Bilal Erdoğan: Batı medeniyeti diye gençlerimize bir hayal satıldı
Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, CNN Türk'te Hakan Çelik ile Hafta Sonu programına konuk oldu. Burada gündeme ilişkin birçok soruya yanıt veren Erdoğan, salgın döneminde Türkiye'nin iyi bir imtihan verdiğini belirterek, ''Batı medeniyeti diye gençlerimize bir hayal satıldı. 100'ün üzerinde ülkeye yardım ettik'' dedi.
Bilal Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;
''Dünyanın enteresan bir döneminde yaşıyoruz. Bu küresel salgından dolayı aylarca havalimanlarında in cin top oynadı, insanların seyahatleri aksadı, uzaktan eğitimler yapılmaya başlandı. Dünya ekonomisi 1929 krizinden bu yana yaşadığı en büyük şok yaşadı. Diğer krizlere de benzemeyen bir kriz çünkü çok farklı nedeni. Öncelikle bu hastalık nedeniyle kaybettiğimiz uzaktan yakından tanıdıklarımız var, hala hasta olan tanıdıklarımız var Allah hepsine şifa versin. Bütün sağlık çalışanlarımız çok büyük imtihan verdiler. Onlar olmasaydı başaramazdık. Bütün emeği geçenlere teşekkür etmek istiyorum.
Türkiye iyi bir imtihan verdi. Bırakın kendi vatandaşlarınızı bir de 100'ün üzerinde ülkeye yardım etmek büyük bir başarıdır.
ETNOSPOR KÜLTÜR FESTİVALİ
2015'te kurulan bir kuruluş. Göçebe Oyunları'nın ilki Kırgızistan'da düzenlendi. Dünya Göçebe Oyunları gelecek yıl İznik'te yapılacak. İznik'in tanıtımı için çok güzel olacak. İznik tanınmış olacak. İznik muhtemelen en güzel bayramlıklarını giyip hazırlanacak.
OKÇULUK SPORU ETKİNLİKLERİ
7 yaşında başlamak idealdir. Kuvvet ve istikrar gerektirir.
Tek atışta şampiyonun belli olduğu maçlar oluyor.
Mete Gazoz'un rahatlığı ve odaklanması dengeli.
Çanakkale ve Malazgirt'i bir araya getiriyoruz. İki yerdeki mezarlar bizim tarihimizi gösteriyor.
14 yıl yurt dışında geçirdim. Türk Öğrenci Derneği yönetimine girdim. Kendi dilimize özen gösteririm. İlim ve bilim insanlığın ortak malıdır. Yurt dışında kendi kültürümüzle ilgili çalıştım. Kültürler arasında mutlak üstünlükten bahsedilemez.
Birçok kültür batı medeniyetine asimile oldu. AB yıllarca Türkiye'ye üstten baktı.
TÜRKİYE'DEKİ TEKNOLOJİK GELİŞMELER
İlkokulda olduğum yılları hatırlıyorum. Çok net bir şekilde alfabemizden dolayı geri kaldığımız bize anlatıldı. O zaman sorgulamamıştım ama sonradan düşününce... O zaman komşumuz Yunanistan niye alfabesini değiştirmemiş? Komşumuz Gürcistan... Hadi Gürcistan'ı çok ileri bir ülke olarak değerlendirmeyelim. Japonya niye alfabesini değiştirmemiş? Çin niye alfabesini değiştirmedi? O zaman insan diyor ki demek ki gelişmenin alfabeyle bir alakası yokmuş. Sonra başka ülkelere bakıyoruz. Kıyafetini değiştirmeden gelişen de var. O zaman niye kıyafet değiştirmeyi gelişmeyle irtibatlandırmışız? Yani şekil olarak değişmenin ruh olarak değişmeyle ilişkisi öyle sanıldığı gibi kolay değil. Şeklinizi de değiştireceksiniz de sonra Batı gibi teknolojide, bilimde, fende ilerleyeceksiniz de... E bu kadar şeklimizi benzettik, o zaman niye yakalayamadık bugüne kadar?
Şimdi bakıyorum Türkiye'nin son 20 yıldaki sıçrayışına, yükselmesine. Hem bölgesinde hem dünyada artık söz söyleyen bir ülke oluşuna bakıyorum. Bunun arkasında dindar insanların ciddi bir rolü var. Teknoloji dediğimiz zaman, Selçuk (Bayraktar) gibi bir insan bu işin arkasında olabiliyor. Demek ki namazla, niyazla, kültürle, görüntüyle hiçbir alakası yokmuş. 'O mesafeyi kapatabilir misiniz?' sorusunun cevabı.
Bugünün yüksek teknolojisi neyse biz de onu alacağız ve ileri gideceğiz. Aşı niye Türkiye'de çıkmasın? Yolun başındayız. Bu konuda girişim ortamının güçlü kalması çok önemli.
Milletçe buna inanacağız. Çin ve Japonya öyle yaptı. Ne üretirim ne satarım onlara kafa yoruyorlar.
'Kendini daha iyi tanıtman lazım, insanlar seni yanlış tanıyorlar' dediklerinde o işe ben girişemedim. Gençler yetişsin kültürünü sevsin. Dünyanın bütün kültürleri kendi kültürlerine değer versin. Çok zamanımı çok fazla insanı maalesef gönül sermayesini akıtmadığı tabiri caizse işler bunlar. Ben de birşeyler yapmaya çalışıyorum. Cumhurbaşkanı'nın oğlu olmak, böyle bir ailenin oğlu olmak gibi bir zorlukları var.
Annem mücadelenin içinden gelen güçlü bir kadın. Annem bizi güçlü çocuklar olarak yetiştirdi. Annem mücadeleci yönünü bize kazandırdı. Annemin üzerimizde çok emeği var.
Anneanem bana kanaviçe yapmayı öğretti.
Atık üretmeyen bir hayat tarzına geçilmeli. Ambalajlı değil açık ürün alınmalı.
AYASOFYA CAMİİ'NİN İBADETE AÇILMASI
Çocukluğmuzdan itibaren Ayasofya'nın camii olması için dualarla büyüdük diyebilirim. Ayasofya Camii özlemimiz her zaman vardı. Gözümüz gibi bakacağımız bir eserdir. Mimar Sinan'ın destekleriyle ayakta kaldı. Gönül ister ki artık bu mesele kapansın. Burası cami.
Ayasofya'ya daha fazla turist gelecek.
İstanbul Fethi'nin bir simgesidir. İstanbul Fatihi'nin istediği gibi ibadete açıldı. Dışarıdan yorum yapanlara aldırış etmeyelim.
Bazı zeminlere halı serilmedi.
Çok başarılı restorasyonlar yapıyoruz.
GENÇLERE ÇAĞRI
Liseyi bitirene kadar Türkiye'yi iyi gezin.
Çocuklarımın yurt dışı eğitimini desteklerim.''