Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: Enflasyonda 3 ayda 23,5 puanlık düşüş var

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz katıldığı bir canlı yayında enflasyonda 3 ayda 23,5 puanlık düşüş olduğunu belirterek, ""Politikalarımız kararlı şekilde uygulandı. Özellikle uluslararası kuruluşların not artışları, CDS'lerdeki gerilemeler farklı noktada olduğumuzu gösteriyor. Politikalar gündelik değişecek şeyler değil. Sonuç almaya başladık." dedi. İşte detaylar...

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz CNN TÜRK canlı yayınında 'Hafta Sonu' programında Hakan Çelik'in sorularını yanıtladı.

Yılmaz'ın açıklamalarından öne çıkan ifadeler şöyle:

SONUÇ ALMAYA BAŞLADIK

Politikalarımız kararlı şekilde uygulandı. Özellikle uluslararası kuruluşların not artışları, CDS'lerdeki gerilemeler farklı noktada olduğumuzu gösteriyor. Politikalar gündelik değişecek şeyler değil. Sonuç almaya başladık. Programımız çalışıyor. Risklerimiz azalıyor. Dezenflasyon sürecine girmiş durumdayız. 3 ayda 23.5 puanlık düşüş var enflasyonda. Nereye doğru gidiyorsunuz, istikamet. İstikamet doğru olduğu sürece nereye doğru gittiğiniz netse trendi görüyorsanız programa olan güven pekişiyor. Eleştiriler olacak, saygı duyuyoruz.

Maliye politikalarını değerlendirirken deprem faktörünü gözardı etmememiz lazım. 14 milyon nüfusu etkileyen bir deprem. 2 yılda harcamalarımızı çekersek 2,5 trilyon lira kaynak ayırdık depreme. 450 bin konut inşa ediyoruz. Altyapılar, yollar, tüneller tahrip oldu. Yeni yerleşim yerlerine okul, hastane yapıyorsunuz. Bütün bunlara baktığımızda çok ciddi anlamda büyük gelişmiş ekonomileri etkileyecek kadar büyük. Ciddi mali disiplinle hareket ediyoruz. Mali politikalarda disiplini elden bırakmıyoruz. Verimlilik çok önemli. Harcadığınız kaynağı doğru kullanıyor musunuz? Sulama projelerini önceliklendirdik. Tarla için yaparsanız ürüne dönüşecek yatırım.

Su zengini bir ülke değiliz. Suyun yüzde 70'inden fazlası tarımda kullanılıyor. Su varlığına göre bitki deseni oluşturmamız çok kıymetli. Çiftçiye mazot desteği verilmeyecek diye dezenformasyonlar oldu. Tam aksine stratejik sektör olarak görüyoruz tarımı. Bunu daha planlı şekilde yapacağız. Enflasyon sepetinde gıdada eksi gördük. Olumlu seyir görmeye başladık. Önümüzdeki dönemde arzı artırıcı politikalar, GAP, DAP gibi projelerimiz var. Oralarda da yeni yaklaşımlar geliştirmeye çalışıyoruz. Gençlerin tarımla daha fazla ilgilenmesi lazım. Yaş ortalaması 58. Gençleri destekleyeceğiz. Doğurganlık hızımız Fransa'dan daha düşük. Burada kritik eşik 2.1'dir, bizde 1.5'te. Biz kritik noktanın çok altındayız. Bizim en büyük gücümüz insanımız. Bunu giderek kaybediyoruz. Cumhurbaşkanımız boşuna 3 çocuk demedi yıllarca. Bu en temel meselelerden birisi. Bir süre sonra Türkiye'nin nüfusu düşmeye başlayacak.

YATIRIMLARIN HIZLANMASINI BEKLİYORUZ

Yeniden yerleşme düzeni oluşuyor sanayide. Üç kıtanın ortasında lojistik avantajları olan, genç nüfusu olan bir ülkeden bahsediyoruz. Önümüzdeki dönemde yatırımların hızlanmasını bekliyoruz. Küresel yatırımların yüzde 1'ini alır hale geldi Türkiye. Emtia fiyatları bizim lehimize. Petrol başta olmak üzere düşüş oldu. Ilımlı seyirde gidiyor. En büyük pazarımız AB ve MENA. Buralarda da nisbi olarak büyümenin artmasını bekliyoruz. Türkiye 2025'te olumlu ortama doğru gidiyor. Doğrudan yatırımların artmasını bekliyoruz.

5.5 milyar dolar savunma sanayi ihracatımız. Bize parayla vermedikleri ürünleri biz dünyaya satıyoruz. Gerçek bağımsızlık teknolojik gücünüzle oluyor. Turizm büyük performans gösterdik. Geceleme başına gelirimiz de artıyor.

Bu bölgede yaşayan insanların menfaatleri ortak. Bölgesel dinamik harekete geçince tüm ülkeler payını alıyor. Türkiye refah üreten bir ülke. Komşularıyla birlikte de neden başarmasın.

YENİLEBİLİR ENERJİYİ DESTEKLİYORUZ

Yenilenebiliri destekliyoruz. Su potansiyelimizi değerlendirmeye devam ediyoruz. Nükleer teknolojileri önemsiyoruz. Enerji verimliliği. Kaynakları doğru kullanmalıyız. Gabar'da petrol, Karadeniz'de doğal gaz gibi. Çok boyutlu politikalarımız var.

Dalgalı kur rejimimiz var. Piyasada döviz arzı ve talebiyle belirleniyor. Dalgalı kur rejimini uygulamaya devam edeceğiz. Spekülatif hadise yoksa piyasa kuru belirler. Dezenflasyon politikası izleyen ülkelerde yerli paranın cazibesi artar. Bu da döviz kurunda farklı bir pozisyon getirir. Rekabet açısından bazı sektörleri etkileyebilir. TL değer kazanıyor, ihracatımız 264 milyar dolara çıkacak. Kur tek belirleyici değil. Gelecek yılın ortalarında farklı şeyler olacağına inanıyorum.

19 Aralık Perşembe Gelinim mutfakta bilezikleri kim kazandı? İngiltere Merkez Bankası aralık ayı faiz kararını açıkladı Amazon 1.400 uydu üretimi için Türkiye’yi tercih etti
Sonraki Haber