Büyükelçiliklerin veya Başkonsoloslukların bünyesinde faaliyet gösteren yabancı okullar konusunda Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin haklı mı?
Ankara’daki bazı yabancı Büyükelçilikler ile İstanbul’daki Başkonsolosluklar bünyesinde bulunan çeşitli okullarda yüzlerce, belki binlerce öğrenci öğrenim görmektedir.
Bu okullar Milli Eğitim Bakanlığı’nın kontrolunda değiller.
Esas amaç Büyükelçilikler ile Başkonsolosluklarda çalışan çocuklar ile yabancı uyrukluların eğitim-öğrenim görmesi amaçlanmış iken, yabancı büyükelçilikler 3 Mart 1924 tarihinde TBMM tarafından kabul edilen Tevhid-i Tedrisat (Öğrenim Birliği) yasasını açıkça ihlal etmişlerdir.
Bildiğim kadarıyla Ankara’daki Fransız, Alman, ABD, İran ve Pakistan Büyükelçiliklerinin bünyesinde çeşitli okullar vardır.
Özellikle Fransa, Almanya ve ABD Büyükelçiliklerinin okullarında öğrenim gören öğrencilerin büyük bir çoğunluğu T. C. vatandaşıdırlar.
Hali vakti yerinde olan vatandaşlarımız çeşitli yollarla mesela: ciddi maddi bağışlarla çocuklarını Büyükelçiliklere bağlı olarak faaliyette bulunan okullara kaydettirmektedirler.
Milli Eğitim Bakanlığının denetiminde olmayan ve mevzuuatımıza aykırı olarak faaliyette bulunan mezkür okullara öğrenci velileri ciddi bir ücret ödemektedirler.
Mesela: Ankara’da Charles de Gaulle Lisesinde öğrenim gören öğrenciler 1 gün dahi Fransa’da yaşamamış olmalarına rağmen lise öğrencilerinin diploması Grenoble’dan gelmektedir.
Grenoble’da bir gün dahi yaşamamış ve eğitim görmemiş bir öğrenciye Milli Eğitim Bakanlığı’nın, yurtdışındaki Eğitim Ataşeliklerimizin veya İl Milli Eğitim Müdürlüklerimizin denklik vermesi de fahiş bir hata ve gayri kanunidir.
Bu durum yukarıda isimlerini saydığım ülkelerden de gelen lise diplomaları için de geçerlidir.
Yurtdışında yaşamamış ve öğrenim görmemiş öğrencilere yurtdışındaki liselerde eğitim-öğretim görmüş gibi denklik verilmesi telafisi mümkün olmayan sıkıntıları da beraberinde getirmektedir.
Yurtdışında eğitim- öğrenim görmüş gibi yabancı ülkelerden gelen lise diplomaları sayesinde, T.C. vatandaşı olan öğrenciler 3,5 milyon lise mezunuyla YKS’da yarışmayıyorlar ve sadece Ugandalı veya Somalilerin girdiği YÖS sınavı sayesinde istedikleri en iyi üniversitelere girebiliyorlar.
Bu ne demektir?
-Tevhid-i Tedrisat kanununa aykırıdır.
-Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırıdır.
- YKS’ye giren 3,5 milyon gencin hakkına açıkça tecavüzdür.
Eğer Milli Eğitim Bakanlığı teşkilatına bir genelge gönderir ve yurtdışında yaşamadığı, öğrenim görmediği halde lise diplomasına sahip olanlara denklik verilmez ise sorun kendiğinden çözülebilir.
Bu nasıl sağlanır?
Öğrencilerin pasaportlarındaki Türkiye’den çıkış ve Türkiye’ye giriş damgaları incelenir.
Yurtdışındaki oturma izinleri kontrol edilir.
Böylece haksız rekabet ve gayri kanuni durum da önlenmiş olur.
Milli Eğitim Bakanlığı YÖK ile istişare ederek denklik konusunda YÖK’ün tecrübesinden istifade edebilir.
Büyükelçiliklerin veya Başkonsoloslukların bünyesinde faaliyette bulunan liselerde öğrenim gören vatandaşlarımız yüksek öğrenimlerini yabancı ülkelerde yüksek öğrenim göreceklerse bu öğrencilerimize mutluluk, esenlik ve başarılar diliyorum.
Bu konuda Milli Eğitim Bakanımız Sayın Yusuf Tekin’in haklı olup olmadığını saygılarımla zekanızın takdirine bırakıyorum.
Vahit Özdemir
Emekli Diplomat
Fransa’da Lyon Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu ile
IEP’de öğrenim gördü.
Merkezi Lyon’da bulunan Fransa Türk Öğrenci Birliği’nin kurucu Başkanı. (1973-1975)
Dışişleri Bakanlığında 1975-2015 yıllarında Belçika, İran, Almanya , Polonya, Gürcistan, Ukrayna, ABD ve Avustralya’da çeşitli diplomatik görevlerde bulundu.