Covid-19 aslında bir damar hastalığı mı?

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, başlangıçta bir “üst solunum yolu”, bir “kulak burun boğaz enfeksiyonu” gibi kabul edip “grip ve nezleyle” karşılaştırılan Covid-19’un bir damar hastalığı olabileceğini öne sürdü. Müftüoğlu Hürriyet’teki köşe yazısında, “ABD’deki San Diego Üniversitesi Salk Enstitüsü’nün araştırmasına göre Covid-19’da esas problem damarlarımızda ortaya çıkıyor” dedi.

İşte Müftüoğlu’nun yazısındaki o bölüm:

Covid-19 enfeksiyonu bizi her gün biraz daha şaşırtmaya, kafamızı daha da karıştırmaya devam ediyor. Başlangıçta bir “üst solunum yolu”, bir “kulak burun boğaz enfeksiyonu” gibi kabul edip “grip ve nezleyle” mukayese etmeye kalktığımız bu enteresan viral hastalığı kısa bir süre sonra bir “akciğer problemi” olarak da merak ve korkuyla izlemeye başlamıştık. Ne var ki önümüze konulan yeni araştırmalar COVID-19’da problemin çok daha önemli ve çok daha derinlerde olduğunu gösteriyor. Bu yeni bilimsel verilere bakılırsa COVID-19 bir üst solunum yolu ya da akciğer hastalığından çok, hemen her doku ve organı ilgilendirebilen, her doku ve organa saldırabilen dolayısıyla bedenin hemen her yerinde hasara yol açabilen bir damar hastalığı olarak da dikkati çekiyor. Bu yeni bilgiler çok önemli. O nedenle hepimize biraz daha detay lazım. Hazırsanız buyurun...

GÜNÜN SORUSU: COVID-19 ASLINDA BİR DAMAR HASTALIĞI MI

Yeni ve önemli bir araştırmaya bakılırsa (San Diego Üniversitesi/Salk Enstitüsü/ABD) COVID-19’da esas problem damarlarımızda ortaya çıkıyor. Sorunun ağırlaştığı, problemin kronikleştiği hastalarda da esaslı hasarlar damarlarımızın iç yüzeyini kaplayan endotel tabakasında oluşuyor. Nedeni şu: Endotel tabakasını oluşturan hücreler (endotel hücreleri) COVID-19’un herhangi bir hücreye tutunmasını sağlayan “ACE 2” reseptörleri bakımından en zengin hücreler. Bilindiği gibi yeni koronavirüsün hücrelere tutunabilmesini sağlayan “S PROTEİNİ” önce bu ACE 2 reseptörlerine bağlanıyor, o reseptörleri anahtar gibi kullanarak hücrelerimize girme imkânı buluyor. Girdiği hücrelerde de olağanüstü bir hızla çoğalarak ciddi hasarlara yol açıyor. San Diego Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bu yeni araştırmaya bakılırsa COVID-19’da esas problem endotel hücrelerinde gelişen “iltihaplanma” yani “ENDOTELİTİS”ten (yani endotel hasarından) kaynaklanıyor. Damarsal yapıdan zengin olan her organın damarlarında bu hasarlar ortaya çıkabiliyor. Belki de bu nedenle COVID-19’dan hemen her organımız az ya da çok etkilenebiliyor.

KÖTÜ HABER: ‘LONG COVID-19’  NEDENİ DE ‘ENDOTELİTİS’ Mİ

Covid-19’daki sorunların damar duvar hasarıyla ilgili olabileceğini gösteren bir başka çalışma da geçtiğimiz günlerde ünlü bilim dergisi Nature de yayımladı. ABD’de 86 binden fazla COVID-19 hastasının sağlık verilerinin incelendiği bu önemli araştırmada COVID-19’dan aylar sonra dahi damarlarda ve kan pıhtılaşma sisteminde bazı arızaların oluşabileceği ve bu arızalardan (hasarlardan) akciğer, kalp, karaciğer ve böbreklerin etkilenebileceği net ve açık olarak kanıtlandı. Araştırmacılara göre, COVID-19’daki komplikasyon riskinin sıklığı ve ağırlığı da muhtemelen damarlar ve pıhtılaşma sisteminde oluşan hasarlarla ilişkili. Anlaşılan o ki önümüzdeki dönemde COVID-19 ile ilgili çözümlere, “DAMAR VE KAN HASTALIKLARI UZMANLIK ALANLARI”nın da dahil olması gerekecek.

İŞ TURKCELL Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan CHP Sözcüsü Yücel'e tepki Türkiye'nin en seksi 4. kadını olmuştu! Melis Sezen'den şok sözler...
Sonraki Haber