Azerbaycan'ın 8 Kasım zafer günü Ankara'da kutlandı

Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçiliği tarafından, 8 Kasım Zafer Günü dolayısıyla bir resepsiyon düzenlendi. Resepsiyona Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçisi Rashad Mammadov, TBMM Başkanvekili Celal Adan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Milli Savunma Bakan Yardımcısı Alpaslan Kavaklıoğlu,Türkiye-Azerbaycan Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Ehliman Emiraslanov ile çok sayıda davetli katıldı. SuperHaber Muhabiri Mevlüt Yüksel resepsiyona özel davetliydi.

RESEPSİYON ŞEHİTLERE SAYGI DURUŞU İLE BAŞLADI

Ankara'da bir otelde yapılan resepsiyon, şehitlere saygı duruşunun ardından, Türkiye ve Azerbaycan ulusal marşlarının çalınmasıyla başladı. Törende konuşan Büyükelçi Rashad Mammadov, 8 Kasım'ın, tüm Azerbaycan halkının 30 yıldır arzu ettiği gün olduğunu söyledi. Mammadov, Karabağ Savaşı'nda Azerbaycan halkının tek olmadığını, savaşın başından bu yana her gün başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm Türkiye'nin, bakanlarının, milletvekillerinin ve siyasetçilerinin Azerbaycan'a destek mesajları gönderdiğini kaydetti.

MAMMADOV: BU ZAFER HEM DE SİZİN ZAFERİNİZDİR KARDEŞLERİM!

Karabağ Savaşı'nda Azerbaycan ordusunda savaşan askerlere ve halka destek olmak için Türkiye'den her hafta çok sayıda ziyaretin yapıldığını ifade eden Mammadov, "Bu zafer hem de sizin zaferinizdir kardeşlerim. Zor günlerde, savaşta bir yerde olduğumuz gibi bugün zaferi de bir yerde kutluyoruz." dedi. Mammadov, Azerbaycan'ın milli lideri Haydar Aliyev'in "Bir millet, iki devlet" felsefesi ve Mustafa Kemal Atatürk'ün "Azerbaycan'ın derdi bizim derdimiz, Azerbaycan'ın sevinci bizim sevincimizdir." sözü üzerine devlet ilişkilerini kurduklarını belirterek, bu ilişkilerin dünya ülkeleri için bir örnek olduğunu dile getirdi.Bugün Azerbaycan ve Türkiye dostluğu üzerine yeni bir dayanışma modelinin olduğunu kaydeden Mammadov, bu modelin bağımsızlık ve güvenlik sağladığını vurguladı. Mammadov, bu yıl Azerbaycan'ın bağımsızlığının ilanının 30. yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, "30 yılda Azerbaycan devleti zor, ağır bir yoldan geçti. Topraklarımız işgal edildi, devletimiz problemlerle karşılaştı. Ancak, biz ayağa kalktık, dostlarımızla kardeşlerimizle el ele tutup ayağa kalktık. Devlet kurduk, ordu kurduk." ifadesini kullandı.

ADAN: MAYIN DÖŞENEN ALANLARA BARIŞ EKME VAKTİDİR!

TBMM Başkanvekili Celal Adan ise bugünkü toplantıdaki manzaranın "iki devlet tek millet" olmanın bir nişanesi olduğunu belirtti. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in liderliğinde Azerbaycan'ın 44 günde tarih yazdığını, 30 yıl süren işgale son verdiğini anlatan Adan, bağımsızlık uğruna canını veren şehitlere rahmet diledi ve gazilere şükranlarını sundu.

Adan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) bugüne kadar uygulanmayan kararlarını Azerbaycan'ın hayata kendisinin geçirdiğini, bunun 1 milyondan fazla yerinden edilen Azerbaycanlının eve dönüş yolunu açtığını aktardı. Türkiye'nin Azerbaycan'la ilişkilerinin 15 Haziran'da imzalanan Şuşa Beyannamesiyle tarihe not düşüldüğünü vurgulayan Adan, beyannamenin aynı zamanda iki ülkenin ilişkilerinin geliştirilmesi konusunda herkese önemli sorumluluklar yüklediğini kaydetti.

