Avrupa'nın kalbinde DEAŞ'a helikopter sattıkları ortaya çıktı!
Ünlü İtalyan mafyası Camorra ile bağlantılı olan bir aile Libya’daki DEAŞ’a helikopter, tank savar, karadan havaya güdümlü füzeler sattıkları gerekçesiyle tutuklandı. Aile İran’a da silah satmakla suçlanıyor
İtalya'nın Napoli kentinde Mario Di Leva, eşi Annamaria Fontana ve oğulları Luca di Leva'nın silah kaçakçılığından tutuklamalarının ardından aile hakkında yeni bilgiler ortaya çıktı.
ABD merkezli Daily Beast sitesindeki habere göre 31 Ocak'ta tutuklanan İtalyan aile, silah ambargosu uygulanan ülkelere silah satma suçlamasıyla yapılan uluslararası bir soruşturmanın ardından yakalandı. İtalya'nın ünlü Camorra mafyası ile yakın ilişki içindeki ailenin, başta Libya ve İran olmak üzere birçok ülkeye silah sattığı söyleniyor.
Leva ile eşi Fontana'nın özellikle Libya'daki terör örgütü DEAŞ'a suikast silahlarının yanı sıra karadan havaya savunma sistemleri ve hatta helikopter bile sattığı kaydedildi.
AVRUPA'DA PANİK
Aile ile birlikte aynı zamanda helikopter üreticisi olan Andrea Pardi isimli bir İtalyan'ın daha tutuklandığı Libya'da ise Ali Mahmud Shaswish isimli bir kişinin arandığı öğrenildi. Mafya ile terör örgütlerinin ortak hareket ettikleri yönündeki bulgular nedeniyle Avrupa'daki polis teşkilatlarının aileyi yakından izlediği belirtildi. Haberde Almanya'da geçtiğimiz aralık ayında TIR ile Noel panayırına düzenlenen saldırıyı gerçekleştiren Tunuslu Anis Amri'nin Camorra bölgesinde bir süre kaldığı hatırlatıldı.
İSTİHBARAT İLE BAĞLANTILARI VAR
Napoli'deki Terör ve Mafya Mücadele Birimi Başkanı Catello Maresca, hava ambulansı olarak kullanılırken saldırı helipkoterine dönüştürülen helikopterlerin yanı sıra Sovyet MI-17 ve İtalyan A129 Mongoose tipi 3 helikopterle, 14 binden fazla suikast silahının seri numaraları üzerinden aileyi takip ettiklerini aktardı. Maresca, bu teçhizatların bir kısmının limanda yakalandığı belirtti. Ailenin İran'a 2011 ile 2015 arasında 1 milyon euro'luk helikopter parçası sattıkları tahmin ediliyor. Haberde Annamaria Fontana'nın geçmiş yıllarda İtalya gizli servisi adına muhbirlik yaptığı ancak çifte karşı güvenin, din değiştirip Müslümanlığa geçtikleri gerekçesiyle zamanla azaldığı ileri sürüldü. Fontana'nın İran gizli servisi için de çalışma ihtimalinin yıllardır göz ardı edilmediği belirtildi.