Barış çok yakın; Azerbaycan ile Ermenistan arasında tarihi adım
Azerbaycan ile Ermenistan arasında barış anlaşması ne zaman imzalanacak? Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı tek bir temel şarta işaret ederken Ermenistan Başbakanı Paşinyan, "Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki barışın çok önemli temelleri atılmış durumda." dedi.
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Ermenistan ile imzalanacak barış anlaşması metnine ilişkin müzakerelerin tamamlandığını duyurmuştu.
Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, Ermenistan ile barış anlaşması imzalanmasının temel şartının Ermenistan anayasasının değiştirilmesi olduğunu bildirdi.
İKİ ÜLKE ARASINDA NORMALLEŞME SÜRECİ
Bakanlıktan yapılan açıklamada, Azerbaycan ile Ermenistan arasında barışa ve devletler arası ilişkilerin kurulmasına ilişkin anlaşmanın taslak üzerinde müzakerelerin sonuçlanmasından memnuniyet duyulduğu belirtildi.
Açıklamada, "Metnin imzalanmasının temel şartı, Azerbaycan'ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik iddialar içeren Ermenistan anayasasının değiştirilmesidir. Aynı zamanda güncelliğini yitirmiş ve işlevsiz durumdaki AGİT Minsk Grubu ve ilgili yapıların resmen feshedilmesi gerekiyor." ifadesi kullanıldı.
Bakanlık açıklamasında, Azerbaycan'ın, iki ülke arasındaki normalleşme sürecine ilişkin bu ve diğer konularda ikili diyaloğu sürdürmeye hazır olduğu kaydedildi.
BARIŞIN TEMELLERİ ATILMIŞ DURUMDA
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, başkent Erivan'daki Başbakanlık binasında Türk basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin "Azerbaycan ile barış henüz ufukta görünmüyor." yorumu üzerine gazeteciye, "Ben doğru mu anladım? Siz ufukta Ermenistan-Azerbaycan barışı gözükmediğini mi söylediniz?" sorusunu yönelten Paşinyan, aldığı "Evet, sanki öyle. Bu süreç devamlı uzuyor." yanıtı üzerine şunları kaydetti:
"Bu ifadeye katılmadığımı belirtmek istiyorum, yani Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki barışın ufukta görünmediği şeklindeki söyleme katılmıyorum. Bence barışı görünmez kılmak için sürekli bir sis perdesi oluşturulmaya çalışılıyor. Oysa gerçekte, Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki barışın çok önemli temelleri atılmış durumda."
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan
TÜRKİYE ERMENİSTAN İLİŞKİLERİ
Ermenistan ve Türkiye arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasını, sınırın demir ve kara yolu ulaşımı için açık olmasını, ticari bağlantıların doğrudan olmasını dilediğini belirten Paşinyan, halihazırda Ermenistan ve Türkiye arasında geniş ticaret hacminin ve iş bağlantılarının dolaylı şekilde gerçekleştiğini söyledi.
Paşinyan, Ermenistan ile Türkiye arasında kara sınırının üçüncü ülke vatandaşları ve diplomatik pasaport sahipleri için açılmasına yönelik 2022 yazında varılan anlaşmanın henüz uygulanmadığına dikkati çekerek, bunun, ilişkilerde somut bir ilerleme olmadığı şeklinde yorumlandığını kaydetti.
Ancak bu görüşe katılmadığını vurgulayan Paşinyan, "Çünkü bugün Ermenistan ile Türkiye arasında çok doğrudan bir diyalog, çok doğrudan bir konuşma var ve eğer ilişkilerimizin önceki dönemini göz önünde bulundurursak, bu çok önemli bir değişimdir. Ermenistan ve Türkiye'nin diplomatik temsilcileri sürekli doğrudan temas halindeler." ifadelerini kullandı.
Sonucun dışarıdan somut görünmeyebileceğini ancak kendisi ve devlet yönetimi için önemli olduğunu anlatan Paşinyan, tarafların mevcut aşamadaki zorlukları, sorunları ve farklı bakış açılarını daha iyi anladığını, bunu önemli bir kazanım olarak gördüğünü ifade etti.
