Çocuklarda bu belirtilere dikkat ! Astıma sebep oluyor

Astım, solunum yollarında meydana gelen daralma sonucunda nefes darlığı atakları ile karşımıza çıkan kronik bir hastalıktır. Dünyada sıklığı %1,4-%21,5 arasında değişmektedir ve sıklığı giderek artmaktadır. Türkiye de çocuklarda astım prevalansı % 6-15 arasında değişmektedir ve yaklaşık olarak her on çocuğun birinde astım olduğu bilinmektedir. Hava yollarındaki daralmanın altta yatan temel sebebi bronş çevresinde yer alan düz kaslardaki kasılma ve bununla beraber artan mukus salgısıdır.

Çocukluk çağında astımın % 90 oranında alerjik kökenli olduğu bilinmektedir. Bu nedenle çoğu zaman “Alerjik bronşit” ”Çocuk Astımı” ile eş anlamlı kullanılmaktadır. Alerji-Astım genetik bir hastalıktır. Anne yada babada alerji-astım olması durumunda çocukta hastalık çıkma riski yükselmektedir. Bütün alerjilerin ortaya çıkmasında etkili olduğu gibi anne sütü eksikliği alerjik asıtımın da ortaya çıkmasında oldukça önemlidir.

ÇOCUKLARDA BU BELİRTİLERE DİKKAT EDİLMEZSE ASTIMA DÖNÜŞÜYOR

Anne adayları ve ailelere alerji hastalığına ilişkin uyarılarda bulunan Uzm. Dr. Berat Çolak, bebeklerde ve çocuklarda alerji belirtileri burun tıkanıklığı, hışıltılı solunum, gözaltı morluğu ve öksürük ataklarının önüne geçilmediği taktirde astıma dönüşebileceği uyarısında bulundu.
Alerjinin bebeklerde daha çok kilo alamama, iştahsızlık, meme reddi, tekrarlayan pişik, kanlı gayda ve vücutlarında egzama şikâyetiyle ailelerin kendilerine başvurduğunu belirten Dr. Çolak, “Bu bebeklerimiz daha çok besin alerjisi olanlar ve süt döneminde başvuruda bulunuluyor. Bebeklerin aksine daha büyük çocuklarda, 1-2 yaşından sonra ise ev tozu alerjisi, küf alerjisi ve polen alerjisi olan çocuklardır. Bu semptomlar da daha çok burun akıntısı, hapşırık, gözaltı morluğu, geceleri ağzı açık uyuma ve horlama şikâyetleri olur ve üst solunum yolu hastalığı ile 3-4 hafta düzelmeyen öksürüklerle de alerji kendini göstermektedir. Alerjinin saptanmaz ve koruyucu tedaviye başlanmaz ise ileri süreçlerde bazı kombinasyonlar gösterebilir. Bunlardan bazıları işitme kaybı, konuşmada gecikme ve buna bağlı olarak kulağa tüp takılması, geniz eti ameliyatı ile çocuklar daha sonra astım hastası olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.

“ÇOCUKLARDA ALERJİ GÖRÜLMESİ GEBELİK DÖNEMİNDE DE BAŞLIYOR”

Besin alerjisine vurgu yapan Dr. Çolak, besin alerjisinde en çok inek sütü alerjisi ile buna bağlı süt ürünleri, yumurta, baklagiller, kuru yemişler ve deniz mahsulleri alerjilerinin en sık görülenler arasında olduğunu kaydetti. Büyük çocuklarda da ev tozu akarı, polen ve küf gibi karşılarına çıkmakta olduğunu aktaran Dr. Çolak, “Tabii gebelik sürecinde anne adaylarının gereksiz ağrı kesiciler ve antibiyotik kullanımı, sigara içilmesi, dondurulmuş ve hazır gıda tüketimi yapılan çalışmalarda anne adaylarının çocuklarında alerji riskinin arttığı gösterilmiştir. Baharın gelişi ile birlikte alerjisi olan çocukların semptomları artıracaktır. Aileler evde bazı basit önlemler alarak bunun az da olsa önüne geçebilirler. Çocukların odasının olduğu bölüm sık sık havalandırılmalı, evin herhangi bir noktasında sigara kesinlikle içilmemeli, çocukların odasında evcil hayvan beslenilmemeli, oda spreyi ile parfüm hiçbir şekilde kullanılmamalı, yine yünlü oyuncaklar, battaniye ve yastık yerine sentetik olanlar tercih edilmelidir, evde rutubetten kaçınılmalı ve son olarak nem oranı yüzde 60 oranında olmalıdır” diye konuştu.