Cübbeli Hoca Ali Köse'den özür diledi!

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısı ile TRT Haber yayınına katılan Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Köse, devlet içerisinde örgütlenmeye çalışan bazı cemaatlere dikkat çekip "Bir FETÖ gider bin FETÖ gelir" demişti. Cübbeli Ahmet Hoca ise bu sözlerinin ardından Köse'yi 7 yıl önce Roma ile Mekke arasındaki kıyas üzerinden eleştirmişti. Köse, Cübbeli'ye bu iddiası üzerinden yanıt verdi. Yayında Cübbeli Hoca'ya Adil Öksüz'ün kitap getirdiği de ortaya çıktı.

This browser does not support the video element.

CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın hazırlayıp sunduğu Tarafsız Bölge'de Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Köse'nin "Bir FETÖ gider, bin FETÖ gelir" uyarısı konuşuldu. 

Köse'nin bu sözlerin ardından 17 Temmuz'da Cübbeli Ahmet Hoca lakapla Ahmet Mahmut Ünlü,  sosyal medya hesabından Prof. Köse'yi hedef alan bir dizi paylaşım yapmıştı.

Özellikle de Köse'nin yaklaşık 7 yıl önce Hürriyet'e verdiği bir röportajda söylediği Roma ile Mekke'ye ilişkin 'kıyaslama' gibi yansıtılan sözü üzerinden yaptığı eleştirilerin ardından Cübbeli'nin taraftarlarının Prof. Ali Köse'ye hakarete varan tepkileri olduğu görülmüştü.

ÖNCE CÜBBELİ HOCA YAYINA BAĞLANDI

Gazeteci Şaban Sevinç'in Cübbeli'yi hedef alarak "Bir FETÖ gider, bin FETÖ gelir" sözünü değil de 7 yıl önceki bir röportajı eleştirmesi üzerine yayına bağlanan Cübbeli Ahmet Hoca şunları söyledi:

"Ben Hürriyet Gazetesi'nde verdiği röportajı okudum. Orada diyor ki 'Mekke'ye karımı kızımı gönderirken tecavüzden korkuyorum, Roma'ya gönderirken korkmuyorum' diyor. Ben de hanımımla kızımla Avrupa'ya gitmiş biriyim. Ama Mekke ile Roma'yı kıyas edip Mekke'yi Roma ile kıyas edip Roma'yı üstün gösterirse bu beni rahatsız eder ben de bunu dedim. FETÖ işinde en hassas olan benim. Ben burada hapis yatmışım. Ben 2009'da FETÖ'nün işgal projesi olduğunu söyledim. Ben FETÖ'nün neler yapacağını devletin üst yetkililerine saatlerce anlatmışım. 2007'den beri kitaplar yazmışım. Bu ilahiyat dekanları hiç bir şey dememişler.

Diyorum ki 'Bin tane FETÖ geliyor' demek bir ilim adamına yakışmaz. Ben nasıl ki FETÖ ile mücadele ettim hapse girdim. Ben nasıl Adnan Oktar'la mücadele ettim mahkemelerle uğraştım. Ben nasıl IŞID'le uğraştım can tehlikesine girdim devlet bana koruma verdi. Sen de bir dekansan hangi cemaatler diye isim ver. De ki; 'Şu cemaat devlette kadrolaşma belirtileri gösteriyor bunlara dikkat edelim.'

Burada ben FETÖ gibi teşkilatlanma tehlikesi yok demiyorum. Ama bin tane cemaat var deyip işi sulandırma. Bu bin lafı işi sulandırır. Ben 20 senedir batıllarla uğraşıyorum." ifadelerini kullandı. 

MEKKE - ROMA KIYASININ İÇ YÜZÜ

Prof. Dr. Ali Köse, Cübbeli Hoca'nın sosyal medyada da gündeme getirdiği Hürriyet gazetesindeki röportaj konusundaki anlatımları üzerine yayına bağlanarak cevap hakkını kullandı. Köse ilk olarak Hürriyet'te yayınlanan ve yanlış anlaşılan röportajdaki o sözlerine açıklama getirdi: 

"Sözü geçen Roma ve Mekke meselesi 7,5 yıl öncesine ait bir meseledir. Fakültede hafızlık yapan öğrenciler vardı. Dedim ki, 'Ben sizi ödüllendirmek istiyorum. Umreye göndermek istiyorum.' dedim. Bu bütçeyide yakın çevremden topladım. Daha önce İlahiyat fakültesinde böyle bir şey olmamıştı. Öğrencilerle bir toplantı yaptık. Gidecek öğrencilerin yüzde 90'ı kız öğrenciler. Salondan çıkarken 5-6 kız öğrenci yanıma geldi. Otelin uzak olduğunu söylediler. Ben de 'Otel uzak olunca ne oluyor ki?' dedim. Çocuklar korktuklarını söylediler. Aynı yıl Şubat tatilinde eşimin dahil olduğu bir hayır organizasyonu var. İtalya'ya gidip gelelim demişler. Büyük kızım ve küçük oğlumla birlikte tatile gittiler. Ben de dedim ki çocuklara, 'Benim eşim ve kızım, Roma'ya giderken hiç akıllarına böyle bir şey gelmedi. Siz Mekke'ye giderken böyle bir şeyden korktuğunuzu söylüyorsunuz. Bir Müslüman erkek olarak bundan utanç duydum' dedim. Bu röportajdan bazı şeyleri çekip, üç gündür benim eşime ve kızlarıma küfrettiriyor. Bunun için programa beyanat verme kararı aldım. Ben bunları kaç yıldır devlet yetkililerine de iletiyoruz. Diyanet de bunları biliyor."