Paşinyan, bu süre zarfında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birkaç kez görüşme yaptıklarını, iki ülke dışişleri bakanlarının temas kurduğunu ve iletişim halinde olmayı sürdürdüğünü anımsatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
1915 OLAYLARI DIŞ POLİTİKADA ÖNCELİK DEĞİL
Anadolu Ajansı (AA) muhabiri de Paşinyan'a "Uzun süredir Ermenistan'daki tarih algısına dair çeşitli ve önemli değerlendirmelerde bulunuyorsunuz, eleştiriler ve önerilerle öne çıkıyorsunuz. Bu konuyla neyi amaçlıyorsunuz, hem buradaki vatandaşlarınız hem de diasporadakiler açısından?" sorusunu yöneltti.
Paşinyan, her ülkenin kendi tarihiyle yüzleşmesi gerektiğini belirterek, tarihin kendilerine verdiği mesajları görmenin ve bu mesajları doğru algılamanın büyük önem taşıdığını söyledi.
Tarihin bugünü ve geleceği anlamak için mi yoksa içinde yaşamak için mi kullanılacağının "siyasi bir tercih" olduğunu dile getiren Paşinyan, "Tarihte mutlak bir gerçek yoktur, tarihin her türlü algılanışı aslında siyasi bir algıdır. Bu genel olarak böyledir ancak siyasi tercihlerine bağlı olarak tarih hakkında mutlak gerçeklere sahip olduklarını kabul eden siyasi güçler vardır." değerlendirmesinde bulundu.
Paşinyan, 1915 Olayları'na ilişkin Ermeni iddialarının uluslararası alanda tanınmasının bugün dış politika öncelikleri arasında yer almadığını belirterek, "Yakın çevremizde gerginlikler yaşadığımızda, bu gerginlikler ülkemizde, bölgemizde istikrar, barış ve benzeri konulara ne ölçüde katkı sağlıyor? Ermenistan'ın devlet çıkarlarına hizmet etmeye nerede ve nasıl odaklanmalıyız, bildiğimiz gerçekleri, tarihi gerçekler de dahil olmak üzere, nerede ve nasıl vurgulamalı ve bu gerçeklere dayanmalıyız." dedi.
KILIÇ'TAN İLK DEĞERLENDİRME
Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç, Azerbaycan'da düzenlenen 12. Küresel Bakü Forumu kapsamında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Azerbaycan ve Ermenistan arasında barış anlaşması metninin tamamında uzlaşı sağlanması yönündeki soruyu yanıtlayan Kılıç, "Türkiye her zaman bölgede sürdürülebilir, haklılığa dayalı, adil bir barışın ve birlikte yaşamanın var olması gerektiğini dile getirmiştir. Karabağ'ın Ermenistan'ın işgali altında olması buna engel oluyordu. Türkiye bu noktada Azerbaycan'ın yanındaydı. 2. Karabağ Savaşı'nda Azerbaycan topraklarını tam anlamıyla geri kazandıktan sonraki süreçte de Türkiye bölgede herkesin huzurlu bir şekilde yaşayabilmesi için üstüne düşen ne varsa bu desteği vermeye hazırdır." ifadelerini kullandı.
Kılıç, Suriye yönetiminin ülkenin kuzeydoğusunu entegre etmesini öngören anlaşmaya ilişkin, "Suriye halkının barış ve huzur içerisinde, tüm unsurların da temsil edildiği bir birliktelikte, üniter yapısının ve toprak bütünlüğünün muhafaza edildiği şekilde, komşularına hiçbir tehdit unsuru olmaksızın yaşamasını istiyoruz. Bu anlamda yapılan anlaşmaların sonuçlarının nelere evrileceği konusundaki duruşumuzu devam ettiriyoruz. Ama bizim Suriye'de kimin nerede, kiminle birlikte olması gerektiği hususundaki yıllara dayalı açıklamalarımız ve görüşlerimiz nettir." diye konuştu.