Azez nerede? | Türkiye için neden önemli?

Örgüt uzun yıllardır Amanos Dağları'nı Suriye'den Türkiye'ye sızmak için kullanıyor. PYD/PKK, Suriye'nin kuzeybatısından Akdeniz'e çıkmak için de Afrin'e bel bağlıyor. Terör örgütü, Afrin üzerinden Fırat Kalkanı ve İdlib çatışmasızlık bölgesini de tehdit ediyor. Azez’e, üzerinde uçaksavar monte edilmiş olan kamyonetlerle ellerinde Türk bayrakları ile gelen ÖSO güçleri, tekbirler eşliğinde Afrin sınırındaki mevzilerde görevlendirildi. Öte yandan yaşananların ardından Azez’e yönelik hem PYD hem de DEAŞ saldırılarına karşı önlemler de en üst seviyeye çıkarıldı. Peki, Azez nerede? Türkiye için neden önemli? Detaylar haberimizde...

AZEZ NEREDE?

Azez, Halep'e bağlı bir yerleşim yeri.

Nüfus itibariyle çoğunluğu Kürt ve Türkmenlerden oluşur, önemli miktarda Arap nüfus da barındırır. Kent merkezi 50 bin, köyleriyle 100 bin'e yakın nüfusu vardır.Azez'i Suriye İç Savaşı sırasında 2012 yılında muhaliflerce ele geçirilmiştir. Şehrin yarısı Özgür Suriye Ordusu, yarısı ise İslami Cephe liderliğindeki Kuzey Fırtınası Tugayı kontrolündedir.Azez kasabası çoğunluğu Sünni Araplardan ve Araplaşmış Kürtlerden oluşan bir kasabadır. Ayaklanmaların başlamasıyla beraber Azez halkı, rejimin karşısında cephe almıştır.2011'de Azez'de Kuzey Fırtınası isimli bir grup kurulmuştur. Azez bölgesinden savaşçılardan oluşan bu grup, kısa süre sonra rejim ile çatışmaya başlamıştır.

AFRİN HARİTADA NEREDE YER ALIYOR?

Tarihi Hititlere, M.Ö. 1000'lere kadar uzanan ve önemli tarihsel kalıntıları barındıran Afrin çok erken dönemde, Kudüs'ün de fethedildiği 637 yılında Müslümanların hâkimiyetine girdi. Osmanlı döneminde Afrin Kilis'e bağlı bir kaza konumundaydı. Haritaya bakıldığında Afrin, Türkiye içlerine bir koç başı gibi uzanan coğrafi bir mevkiye sahip. Şayet Afrin bölgesi de teröristlerden temizlenirse, Türkiye'nin güney sınırında yaklaşık 10 bin kilometre karelik bir alan Türkiye nüfuzunda olacak.. Fırat Kalkanı harekatının icra bölgesi ve İdlib'in ardından Afrin'de yapılacak bir harekatla, Doğu Akdeniz'e ulaşmayı hedefleyen PKK kuşağı tamamen engellenmiş olacak.

AFRİN NEDEN ÖNEMLİ?

2012 yılında Esed rejiminin Afrin'i pyd/pkk terör örgütlerine devretmesiyle ismi sık sık duyulan Afrin, coğrafi konumu nedeniyle Kilis ve Hatay'ın arasında yer aldığı gibi terör örgütlerinin de bu iki şehrimizi hedef alması tehlikesini barındırıyor.

Örgüt uzun yıllardır Amanos Dağları'nı Suriye'den Türkiye'ye sızmak için kullanıyor. PYD/PKK, Suriye'nin kuzeybatısından Akdeniz'e çıkmak için de Afrin'e bel bağlıyor. Terör örgütü, Afrin üzerinden Fırat Kalkanı ve İdlib çatışmasızlık bölgesini de tehdit ediyor.

Türkiye-Suriye sınırının yüzde 65'i PYD/PKK'nın işgali altında bulunuyor.

PKK'nın silah-bomba eğitimi verdiği 3 kampın da Afrin'de bulunduğu, Türkiye'ye eylem amaçlı gönderilen canlı bomba ve eylemcilerin de bu kamplarda eğitildiği belirtiliyor. PKK'nın Hatay'ın Amanos Dağları'na açılan kapı olarak gördüğü Afrin üzerinden terörist, silah ve mühimmatı Türkiye'ye gönderdiği, son bir yılda 200'e yakın teröristin silahlı çatışma, baskın ve eylem amaçlı Afrin üzerinden Türkiye'ye sızdığı tespit edildi.

ZEYTİN DALI NE DEMEK?

Zeytin Dalı, bilinenlere göre; Beyaz bir güvercinin Hz. Nuh'un gemisine tufan sonrası canlılık belirtisi olarak, ağzında zeytin dalı ile dönmesi nedeniyle, zeytin yüzyıllardır barışın simgesi kabul ediliyor.

TSK, Afrin Harekatı'na verilen 'Zeytin Dalı' adının tercih edilme nedenine ilişkin henüz açıklama yapmadı.
Zeytin Dalı Harekatı kapsamında bölgede barış ve istikrarın sağlanması amaçlanıyor.

TSK AÇIKLADI

TSK'dan yapılan açıklama şöyle:

Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, hudutlarımızda ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak maksadıyla, Suriye’nin kuzeybatısında Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ’a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek ve dost ve kardeş bölge halkını bunların baskı ve zulmünden kurtarmak üzere, 20 Ocak 2018 saat 17.00’den itibaren başlatılan “Zeytin Dalı Harekâtı” planlandığı şekilde devam etmektedir.

Harekât, ülkemizin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, BMGK’nin terörle mücadeleye yönelik özellikle 1624 (2005), 2170 (2014) ve 2178 (2014) sayılı kararları ve BM sözleşmesinin 51’inci maddesinde yer alan Meşru Müdafaa Hakkı çerçevesinde, Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak icra edilmektedir.
Harekâtın başlangıcında 7 bölgede tespit edilen PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütüne ait sığınak barınak ve mühimmat deposu olarak kullanılan 108 hedef Hava Kuvvetlerimiz tarafından imha edilmiştir. Harekâta katılan 72 uçak müteakip görevlere hazırlık için emniyetle üslerine dönmüşlerdir.

Harekâtın planlama ve icrasında sadece teröristler hedef alınmakta olup, sivil/masum kişilerin zarar görmemesi için her türlü dikkat ve hassasiyet gösterilmektedir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.