Celaleddin Gül Diyanet'e çağrıda bulundu: "Metin Uca'nın cenazesi dine de, yasaya da, insan haklarına da aykırıdır"

Mil-Diyanet Sen Genel Başkanı Celaleddin Gül, "Metin Uca gibi Allah’a, Peygambere ve Kur’an’a inanmadığını ve ateist olduğunu belirtmiş inanmayan insanların cenazelerinin ısrarla camiye getirilmesi ölüye yapılan en büyük saygısızlıktır. O cenaze dine de, yasaya da, insan haklarına da aykırıdır." diyerek Uca'ya cenaze namazı düzenlenmesine tepki gösterdi.

Manevi İlkeli Liyakatli Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası (Mil-Diyanet Sen) Genel Başkanı Celaleddin Gül, sosyal medya hesabı üzerinden, geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden sunucu Metin Uca'nın 'vasiyeti' tartışmalarıyla ilgili bir açıklama yaptı.

Gül, Metin Uca'nın daha önce camide cenaze namazı istemediğini ve cesedinin yakılarak küllerinin boğaza bırakılmasını vasiyet ettiğini hatırlattı. Ayrıca buna rağmen Uca'ya camide cenaze töreni düzenlenmesine de tepki göstere Gül, "Metin Uca gibi Allah’a, Peygambere ve Kur’an’a inanmadığını ve ateist olduğunu belirtmiş inanmayan insanların cenazelerinin ısrarla camiye getirilmesi ölüye yapılan en büyük saygısızlıktır. O cenaze dine de, yasaya da, insan haklarına da aykırıdır. Dini kurallar ihlal edildi, yasalara uyulmadı ve en önemlisi de vasiyeti yok sayıldı." ifadelerini kullandı.

Celaleddin Gül, konuyla ilgili Diyanet'e de çağrıda bulundu.

Mil Diyanet Sen Genel Başkanı Celaleddin Gül'ün konuyla ilgili açıklamaları şöyle:

METİN UCA ve CENAZE NAMAZI ÜZERİNE

Bu konuyu Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil üzerinden 2 yıl önce Türkiye’nin gündemine getirmiş, İslam’a küfreden, Kur’an’ı reddeden, Allah’a ve Peygamberimize inanmadığını açık açık ifade eden, hakaret eden ve aşağılayan kişilerin sıfatı ve konumu ne olursa olsun cenazelerinin camilere getirilmesinin doğru olmadığını kamuoyuna açıklamıştık.

Metin Uca, bir televizyon programında camide cenaze namazı istemediğini ve cesedinin yakılarak küllerinin boğaza bırakılmasını vasiyet etmişti.

Metin Uca gibi Allah’a, Peygambere ve Kur’an’a inanmadığını ve ateist olduğunu belirtmiş inanmayan insanların cenazelerinin ısrarla camiye getirilmesi ölüye yapılan en büyük saygısızlıktır. O cenaze dine de, yasaya da, insan haklarına da aykırıdır. Dini kurallar ihlal edildi, yasalara uyulmadı ve en önemlisi de vasiyeti yok sayıldı.

Son zamanlarda maalesef saçma sapan ortaya karışık cenaze merasimleri yapılır oldu.

Konuya ilişkin çağrımızı yineleyerek Diyanet İşleri Başkanlığımıza çağrıda bulunuyoruz:

İslam’a küfreden, Kur’an’ı reddeden, Allah’a ve Peygamberimize hakaret eden ve aşağılayan, inanmadığını açık açık ifade ederek ateist olduğunu deklare eden kişilerin sıfatı ve konumu ne olursa olsun cenazelerinin camilere getirilmemesine ilişkin inisiyatif alınız. Bu hususa ilişkin din görevlilerimiz zor durumda kalmakta, istemediği halde Müslüman olmayan birisinin cenaze namazını kıldırmak zorunda bırakılmaktadır.

Koca Yusuf TP1500 ihracat yolunda 'Elinde kalan son evini satıyor' iddiaları ünlü sanatçıyı kızdırdı TFF'den Beşiktaş - Tel Aviv maçıyla ilgili açıklama
Sonraki Haber