Cumhurbaşkanı Sezer anayasa kitapçığını kime fırlattı? 19 Şubat 2001'de neler yaşandı?

Türkiye Cumhuriyeti'nin en sarsıcı günlerinden biri kuşkusuz 19 Şubat 2001 olarak tarihe geçti. Hemen iki gün sonra "Kara Çarşamba" olarak anılacak büyük bir ekonomik kriz Türkiye'yi tepeden tırnağa sarsacaktı. 17 Ağustos depreminin üzerinden henüz 2 yıl bile geçmeden yaşanan bu "devlet krizi" zaten sallantıda olan ekonomiyi daha da dibe batıracak, MGK'da yaşananlar çığ gibi büyüyerek ülkeye büyük zorluklar yaşatacaktı.

Türkiye'ye tarihinin en acı tecrübelerinden birini yaşatan Kara Çarşamba hiçbir zaman unutulmadı. Binlerce esnaf kepenk kapattı. Türkiye bir gecede milyarlarca dolar zarara uğradı. 2001 yılı Türkiye'ye büyük yaralar bırakarak geçip gitti. Fakat asla unutulmadı. Hafızalarımızı gelin biraz yoklayalım ve 2001'de Türkiye'nin başına büyük belalar açan o meşum olayı hatırlayalım.

CUMHURBAŞKANI SEZER'E 'NANKÖR KEDİ' ÇIKIŞI

Tarihin tozlu sayfaları arasına karışmış gibi gözüken ama aslında hala taze olan Şubat 2001 krizinin perde arkasında neler vardı? 19 Şubat'ta toplanan MGK'da neler yaşanmıştı? Basın mensuplarının karşısında son derece tedirgin bir şekilde "Bu bir devlet krizidir" diyerek açıklama yapan Ecevit, Ahmet Necdet Sezer'e "Nankör kedi" diye bağıran Hüsamettin Özkan... Fırlatılan anayasa kitapçığı... Peki o anayasa kitapçığı fırlatılmasa bu kriz yaşanır mıydı?

Kemal Derviş, kitapçık fırlatmanın işin bahanesi olduğunu söylüyordu. "Ekonomide zaten sorun vardı, o bahane oldu. İki-üç ay sonra yine olabilirdi."

Ecevit'le Sezer arasındaki asıl problem, bankalarla ilgili olarak başlamıştı. Ecevit, Sezer'in DDK'yı devreye sokmasına tepki gösteriyordu. Sezer ise Ecevit'in güçler ayrılığını yıprattığını iddia ediyordu. Sezer, Ecevit'e, basına verdiği demeçler için kızgındı. Ecevit basına, "Denetimin denetimi mi olur?" diyordu. Sezer'in kızgınlığı gittikçe artıyor ve Ecevit'e "Beni kamuoyu önünde küçük düşürüyorsunuz" diyordu.

'ASIL ANAYASAYI ANLAMAYAN SİZSİNİZ'

Ahmet Necdet Sezer, kızgınlığının hat safhasına ulaşmak üzereydi. MGK'da buz gibi bir hava esiyordu. Sezer konuşmasının devamında "Anayasının 108. maddesi ortada. Anayasayı bilmiyorsunuz, bu sözleri söylüyorsunuz" deyince Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan dayanamadı. "O anayasayı biz de görüp anlayalım" diye gürledi.

İşte kıyamet bundan sonra kopacaktı. Ahmet Necdet Sezer, anayasa kitapçığını Hüsamettin Özkan'ın önüne fırlattı. Özkan hararetle konuşmaya başladı: "Asıl anayasayı anlamayan sizsiniz. Bir de Anayasa Mahkemesi Başkanlığı yaptınız. Burada hukuktan, kanundan söz ediyorsunuz. Kira Kanunu çıkarıldı. Herkes kanuna uydu, kirasını yüzde 10 artırdı. Hukuktan söz eden siz, evinizin kirasını dolar bazında yüzde 25 artırdınız. Yüzde 25'lik cumhurbaşkanısınız."

Bülent Ecevit, MGK'yı terk etmek üzere ayağa kalkmış, bakanlarla birlikte kapıya yönelmişti. Hemen ardından Hüsamettin Özkan, Sezer'i oraya kendilerinin oturttuğunu, gerekirse de indirebileceklerini söyledi. MGK'yı terk ederken Hüsamettin Özkan'ın Sezer'e yönelik söylediği "Nankör kedi" lafı gecenin bombası olmuştu. İşte sular o dakikadan itibaren hiç durulmadı. 2001 krizinin Türkiye'ye büyük maliyetleri oldu.

4 Nisan 2001'de Başbakanlığın önüne gelerek 'Sayın başbakanım al, ben bir esnafım' diye bağırdıktan sonra yazar kasayı fırlatan esnaf Ahmet Çakmak dönemin simgesi olmuştu

Bir gün önce 670 bin TL olan dolar 1 milyonu aştı. Bunun sonucunda yabancı bankalar vadesi gelmemiş kredilerini geri çekmeye başlayınca 21 Şubat'ta bankalar arası para piyasasında gecelik faiz %6200'e kadar çıktı. Yapılan bu örtülü devalüasyon ile TL’nin değeri %40 civarında düştü. Devletin borcu da 29 katrilyon TL arttı.

2001 krizinin devlete toplam maliyeti ise 251 milyar 563 milyon lira olmuştu.

Çift başlılığın Türkiye'ye bıraktığı enkaz işte bu denli korkunç boyutlardaydı.

SUPERHABER

Galatasaray'ın yeni transferi Becker Muslera'dan iyi mi? Karşılaştırma Önce zam sonra indirim! Kasım indirimlerine şikayet yağıyor A Milli Takımımızın rakibi Macaristan oldu
Sonraki Haber