Bu tablodan utanıyorlar mı?
Türkiye'de mart ayının 11'inde ilk vaka görüldüğünde kem sözlü açıklamalar hemen start almıştı. O günlerde test sayısı arttıkça yükselen vaka sayıları sonrası Türkiye'nin o tarihlerde salgın karşısında tel tel dökülen İtalya ve İspanya'dan daha beter olacağını söyleyenler bugün ortalarda görülmüyorlar. Çünkü daha beter olacağı söylenen Türkiye öyle bir mücadele verdi ki bugün ölüm sayısında dünya genelinde 17. sıraya kadar geriledi.
Türkiye koronavirüs pandemesine kuzey yarımkürede en geç yakalanan ülkeler arasında.
Mart ayının 11. gününde ilk vaka tespit edildiğinde ülkeye giriş çıkışlar başta olmak üzere birçok önlem alınmış, halk gelmekte olan salgına karşı başta sosyal mesafe ve hijyen konusunda uyarılmıştı.
TÜRKİYE SALGINA GELMEDEN HAZIRLANDI
Tamamı dış kaynaklı olan ilk vakalar ve onların bulaştırdığı kişilerin sayısının hızla artması üzerine sınırlar kapatıldı. Evden çalışma düzenine geçildi. AVM'ler ve sosyal alanlar kapatıldı. Market gibi zorunlu açık tutulan yerlere ve toplu ulaşıma maske zorunluluğu getirildi. Vaka yoğunluğu yüksek olan şehirler giriş çıkışlara kapatıldı, 20-65 yaş arası hariç büyük bir kitleye evden çıkış kısıtlaması getirildi ve son olarak hafta sonları sokağa çıkma yasağı uygulanmaya başlandı.
Bu tedbirler kademe kademe hayata geçerken Türkiye'deki salgın ise günlük test sayılarının sürekli artmasına paralel olarak vakalarda dik bir yükseliş tablosuna yol açtı. Günlük vaka sayısında 5 binin üzeri bile görüldü.
KARAMSAR TABLO ÇİZİYORLARDI
İşte o günlerde Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu'nun birbiri ardına tavsiye ettiği ve hükümetin aldığı tedbirleri görmezden gelen bazı kişiler olumsuz hava yaymak için Türkiye'nin durumunun felaket olduğunu, o tarihlerde salgının merkezi olan ve günlük binleri bulan ölüm sayıları açıklayan İtalya, İspanya ve Fransa ile bir tutmuş hatta onlardan daha kötü bir sonuçla karşılaşılacağını ileri sürdü.
Ancak, Bakanlık ve Bilim Kurulu, ilk başta Çin'in uyguladığı tedavi süreçlerini takip ederken daha sonraki süreçte kendi tedavi yöntemlerini geliştirdi. İlaçları yoğun bakım aşamasından önce kullanmaya başladı. Filyasyon ekipleri kurularak vaka ve bulaş takibi gerçekleştirildi.
Ve Türkiye, kendisinden yaklaşık bir ay önce salgına yakalanan ülkelerle hemen hemen aynı tarihlerde virüsün yayılmasını kontrol altına alarak normalleşme adımlarını bir bir açıklamaya başladı.
Türkiye, Kovid-19 ile mücadelesinde kendi yöntemleri ile bu başarıyı yakalarken, felaket senaryosu çizenler de bir bir ortadan kayboldu. Çünkü tablo inkar edilemez bir şekilde ortadaydı.
TÜRKİYE ÖLÜM SAYILARINDA 17. ÜLKE
İşte, birçoğu ekonomik ve siyasi devler olan ülkelerin yanına bile yaklaşamadığı Türkiye'nin başarısını tescilleyen küresel tablo...
Görüldüğü gibi tablonun en tepesinde 107 bini aşkın ölüm ile ABD bulunuyor. Onu 39 bin ölümle İngiltere (Birleşik Krallık) peşinden ise 33 bini aşkın ölümle İtalya geliyor.
4. sırada salgına çok geç yakalanan Güney Amerika ülkesi Brezilya var. Kısa sürede 30 bini aşkın ölüm açıklayan vaka sayısı ise yarım milyonu aşan Brezilya şimdiden ABD'nin rakibi olmaya aday durumda.
Brezilyayı 28.8 bin ölümle Fransa, 27 bin ölümle İspanya takip ediyor. Onları Meksika, Belçika, Almanya, İran, Kanada, Hollanda, Hindistan, Rusya, Peru ve Çin izliyor.
Türkiye ise 1 Haziran rakamları ile 4 bin 563 ölüm sayısı ile 17. sıradan Türkiye izliyor. Türkiye vaka sayılarında ise 164 bin 769 ile 11 ülke durumunda.