti. Çünkü yapılan referandumda halkın % 62,8'i bağımsızlığı tercih etmişti. Ancak Sırplar hemen arkasından Bosna-Hersek yönetiminde söz sahibi olan Müslümanlara karşı savaş açarak yeni bir katliam hareketi başlattılar. Hırvatistan ve Slovenya'nın bağımsızlık mücadelesine destek olan Avrupa ülkeleri ve ABD ise Bosna-Hersek'i Sırp saldırıları karşısında yalnız bıraktılar. Bosna-Hersek Müslümanlarını en çok sıkıntıya sokan da, Avrupa'nın üçüncü büyük ordusu Yugoslavya Federal Ordusu'nun Sırp çetnikleriyle birlikte hareket etmesi, onlara destek vermesiydi. Müslümanlarsa herhangi bir askerî destekten yoksun ve silah yönünden çok zayıftılar. Sonuçta Sırplar Bosna-Hersek'in önemli şehirlerini işgal ettiler. Bu işgal hareketi bir milyona yakın Müslüman’ı göçe zorladı. Sırplar işgal ettikleri yerlerde hem katliam hem de yıkım gerçekleştiriyorlardı. Özellikle camileri ve İslamî izler taşıyan tarihî eserleri yıkmaya özen gösteriyorlardı.

Bosna-Hersek meselesinin çözümü için değişik tarihlerde gerçekleştirilen görüşmeler ve arabuluculuk çalışmaları da bir sonuç vermedi. 1994'ün sonuna gelindiğinde Bosna-Hersek'teki iç savaşın aldığı can sayısı 250.000'i, göçe zorladığı insan sayısı ise 1 milyonu aşmıştı.

Bosna-Hersek Cumhuriyeti cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç çok büyük askerî güce ve imkana sahip olan Sırplarla, her türlü askeri imkandan yoksun ve hiçbir dış desteğe sahip olmayan Bosna-Hersek halkını karşı karşıya getirmemek için önce oldukça temkinli bir politika izledi.

TRT

Türkiye Radyo Televizyon Kurumu kısaca TRT, 1 Mayıs 1964 tarihinde çıkarılan TRT yasasıyla kurulan ve kamu yayıncılığı yapmakla görevli Türkiye'nin ilk, günümüzdeki tek kuruluşu.

Türkiye'de yayın yapan ikinci televizyon kanalıdır. 1952'de yayına başlayan ve sadece İstanbul'da yayın yapan İTÜ TV'nin 1970 yılında kapanmasından sonra TRT, 1990'ların başında ilk özel televizyon ve radyo kanalı yayına başlayana dek Türkiye'de radyo ve televizyon yayıncılığı yapan tek kurum olarak hizmet vermiş; ülkede televizyon ve radyo yayıncılığı konusunda ilk örnekleri oluşturmuştur. 1968 ve 1986 yılları arasında Türkiye'de yayın yapan tek televizyon kanalı TRT'nin yayımladığı TRT 1 kanalı olmuş; 1986 yılında TRT 2 yayına girmiştir.

İstanbul'da şiddetli lodos: Uçaklar havada turluyor Türk istihbaratçı Hitler'in bakanı Goebbels'i adım adım takip etti! MasterChef Türkiye 22 Kasım 2024 3. dokunulmazlığı kim kazandı?
Sonraki Haber