Adan, "Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ilişkilerimizi her alanda daha da kuvvetlendireceğiz. İşgalden kurtarılan topraklarda ülkemizin de aktif şekilde yer aldığı, yeniden imar ve ihya çalışmaları sonucunda bölgeler tabiri caizse küllerinden yeniden doğmaktadır." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Fuzuli ve Zengilan'a yaptığı ziyaretlerde bu durumun net bir şekilde ortaya çıktığına işaret eden Adan, "işgalden kurtarıldığında bayrak asmaya dahi bina bulunamazken", Fuzuli'nin 8 ayda uluslararası bir havaalanına kavuştuğunu söyledi.

Adan, "İşgalden azad edilen topraklardaki kalkınma seferberliğine kurumlarımız, şirketlerimiz Türkiye büyük bir özveriyle katılmaktadır. Artık vakit, işgal dönemi boyunca mayın döşenen alanlara barışın tohumlarını ekme vaktidir." diye konuştu.

EMİRASLANOV: KARABAĞ ZAFERİ TÜRK DÜNYASININ ZAFERİDİR!

Türkiye-Azerbaycan Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Ehliman Emiraslanov da 8 Kasım'ın yalnızca Azerbaycan'ın Zafer Günü olmadığını, tüm Türk dünyasının zaferi olduğunu dile getirdi. Emiraslanov, Azerbaycan topraklarının 30 yıl Ermeni işgali altında kaldığını ancak Türkiye ile birlikte hiçbir zaman bu işgali kabul etmediklerini ve her gün topraklarının işgalden kurtarılmasını beklediklerini anlattı. Haydar Aliyev'in 1990'lı yılların başında Azerbaycan topraklarını kan dökmeden işgalden kurtarmak istediğini kaydeden Emiraslanov, Ermenistan ve destekçilerinin buna imkan vermediğini belirtti. Emiraslanov, "Vatan muharebesi başladığı andan bugüne kadar kardeş Türkiye'nin 84 milyonluk ahalisiyle birlikte, sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Azerbaycan'ın yanında oldu. Bugün de bu destek devam ediyor." dedi.

AZERBAYCAN HALKI ERDOĞAN'A BÜYÜK SAYGI VE MUHABBET DUYUYOR!

Karabağ Savaşı sırasında Milli Savunma Bakanı Akar ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun sık sık Azerbaycan'ı ziyaret ettiğini hatırlatan Emiraslanov, Azerbaycan halkının kalbinde olduklarını ve Azerbaycan'da kendilerine çok büyük hürmet ve muhabbet olduğunu dile getirdi.

"Savaş başladığında sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan 1 yılda 3 defa Azerbaycan'a seyahat etti." diyen Emiraslanov, Azerbaycan halkının Cumhurbaşkanı Erdoğan'a büyük sevgi ve muhabbet duyduğunu sözlerine ekledi.

AKAR: YETER ARTIK DİYEREK, TÜRK'ÜN GÜCÜNÜ BÜTÜN DÜNYAYA GÖSTERDİLER!

Törende konuşan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerinin büyük zaferini tebrik ederek sözlerine başladı. İki ülke arasında dostluktan öte kardeşlik bağlarının bulunduğunu, iş birliğinin tüm alanlarda artarak devam ettiğini ifade eden Akar, "Bunun sonunda sadece Azerbaycan ve Türkiye'nin değil, tüm bölge ülkelerinin de güven ve refah içinde yaşama noktasına geleceğini biliyoruz, temenni ediyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Azerbaycanlı kardeşlerimizin haklı davasında yanlarında olmaya devam edeceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bu konuları tüm platformlarda tüm muhataplarımıza tekrar tekrar anlattık, anlatmaya devam ediyoruz." diye konuştu.

Ermenistan'ın 30 sene önce Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sini işgal ettiğini, 1 milyon insanın büyük cefalar çektiğini hatırlatan Akar, şunları söyledi: "Başta Hocalı'da olmak üzere Ermenistan tarafından oradaki kardeşlerimiz, masum insanlar katledildi. Tüm bunlar yapılırken AGİT ve bunun içinden çıkan Minsk, 'bu sorunların görüşmeler yoluyla çözüleceğini' ifade ettiler. 30 yıl beklendi. Fakat maalesef acı bir şekilde gördük ki hiçbir tedbir alınmadı, hiçbir ilerleme kaydedilemedi. Bunun sonunda Azerbaycanlı kardeşlerimiz "yeter artık!" diyerek 44 günde büyük bir zafere ulaştılar ve öz topraklarını Ermenistan işgalinden kurtardılar. Bunun sonunda ne oldu? Bunun sonunda Türk'ün gücünü bütün dünyaya gösterdiler. Azerbaycan kimmiş, Türk kimmiş bunu herkes gördü."

