Toplum olarak öne çıkan değerlerimizden biri hayırsever olmamız yani bağış ve yardımı seviyor olmamız. Sanki eskiden yardım konusunda daha duyarlı idik. Yardım yapılacak kişi ve veya kurumlara olan güvensizlik veya ekonomik durum öne sürülerek maddi kayıp endişesi ile kıymetli bir özelliğimize soğuk davranmaya başladık. Bizi biz kılan değerlerimize sahip çıkmak çok önemlidir.
Hala tüm dünyada ve ülkemizde tehdidini sürdüren koronavirüs karşısında Sağlık Bakanlığı ve sağlık çalışanlarımız hasta vatandaşlarımızın sağlığına kavuşması için canla başla çalışmışlar ve çalışmaktalar. Hepimiz onlara minnettarız. En son söz konusu pandemi dolayısıyla Cumhurbaşkanımız tarafından ihtiyaç sahipleri için “Biz Bize Yeteriz” adı altında yardım kampanyası başlatılmış ve devam etmektedir.
Söz konusu kampanyaya büyük teveccüh gösterilmiş olsa da mevcut pandemi göz önünde bulundurulduğunda naçizane, bu ilginin daha fazlasını beklerdim. Ancak buna rağmen hayırseverlik özelliğimizi yitirmediğimizi görmek sevindirici.
Hayırsever olmayı teşvik için epey yasal düzenlemeler mevcuttur. Yapılacak bağış veya yardımların konusu, özelliği, bağış yapılacak kurum gibi hususlar göz önüne alınarak vergi matrahından belirli bir kısmının ya da tamamının indirimi söz konusu olabilmektedir.
Bağış ve yardımların beyan edilen gelirlerden ve kurum kazancından indirimine ilişkin hükümler 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesi ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10’uncu maddesinde düzenlenmiştir.
Bağış ve yardımlar konusuna ayrıca 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu ile bazı özel Kanunlarda yer verilmiştir.
Bağış ve yardımların vergi matrahının indiriminde 2 ana başlıkta ele alabiliriz.
1- Matrahın tespitinde belirli hadler ile sınırlı olarak indirilebilecek bağış ve yardımlar (Kurumlar Vergisi Kanunu’na göre kurum kazancının %5’iyle sınırlı, Gelir Vergisi Kanunu’na göre yüzde 5 ve kalkınma öncelikli yörelerde yüzde 10)
2- Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları ile bazı özel kanunlarda yer alan matrahın tespiti sırasında tamamı indirilebilecek bağış ve yardımlar.
GELİR VEYA KURUM KAZANCININ %5’İ İLE SINIRLI BAĞIŞ VE YARDIMLAR
Yapılan bağış ve yardımın beyan edilecek kurum kazancından indirilebilmesi için:
-Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine,
- İl özel idarelerine,
-Belediyeler ve köylere,
-Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflara,
-Kamu yararına çalışan derneklere,
-Bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlara yapılması gerekir.
TAMAMI GELİR VEYA KAZANÇTAN İNDİRİLEBİLECEK BAĞIŞ VE YARDIMLAR
1. Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında Yer Alan Bağış ve Yardımlar
1.1.Okul, Sağlık Tesisi, Öğrenci Yurdu, Çocuk Yuvası, Yetiştirme Yurdu, Huzurevi, Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi, İbadethaneler, Din Eğitimi Verilen Tesisler, Gençlik Merkezleri ile Gençlik ve İzcilik Kamplarının İnşası Dolayısıyla Yapılan Bağış ve Yardımlar
Gelir vergisi mükellefleri 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının 5 numaralı bendi, Kurumlar vergisi mükellefleri ise 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 10. maddesinin 1-ç maddesi uyarınca Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere bağışlanan okul, sağlık tesisi, yüz yatak (kalkınmada öncelikli yörelerde elli yatak) kapasitesinden az olmamak üzere öğrenci yurdu ile çocuk yuvası, yetiştirme yurdu, huzurevi ve bakım rehabilitasyon merkezi ile mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethaneler ve Diyanet İşleri Başkanlığı denetiminde yaygın din eğitimi verilen tesislerin ve Gençlik ve Spor Bakanlığına ait gençlik merkezleri ile gençlik ve izcilik kamplarının inşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için bu kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut tesislerin faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdî ve aynî bağış ve yardımların tamamı yıllık beyanname ile birlikte gelir veya kurum kazancından indirilir.
1.2. Sanat ve Kültür Faaliyetlerine İlişkin Bağış ve Yardımlar
Gelir vergisi mükellefleri 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının 7 numaralı bendi, Kurumlar vergisi mükellefleri ise 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 10. maddesinin 1-d maddesi uyarınca; genel ve özel bütçeli kamu idareleri, il özel idareleri, belediyeler, köyler, kamu yararına çalışan dernekler, Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflar ve bilimsel araştırma (ve geliştirme) faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan ya da Kültür ve Turizm Bakanlığınca desteklenen veya desteklenmesi uygun görülen ve ilgili kanun maddesinde belirtilen sanat ve kültür faaliyetlerine ilişkin harcamalar ile bağış ve yardımların % 100’ü (Cumhurbaşkanı , bölgeler ve faaliyet türleri itibariyle bu oranı yarısına kadar indirmeye veya kanunî oranına kadar çıkarmaya yetkilidir.) gelir veya kurum kazancından indirilebilir.
Burada dikkat edilmesi gereken husus Gelir Vergisi Kanunu’nda indirimine izin verilen bağışların sadece bilimsel araştırma faaliyetlerini kapsadığı, geliştirme faaliyetini kapsamadığıdır. Yine bu indirimden faydalanılabilmesi için, bağış ve yardım yapılan projenin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından uygun görülmesi gerekmektedir.
