"Bu getirmiş, bu pişirmiş, bu yemiş... HDP de 'hani bana' diyor!"
Kılıçdaroğlu'nun "Babacan'ı yüce divanda yargılayacağız" sözünü hatırlattı! Turgay Güler: 28 Şubat günü açıklanacak mutabakat metninde 'Ali Babacan'ı yüce divanda yargılamaktan vazgeçtik' ifadesi yer alacak mı?
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun daveti üzerine, 5 muhalefet parti liderinin katılımıyla Ankara'daki Ahlatlıbel Tesisleri'nde "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem" toplantısı düzenlendi.
Toplantıda muhalefetin seçim öncesi ve sonrasına dönük yol haritası masaya yatırılırken Akşam yazarı Turgay Güler o masada sadece "Pay etme şeması" olduğunu yazdı.
"Bu mu mutabakat metni? Bu olsa olsa 'pay etme' şeması olur. Bu getirmiş, bu pişirmiş, bu yemiş... HDP de 'hani bana' diyor. 'Biz niçin o masada yokuz' diye algı yapıyor." diyen Güler, muhalefet partilerinin HDP'yi "masanın altına sakladığını" belirtti.
Güler ayrıca Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçmişte yaptığı bazı açıklamaları hatırlatarak, "28 Şubat günü açıklanacak mutabakat metninde 'Ali Babacan'ı yüce divanda yargılamaktan vazgeçtik' ifadesi yer alacak mı?" diye sordu...
İşte Turgay Güler'in "Kemal Bey Babacan'ı ne yapacak" başlıklı köşe yazısı;
"Yaşa göre, boya göre, aldığı oya göre, isme göre derken 'yuvarlak masa' formülüyle bu sorunu aştılar.
Kılıçdaroğlu, Karamollaoğlu, Davutoğlu, Akşener, Babacan ve Uysal oturdular konuştular, tartıştılar ve anlaştılar. 28 Şubat tarihinde de mutabakat metnini kamuoyuna açıklayacaklar.
Alman DW Türk haberi şöyle servis etti:
'Türkiye'nin yıllardır görmeyi umut ettiği tarihi bir çalışma'!
Allah Allah!
Kim umut etmiş, kim görmüş, kim duymuş?
Hangi yıllardır?
Akşener bir sabah uyandı 'ben başbakan olacağım' dedi. Hepsi bu!
Ardından da 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' diye bir şey icat ettiler.
Ki 'bu kadar benzemez niçin bir araya geldi' şeklindeki haklı soruya bir cevap olsun?
Bu!
Haberin devamında da şu var:
'6 muhalefet partisi lideri güçlendirilmiş parlamenter sistem için mutabakata vardı'!
İyi de bu konudaki mutabakat Almanları niçin heyecanlandırıyor?
Güçlendirilmiş parlamenter sistem Türkiye açısından iyi bir naneyse Almanlar buna niye seviniyor?
Neyse!
28 Şubat günü mutabakat metni açıklandığında Türkiye ne duyacak acaba?
Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı olacak ama yetkilerini başbakana yani Akşener'e devredecek...
Davutoğlu Dışişleri Bakanı olacak...
Babacan Maliye...
Temel Karamollaoğlu peki?
Uysal'ı da sanırım milletvekili yaparlar.
Bu mu mutabakat metni?
Bu olsa olsa 'pay etme' şeması olur.
Bu getirmiş, bu pişirmiş, bu yemiş...
HDP de 'hani bana' diyor.
'Biz niçin o masada yokuz' diye algı yapıyor.
Hepsi numara! İnanmayın!
Çünkü HDP'yi bu masaya oturttuklarında ne olacağını çok iyi biliyorlar.
O yüzden de masanın altına sakladılar.
Günün sonunda HDP millet ittifakının adayına oy verecek.
Bu arada Babacan 'HDP de HDP' diye tutturmuş. Akşener'den çıt çıkmamış.
Uzun lafın kısası tam bir tiyatro!
Neyse biz gelelim asıl meselemize.
'Benzemezler İttifakı' deniyor ya bunlara.
'Ne oldu da bir araya geldiniz' diye eleştiriliyor ya!
'Sen vaktiyle şöyle demiştin' hatırlatmaları yapılıyor ya hani!
Geçin hepsini! Siyasette olur böyle şeyler.
Amma!
Şimdi sıkı durun.
Kemal Kılıçdaroğlu Ali Babacan'ı tamı tamına şöyle tehdit etmişti zamanında.
'CHP iktidarında Ali Babacan'ı yüce divanda yargılayacağız'!
O halde biz de soralım öyleyse.
28 Şubat günü açıklanacak mutabakat metninde 'Ali Babacan'ı yüce divanda yargılamaktan vazgeçtik' ifadesi yer alacak mı?
Yahut bu konuda gizli bir mutabakat var mı?
Yoksa hâlâ aynı düşüncede misiniz?
Ali Babacan yüce divanda yargılanacak bir iş yaptı mı ben bilmiyorum?
Yani bu konuda hiçbir fikrim ve iddiam yok. Ama Kemal Bey'in vardı!
Ne o? Kemal Bey KHK affının içine Ali Babacan'ı da mı koyacak?"
YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN...