Apple neyin peşinde? Amerikan şirketi neden bizden bu verileri talep ediyor?
ABD merkezli teknoloji devi Apple merakla beklenen yeni iPhone modelleri iPhone 8, iPhone 8 Plus ve 10'uncu yıla özel iPhone X'i tanıttı. Gerçekleşen tanıtım ile yeni iPhone modellerinin özellikleri resmiyet kazandı.
Buna göre; parmak izi okuyucu giderek tüm segmentlere yayılırken "güvenliğin" yeni formu yüz tarama teknolojisi oldu.
Apple hayata geçirdiği yüz tarama sistemi "Face ID" yi şöyle tanıttı;
"Yüzünüz, şimdi parolanız. Face ID, telefonunuzun kilidini açmanın ve kimliğinizi doğrulamanın yeni ve güvenli bir yolu. Face ID, gücünü TrueDepth kameradan alıyor ve kurulumu oldukça kolay. Yüzünüze yansıttığı 30.000’in üzerinde görünmez noktayı analiz ederek en ince detaylarıyla bir derinlik haritası oluşturuyor."
Bloomberg yazarı Mark Gurman'a göre Apple, yüz tanıma kimliğini "Touch ID'den daha hızlı, daha güvenli ve daha doğru çalışacak şekilde" tasarladı.
APPLE GERÇEKTEN BİZİM GÜVENLİĞİMİZ İÇİN Mİ UĞRAŞIYOR?
Ancak konunuya farklı bir açıdan yaklaşan Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Amerikan şirketinin gerçekten de kullanıcının güvenliğini sağlamak için mi bu teknolojileri geliştirdiğini sorguladı.
Bu konuya şüpheci yaklaşan Altaylı, "Benim en önemli kimlik özelliklerimden üçünü, niçin ben bir Amerikan şirketiyle, hatta Amerikanlığı bile tartışmalı çokuluslu bir kuruluşla paylaşayım? Açıkçası Apple’ın bu yeni “muazzam güvenliğinde” ben muazzam bir hinlik olmasından şüpheleniyorum. Bunca veri, bir telefonu korumak için olmasa gerek." diye yazdı.
İşte Altaylı'nın yazısının ilgili bölümü;
iPHONE’UN SÖZDE GÜVENLİĞİ KİMİN İÇİN!
APPLE, dün gece yeni iPhone’unu tanıttı.
Ben bu yazıyı yazarken yeni iPhone 8 ve iPhone x henüz tanıtılmamıştı, ama nasıl bir şey geleceği üç aşağı beş yukarı belliydi.
Teknoloji yazarlarına bakarsanız “muazzam özellikler” olacakmış.
Hele hele güvenlik açısından süpermiş.
Mesela yeni iPhone’lar yüz tanıma özelliğine sahip olacakmış.
Daha da iyisi, gözünüzden tanıyacakmış sizi. Yani “iris tarama” özelliği bulunacakmış.
Parmak izi özelliği ise zaten vardı.
Bu “muazzam” güvenlik özellikleri kullanıcı açısından acaba gerçekten “güvenlik” mi, yoksa “güvensizlik özelliği” mi?
Şimdi birisi bana anlatsın, benim yüz tanımam ne idüğü belirsiz bir Amerikan şirketinin eline geçsin!
O şirket veya bu özellikleri paylaşacağı kurumlar niye benim yüzümü tanısın?
Yarın öbür gün yüzümün özelliklerini kullanarak neler yapabileceklerinin benim açımdan bir garantisi var mı?
Bu bana güvenlik mi getirecek yoksa benim için riskli durumlar mı oluşturacak!
Ya iris okuma özelliği.
Benim gözümün farklı yerlerde kullanılabilecek özellikleri niye Apple Inc.’in elinde olsun?
Ben niye Apple’a güveneyim?
Yarın öbür gün benim irisimin bir yerlerde kullanılmayacağını, benim özel hayatıma müdahale etmek için birilerinin eline geçmeyeceğini, beni bir işe, bir suça bulaştırmak için kullanılmayacağını nereden bileceğim?
Nerede burada benim açımdan güvenlik?
Parmak izi keza.
Benim en önemli kimlik özelliklerimden üçünü, niçin ben bir Amerikan şirketiyle, hatta Amerikanlığı bile tartışmalı çokuluslu bir kuruluşla paylaşayım?
İlle de çok güvenlik isteniyorsa şifrenin hane sayısını artırırsın, biraz daha güvenli olur.
Ben telefonum güvende olacak diye niye bütün hayatımı güvensiz hale getirecek bir şey yapayım?
Açıkçası Apple’ın bu yeni “muazzam güvenliğinde” ben muazzam bir hinlik olmasından şüpheleniyorum.
Bunca veri, bir telefonu korumak için olmasa gerek.