Bahçeli'den Hürriyet'in 'Karargah rahatsız' haberi için ilk yorum!
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuşuyor.
Devlet Bahçeli'nin konuşmasından satır başları:
''1000 yıldır üzerinde yaşadığımız kutlu vatan coğrafyası zor şartlara sahiptir. Vatanın bedeli şehit kanıyla ödenmiştir. Vatan toprakları namusumuza emanettir. Dünyanın gözü üstümüzdedir. Milli varlığımızı kıskananlar birlik ve kardeşliğimizi kaldıramayanlar yeni hesaplar yazmaktadır.
94 yıllık Cumhuriyet tarihimizde demokrasi birçok kez kesintiye uğramıştır. Türk milleti darbelerden çok çekmiştir. Demokrasi ve hukuk egemenliğinin tesisi milli uzlaşma ile sivil ve asker dayanışması ile sağlanmalıdır. Darbe varsa demokrasi yoktur. İktidarların seçimle gelip bu yolla gitmesi demokratik kültür ve mirasın gereğidir.
15 Temmuz'da darbenin ne demek olduğunu acı duyarak ama asla geri adım atmayarak yaşadık ve şahit olduk. 15 Temmuz darbeler tarihimizin en karanlık halkasıdır. TSK'ya yuvalanan FETÖ artıkları son bir hamle ile silaha sarılmıştır.
HÜRRİYET'İN "KARARGAH RAHATSIZ" MANŞETİYLE İLGİLİ İLK YORUM
TSK'nın anlamsız ve sığ tartışmaların içine girmesi ya da çekilmesi son derece yanlıştır. 2007'den bu tarafa TSK çok yara almış çok hırpalanmıştır. Hürriyet gazetesi 25 Şubat'ta '7 eleştireye 7 yanıt' manşeti ile tartışmaların seyrini değiştirmiştir. 15 Temmuz darbe teşebbüsünün püskürtülmesinde başarılı olan bir bayan gazetecinin şimdilerde yaptığı haberden dolayı suçlanması da tuhaf bir çelişki ve çarpıklıktır.
Genelkurmay Başkanı ve TSK ile ilgili eleştirilere karargahın nasıl baktığı ortaya çıkmıştır. Elbette olması gerekeni G.Kurmay Başkanlığı'nın rahatsız olduğu konuları silsile yoluyla siyasi iktidara iletmesidir. Merakımız odur ki G.Kurmay karargahının düşünce ve itirazlarını hükümetle paylaşmadan mezkur gazeteye sızdırıp sızdırmadığıdır. Eğer paylaşmış ve bir sonuç alamamışsa ortada bir sorun var demektir. Yok doğrudan medya kullanılmışsa bu durum da bir sorundur.
TSK'nın doğrudan sorumlu olduğu bakan, başbakan ve cumhurbaşkanına hiyerarşik sırayla hassasiyetlerini aktarması doğaldır, beklenmelidir. Bundan gocunmak, farklı yerlere çekmek ise anlamsızdır.
BİZİM DE KAFAMIZA TAKILAN PEK ÇOK SORU İŞARETİ VAR
TSK'nın meşru imkan ve kanallarla savunmaya geçmesi, eleştirilere cevap verme çabası neden çok görülmektedir Mesela, TSK'nın kıyafet yönetmeliği değiştirilip başörtüsü yasağı kaldıracaksa ki bize göre yerindedir, bununla ilgili Genelkurmay'ın görüşü niçin alınmaz? Evet, bizim de kafamıza takılan pek çok soru işareti vardır ama bunların konuşmanın ne yeri ne de zamanıdır.'
FİTNEYE ÇANAK TUTAN ASLA BİZDEN DEĞİLDİR
Ne yapalım çatışıp, çürüyelim mi, kucaklaşıp kardeşçe mi yürüyelim. FETÖ, PKK, DAEŞ, PYD/YPG hazır kıta infaz mangalarını Türkiye'ye yöneltmişken iç sorunlar gaflettir. Asker bizimdir, devlet bizimdir, hükümet bizimdir. Fitneye çanak tutan asla bizden değildir. Zarar ziyan büyüktür, Türkiye henüz yoğun bakımdan çıkamamıştır. Bunca patırtı gürültüye ne gerek vardır? Paylaşılmayan nedir? Geçmişten ders alınmadı mı? Milli uzlaşma, anlaşma her seviyede olması gerekirken, bu güvensizliğin gerçek manasını nasıl yorumlayalım? Devletteki çatlak sesler düşmanları sevindirecektir. Türkiye, ecdadımızın aziz şehitlerimizin mirası değil midir?
RUM YÖNETİMİNE REST: ADAYI TERK EDİP YUNANİSTAN'A YERLEŞSİN
İran Türkiye'yi tehdit etmekte, Avrupa'dan Türkiye hakkındaki söylemler peşpeşe gelmektedir. İsrail'in ezan yasağı girişimi bir diğer hazımsızlıktır. Unutulmasın ki ezan susmaz, susturulamaz, aksini yapmaya çalışanları Allah affetmez. Kıbrıs müzakereleri çıkmaza sürüklenmiştir.Rum Meclis'i Enosis kararını vermiştir, Rum lider müzakere masasından kalmış masayı çarparak çıkmıştır. Rumlar şunu iyi anlasınlar ki Kıbrıs Türk'tür, Türk'ün yurdudur. Enosis uyduruk bir masaldır ve ayaklarımızın altındadır.Rum yönetimi ille Yunanistan'a bağlanmak istiyorsa adayı terk etsin, Yunanistan'a yerleşsin. Kimin yurdundan kimi kovuyorlar.