Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bu gençliğin önünde durabilecek bir güç tanımıyoruz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Lefkoşa'da gençlerle bir araya geldi. Erdoğan, yaptığı konuşmada gençlerin ilerleyişini hiçbir gücün durduramayacağının altını çizdi. Erdoğan, yaptığı konuşmanın sonrasında ise gençlerin sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde gençlerle bir araya geldi.
Gençlere seslenen Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"İki bayramı bir arada yaşamak üzere geldiğimiz Kıbrıs'ta siz gençlerimizle birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Sizlerin şahsında Türkiye'deki ve KKTC'deki tüm gençlerimizin Kurban Bayramı'nı tebrik ediyorum. Yine sizlerin şahsında tüm gençlerimizin 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nı kutluyorum. Kurban Bayramı inancımızın, imanımızın, medeniyetimizin bizi biz yapan değerlerimizin sembolüdür. 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı da asırlardır adanın asli sahibi olan Kıbrıs Türkü'nün bu toprakların ilanihaye egemen ve eşit sahipleri olduğunun cümle aleme ilanıdır.
KENDİNİZİ YETİŞTİRİN KALBİNİZİ ZENGİNLEŞTİRİN
Gençler olarak sizden işte bu iki büyük emaneti birden üstlenmek için kendinizi yetiştirmenizi, kalbinizi ve zihninizi zenginleştirmenizi istiyorum. Akif merhumun dediği gibi: 'İman'dır o cevher ki ilahi ne büyüktür, imansız olan paslı yürek sinede yüktür.'
Sizler imanınızla, birikiminizle, azminizle, enerjinizle, kararlılığınızla Türkiye'yi ve KKTC'yi hedeflerine ulaştıracaksınız. Gönül sınırlarımız içindeki Kıbrıs'ta verdiğiniz her mücadelede dün nasıl hep yanınızda olduysak, bugün de yanınızda olacağız, yarın da yanınızda olacağız. Çünkü bu dava bize, Hala Sultan'ın, Lala Mustafa Paşa'nın, Doktor Fazıl Küçük'ün, Rauf Denktaş'ın emanetidir. Türkiye de 20 Temmuz 1974'te bu emanete sahip çıkmak için harekete geçti. Bugün de aynı emaneti daha ileriye taşımanın mücadelesini veriyoruz. İnşallah bu mücadele, bayrak olarak devraldığımız bu bayrak, sizler devraldığınızda tıpkı büyük ve güçlü Türkiye gibi, güçlü KKTC'nin de inşasını tamamlayacaksınız. Büyük Han'da gerçekleştirdiğimiz buluşma aslında maziden atiye kurduğumuz köprünün nasıl güçlü bir şekilde hayat bulduğunu gösteriyoruz.
Açık konuşuyorum, bu gençliğin önünde durabilecek, buradaki azim ve heyecanı engelleyebilecek hiçbir güç tanımıyoruz. Millet olarak yürüttüğümüz her mücadelede olduğu gibi Kıbrıs'ta da kimsenin hakkında, hukukunda, malında, geleceğinde bizim gözümüz yok. Biz sadece kendi haklarımızı korumanın, kendi geleceğimizi inşa etmenin peşindeyiz. Sürekli sözünden dönenleri, sürekli oyunbozanlık yapanları, sürekli şımarıklık edenleri koruyup kollayanlar eninde sonunda buradaki erdemli duruşu görecek, kabullenecek, gereğini yerine getirecektir. İşte o güne kadar haklarımızı almak için hep birlikte durmadan dinlenmeden çalışacağız, mücadele edeceğiz. Rabbim yar ve yardımcımız olsun."
KIBRIS DENİLİNCE SİZİN AKLINIZA İLK NE GELİYOR?
Kıbrıs'ın ekonomide en güçlü kalemlerinden bir tanesi hellim peyniri. Ama tabi bir de bizim aklımıza 1974 geliyor. 1974'teki mücadelede, o savaşta bizim artık çocukluğumuzun en hareketli çağlarıydı. Buradaki zafere giden o yolda gerçekten o zamanlar Doktor Fazıl Küçük, Rauf Denktaş, Başbakan merhum Ecevit, Başkan Yardımcısı Erbakan ve bunlarla birlikte milletimizin verdiği mücadele bütün onlar unutulur gibi değildi. Verilen bu mücadele neticesinde de hamdolsun Kıbrıs bu zalim diyeceğim artık Yunanlıların elinden kurtarılmış oldu. Bu mücadele ile birlikte adeta dünyada bize karşı bir haçlı zihniyetini yeniden ortaya koymak isteyenlere Türkler olarak büyük bir ders vermiş olduk. O günden aklımda kalan en önemli başlık nedir derseniz, 5 Parmak Dağları. Şimdi de inşallah bu yapacağımız külliyeyi de 5 Parmak Dağları'na sırtımızı dayayarak böyle bir yerde yapmayı planladık sayın Cumhurbaşkanı ile beraber