1.3. Gıda Bankacılığı Faaliyetinde Bulunan Dernek ve Vakıflara Yapılan Gıda, Temizlik, Giyecek ve Yakacak Maddeleri Bağışı
Gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara yapılan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin bağışının indirim hakkı sadece gelir vergisi mükellefleri için düzenlenmiştir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının 6 numaralı bendi uyarınca fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde Gelir vergisi mükellefleri tarafından bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin maliyet bedelinin tamamı, yıllık beyanname ile bildirilen gelirden indirilir.
Gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin bağışının dernek veya vakfa yapılmış olması gerekmektedir. İhtiyacı bulunanlara doğrudan veya başka organizasyonlar aracılığıyla yapılacak gıda yardımlarının yapılmış bağış olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Yapılacak bağışlar bedelsiz olarak ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak şartıyla yapılmalıdır.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nda bu konu ile ilgili herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Fakat Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8. maddesinde Kurumlar Vergisi matrahının ticari kazanç hükümlerine göre hesaplanacağı düzenlendiği için Gelir Vergisi Kanunu 40/1-11 maddesindeki düzenleme Kurumlar Vergisi mükellefleri için de geçerlidir. Buna göre Kurumlar vergisi mükellefleri de Gelir Vergisi Kanunu’nda yer alan indirim hakkından yararlanabilmektedir. Fakat söz konusu düzenlemede indirimi uygun görülen gıda bankacılığı faaliyeti kapsamında yapılan bağış ve yardımların yıl içinde ticari kazancın tespiti sırasında gider olarak yazılabilecektir. Dolayısıyla bu tür bağış ve yardımlar için mevcut yıl kazancı yetersiz olsa bile, zarara eklenmek suretiyle sonraki yıllara devredilebilecektir.
Bağış ve yardımda bulunulacak vakfın veya derneğin gıda bankacılığı faaliyetinde bulunmasının yanı sıra bu ibarenin dernek veya vakfın tüzüğünde yahut senedinde yer alması gerekmektedir.
1.4. Cumhurbaşkanınca Başlatılan Yardım Kampanyalarına İlişkin Bağış ve Yardımlar
Gelir vergisi mükellefleri 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının 10 numaralı bendi, Kurumlar vergisi mükellefleri ise 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 10. maddesinin 1-e maddesi uyarınca Cumhurbaşkanınca başlatılan yardım kampanyalarına makbuz karşılığı yapılan ayni ve nakdî bağışların tamamı gelir veya kurum kazancından indirilir.
1.5. Türkiye Kızılay Derneğine ve Türkiye Yeşilay Cemiyetine Yapılan Bağış ve Yardımlar
Gelir vergisi mükellefleri 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının 11 numaralı bendi, Kurumlar vergisi mükellefleri ise 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 10. maddesinin 1-f maddesi uyarınca iktisadi işletmeleri hariç, Türkiye Kızılay Derneğine ve Türkiye Yeşilay Cemiyetine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış ve yardımların tamamı gelir veya kurum kazancından indirilir.
Anılan dernek ve cemiyete yapılacak ayni bağışlar %5 (kalkınma öncelikli yörelerde yüzde 10)’luk sınırlamaya tabidir.
1.6. Sponsorluk Harcamaları
Gelir vergisi mükellefleri 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının 8 numaralı bendi, Kurumlar vergisi mükellefleri ise 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 10. maddesinin 1-b maddesi uyarınca; 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 3813 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamında yapılan sponsorluk harcamalarının;
-amatör spor dalları için tamamı,
-profesyonel spor dalları için % 50’si
gelir veya kurum kazancından indirilir.
Bu düzenlemelere göre spor kulübü dernekleri ile yapılan sponsorluk sözleşmelerine istinaden yukarıda yapılacak sponsorluk harcamaları harcamanın yapıldığı yıl gelir ve kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek sureti ile kurum kazancından indirilebilecektir.
Bununla beraber, vergi veya sosyal güvenlik kuruluşlarına borcu nedeniyle takibata uğrayan gerçek veya tüzel kişiler sponsorluk yapamazlar.
2. Özel Kanunlara Göre Tamamı İndirim Konusu Yapılan Bağış ve Yardımlar
-222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu’nun 76. maddesinin g bendine göre yapılan nakdi bağışlar,
-278 sayılı Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Kurulması Hakkında Kanunun 13. maddesine göre yapılan nakdi bağışlar,
-2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu’nun 56. maddesinin b bendine göre yapılan nakdi bağışlar,
-2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’nun 20/b maddesine göre yapılan nakdi bağışlar,
-2876 Sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanunu’nun 101’inci maddesine göre yapılan nakdi- ayni bağışlar,
-2955 Sayılı Gülhane Askeri Tıp Akademisi Kanunu’nun 46/b maddesine göre yapılan nakdi bağışlar,
-3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Kanunu’nun 9. maddesine göre yapılan nakdi- ayni bağışlar,
-3388 sayılı Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Kanunu’nun 3. maddesine göre yapılan nakdi- ayni bağışlar,
-4122 sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu’nun 12. maddesine göre yapılan nakdi- ayni bağışlar,
-5434 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu’nun ek 44’üncü maddesine göre yapılan nakdi- ayni bağışlar,
-7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun’un 45’inci maddesine göre yapılan nakdi- ayni yardımlar,
gelir veya kurum kazancından indirilebilecektir.
Bağış ve yardımlara ilişkin KDV ve diğer hususlara ilişkin açıklamalarımıza bir sonraki yazımızda değineceğiz.
HAS SÖZ
İmkanın sınırını görmek için imkansızı denemek lazım.
(Fatih Sultan Mehmet)