Yine programda Cübbeli Hoca, Köse'nin 15 Temmuz'da halkın sadece demokrasi adına meydanlara çıktığını söylediğini ileri sürmüş ve milyonların o gün din ve vatan için de sokaklarda olduğunu belirtmişti. 

"GÜNLERCE BENİ MÜŞRİK OLMAKLA, KAFİR OLMAKLA SUÇLADI"

Köse bu iddiaya da şu sözlerle yanıt verdi: 

Demokrasi meselesi konuşmanın birkaç cümlesini çekerek insanları itham etmekten başka bir şey değil. O mesele 15 Temmuz'dan hemen sonra oldu. Biz 15 Temmuz'la alakalı 3 akademisyen konuştuk. Konu diasporaya geldi. FETÖ'cüler kara propaganda yapıyorlar. FETÖ'cülerin ülkemiz adına yaptıkları kara propagandayla ilgili bazı cümleler kurdum. O günlerde demokrasi nöbetleri yapıyorduk. O demokrasi nöbetlerinde birisi çıkıyor 'Tekbir' diyor kalabalık da tekbir çekiyor. FETÖ'cüler de bunu alıyor Batı medyasına koyuyorlar sanki İran, sanki bir Orta Doğu ülkesi gibi bir görüntü var. Bizim bunu yapmamız gerekiyor, bu konuda bizim dikkatli olmamız gerekiyor bağlamında söylediğim cümlelerdir. Bunu 1 hafta boyunca hiç kimse bu lafa bir şey demedi. 1 hafta sonra adı İ. ile başlayan bir tane piyasa hocası taraftarlarını benim üzerine saldırttı. Günlerce beni müşrik olmakla, kafir olmakla suçladı. 4 yıl önceye ait olan bir şeydir. Hoca efendiler bunları yıllardır görmediler de ben 3 gün önce konuşunca mı haberi oldu. Demokrasi meselesiyle ilgili yazılı açıklama da yaptım.

Cübbeli Ahmet Hoca, Prof. Ali Köse'nin açıklamaları sonrasında kendisinden özür dilediğini ifade etti. Köse'nin ailesine yönelik yapılan saldırıları ise tasvip etmediğini vurguladı.

ADİL ÖKSÜZ, CÜBBELİ'YE FETULLAH GÜLEN KİTABI GETİRDİ

Bu konuşmalar sırasında Cübbeli Ahmet Hoca ile ilgini bilinmeyen bir gerçek daha ortaya çıktı.

Ahmet Hakan'ın "Fetullah Gülen siz cezaevindeyken kitaplarını gönderdi mi?" sorusu üzerine Cübbeli Ahmet ilk kez duyulan bir gerçeği itiraf etti. Cübbeli Gülen'in 2 kitabının kendisine getirildiğini belirtirken, bu kitapları getiren kişinin de 15 Temmuz Darbe Girişimi'nin 1 numaralı ismi olan Adil Öksüz olduğunu söyledi. Cübbeli avukatı Fatih Oğuz'un da FETÖ'cü olduğunu ise savcıdan öğrendiğini açıkladı. İşte Cübbeli'nin bunlara ilişkin sözleri:

"Bana iki tane kitap gönderdi, Adil Öksüz'le gönderdi. Ben adamı tanımıyorum, ziyaretçi diye geldi. Zaten kitapları da hemen getirdiler teftişten evvel. Ben daha önce de açıkladım bunu. Açıklayınca savcılık adam göndermiş. Benimle konuştuğu 1 saatlik kayıt hiç yok. Adil Öksüz'ün benimle ne konuştuğunun kaydı yok. Sonra savcı çağırdı gittim 2 kere ifade verdim. Birinci de Fatih Oğuz'la beraber gittik savcının karşısına. Fatih Oğuz'un FETÖ'cü olduğunu ikinci gidişimde savcı söyledi bana." 

Kerkük'te PKK'dan taşıma nüfus oyunu! F-35 programından çıkarılmamız şans mı? Sırrı Süreyya Önder'in sözünü duyan Soylu kahkaha attı Birbirlerine girdiler! Fulya Öztürk zor ayırdı... CHP'li vekiller İçişleri Bakanı Yerlikaya'ya saldırdı! Adaylığı kabul edilmedi!