"TÜM KAFKASYA'NIN GÜVENLİK REFAHI!"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu irade ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in liderliğiyle kazanılan zaferin kıymetinin bilinmesinin önemine değinen Akar, "Bundan geri dönüş olmaması için alınması gereken tedbirlerin hepsini gece-gündüz çalışmak suretiyle almamız lazım." dedi. İki ülke silahlı kuvvetleri arasındaki askeri eğitim ve iş birliğinin devam ettiğini belirten Akar, şunları kaydetti: "TSK ve Rusya Silahlı Kuvvetlerinin ortak merkez çalışmaları da yoğun şekilde devam ediyor. Bizim amacımız ateşkesin sürekliliği ve bunun sonunda bölgeye istikrarın gelmesidir. Bu istikrar sadece Azerbaycan ve Türkiye için gerekli değil. Eğer Sayın Aliyev'in ve Sayın Cumhurbaşkanı'mızın barış elini anlayabilir, bu barış elini tutarsa Ermenistan'ın da hem güvenlik hem refah bakımından kazançlar sağlayacağını görüyoruz, herkesin de görmesini istiyoruz. Bu konuda bizim vizyonumuz çok geniş. Gerekirse altılı dahi toplantılar yapmak suretiyle tüm Kafkasya'nın güvenlik ve refahı için çok önemli adımların atılabileceğini hepimiz biliyoruz."

"TEMİZLENEN BÖLGELER TARIMA AÇILMALI. BU ERMENİSTAN VE HEPİMİZ İÇİN BİR FIRSATTIR!"

TSK ve Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri'nin Ermenistan işgalinden kurtarılan bölgelerde mayın ve el yapımı arama ve imha faaliyetlerinin yoğun şekilde devam ettiğini dile getiren Akar, "Bugüne kadar büyük temizlik yapıldı, yapılmaya devam ediliyor. Temizlenen bu bölgelerde süratle diğer iş kolları, tarım ve hayvancılık devreye girerek, bölgenin refah bölgesi olmasına da gayret gösterilmektedir. Bu, Ermenistan dahil hepimiz için bir fırsattır." değerlendirmesinde bulundu.

"YAŞASIN TÜRKİYE VE AZERBAYCAN KARDEŞLİĞİ!"

Atatürk'ün "Azerbaycan'ın derdi bizim derdimiz; sevinci bizim sevincimizdir", Haydar Aliyev'in "Tek millet iki devlet" ifadelerini hatırlatan Akar, Türkiye ve Azerbaycan'ın ortak tarihi, değerleriyle kederde ve kıvançta bir ve beraber olduğunu vurguladı. Kahramanlık destanı yazan Azerbaycan ordusunun her bir ferdini tebrik eden, şehitlere rahmet, gazilere şifa dileyen Akar, sözlerini, "Üç renkli bayrağınla mesut yaşa, çok yaşa Azerbaycan, yaşasın Türkiye, Azerbaycan kardeşliği" ifadesiyle tamamladı. Azerbaycan,8 Kasım Zafer Günü Gecesi, konuşmaları ardından, "Çırpınırdı Karadeniz şarkısı "ile ün yapan sanatçı Azerin ile bir çok sanatçının söylediği şarkılar ile sona erdi.

SUPERHABER MUHABİRİ MEVLÜT YÜKSEL RESEPSİYONA ÖZEL DAVETLİYDİ

Azerbaycan'ın Milli Günü olan, 8 Kasım Zafer Günü resepsiyonuna, SuperHaber Muhabiri Mevlüt Yüksel, özel olarak davet edildi. Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ için, Ermenistan ile olan savaşını 1 ay boyunca Bakü,Gence, Terter, Berde, Goranboy, Ağcabedi, Naftalan, Göygöl, Yevlah, Zengilan ve Beylegan gibi şehirlerinde, cephe de olduğu gibi, Ermenilerin sivil halka karşı yaptığı füze saldırılarını takip eden Mevlüt Yüksel resepsiyonu baştan sonuna kadar izledi.