Av. Cüneyt Toraman SuperHaber’e konuştu/ Özel
Avukat Cüneyt Toraman, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na çarpıcı bir soru yöneltti. Toraman, MİT tırları ile ilgili ise “devlet sırrı olduğu tartışmasız” dedi.
AK Parti, CHP ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na FETÖ’den Enis Berberoğlu’na kadar bir dizi soru yöneltirken CHP kendilerine kumpas kurulduğu iddiasında bulundu. Bununla birlikte Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamada AYM’nin kararını örnek göstererek MİT TIR’larının devlet sırrı olmadığını savundu. Konuyu hukuki açıdan değerlendiren Avukat Cüneyt Toroman ise “suç değil ise neden korkuyor?” diye konuştu.
HEDEF SAPTIRMAYA ÇALIŞIYOR
“Suçlamayı kabul etmeden savunma başlamaz” diyen Toraman, önce suçlamayı kabul edecek. Evet, bu verileri bu bilgileri Enis Berberoğlu’na ‘ben verdim’ diyecek. Devlet sırrı ile ilgili illa MİT’in özel kuruluşlar vasıtasıyla ya da devletin uçağı ile göndermesinin hiçbir önemi yok. Önemli olan bir şeyin devlet sırrı niteliğinde olup olmamasıdır. Tırla gönderilip gönderilmemesi de önemli değil. Dolayısıyla hedef saptırmaya çalışıyor diye düşünüyorum” ifadelerini kullanarak sözlerine şu şekilde devam etti;
“Kamuoyunda bizatihi MİT tırlarının içeriğinin tartışılmasını sağlamak istediğini düşünüyorum. Bu tuzağa düşmemek lazım. Tartışma konusu olan MİT tırlarının içeriği değil. Bu bilgileri kim verdi? Mahkeme de sadece buna bakar. Eğer devlet sırrı ise ki devlet sırrı olduğu tartışmasız. Bakın bu hususta bir şeye daha dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu tırlar Suriye’de yakalanmadı. Birisi Hatay’da diğeri Adana’da durduruldu. Niyet okumaya çalışıyorlar. Şuraya gönderileceklerdi! Nerden biliyorsunuz? Belki de Ağrı’ya gönderilecekti. Belki de Bursa’ya gönderilecekti. Belki de Bosna’ya gönderilecekti. Önemli olan burada tuzağa düşmemek lazım. İnşallah hükümette bu tuzağa düşmez. Tartışma konusu olan MİT tırlarının içeriği değil bunun devlet sırrı niteliğinde olduğu ve bunu gazeteye kimin verdiği. Gazeteye veren zaten ortaya çıktı. Can Dündar ile ilgili yargılama yapıldı karar verildi. Kendi kitabında yazdı Can Dündar. Veren de tespit edildi. Mahkeme ikna oldu ki mahkumiyet kararı verdi Enis Berberoğlu’na. Şimdi araştırılan buna veren kim? Yani içeriği değil. İçeriğinde ne vardı, değerli miydi değersiz miydi, devlet sırrı mıydı değil miydi değil. İki tane mahkumiyet kararı ile bu konu aşılmış.”
TAPU GİBİ MAHKEME KARARI ORTADA
“”Kılıçdaroğlu bu devlet sırrı değildir diyor. Paylaşılması da suç değilmiş gibi bir sonuca çıkıyor o zaman. Siz bu konuda ne söylersiniz?” sorusunu da yanıtlayan Avukat Cüneyt Toraman, “O zaman ben verdim diye açıklasın. Suç değil ise neden korkuyor?” diye sordu.
Anayasa Mahkemesinin görevleri kanunla belirlendiğine dikkat çeken Toraman şunları söyledi;
“Ağır ceza mahkemelerinin de görevleri kanunla Anayasa ile tayin edilmiştir. Anayasa mahkemesi, Ağır Ceza Mahkemelerinin üstü değil. Temyiz mercide değil. Anayasa Mahkemesi bireysel başvuruda sadece insan hakları sözleşmesi açısından bir değerlendirme yapar. Mahkemede bu çerçevede tahliye kararı verdi. Yoksa mahkemenin verdiği kararı bozmadı ortadan kaldırmadı. Hala tapu gibi mahkemenin kararı ortada. Can Dündar kararı da ortada. Anayasa Mahkemesi kararından sonra verildi o karar. Onlarda başvursunlar Anayasa Mahkemesine. Anayasa Mahkemesinin esastan inceleme yetkisi yok zaten. Sadece insan hakları sözleşmesi kapsamında insan hak özgürlükleri çerçevesinde inceleme yetkisi var. Zaten onun gereği de yapıldı. Yoksa bu basın özgürlüğü kapsamında mıdır değil midir bununla ilgili bir değerlendirme yapamaz. Ben şunu söyleyeyim. Amerika’daki WikiLeaks belgelerini ortaya çıkaran Assange günlük bir gazete çıkarsaydı. Gazetede bu bilgileri yazsaydı ne olurdu? Basın özgürlüğü kapsamında mı diyecektik? Çok çok önemli devlet sırları. Düşünün ki satın aldınız bir gazete kurdunuz. Elinizdekileri yayınlasanız basın özgürlüğü olabilir mi? Basın özgürlüğünün kapsamı son derece açık. Avrupa İnsan Hakları sözleşmesine göre de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına göre de çok açık. Hakaret yok, devlet sırrı niteliğindeki şeyler kapsam dışı. İstisnalar zaten basın özgürlüğü basın kanununda yazılı. Haberle ilgili bir kısıtlama mı var yasak mı var yok buyursunlar konuşsunlar.”
Arzu Erdoğral- SuperHaber/Özel