DEAŞ'ın Musul Konsolosluğu'nu işgali ve rehine olayı FETÖ tezgahı mıydı?

Türkiye'nin Musul Konsolosluğu, 11 Haziran 2014 tarihinde DEAŞ militanları tarafından işgal edilmiş, aralarında Konsolos Öztürk Yılmaz ile birlikte 49 konsolosluk çalışanı rehin alınmıştı. DEAŞ işgali o tarihlerde hükümete karşı tam bir karalama kampanyasına dönüştürülmüştü. FETÖ medyası özellikle MİT'i hedef alan yayınlar yapmıştı. Ancak bugün ortaya çıkan bir fotoğraf akılları karıştırdı. Fotoğraf işgalden sadece 7 gün önce FETÖ'nün Musul'daki ISHIK Üniversitesi önünde çekilmiş. Fotoğrafta konsolos Yılmaz ile birlikte FETÖ'nün üç imamı bulunuyor...

Yıl 2014. FETÖ terör örgütü, 17-25 Aralık kumpaslarının ardından tam anlamıyla Türkiye Cumhuriyeti ve Hükümete karşı savaş ilan etmiş. Emniyet, TSK ve Adalet teşkilatına sızdırdığı militanları ile her gün yeni bir saldırı gerçekleştirirken 11 Haziran 2014'te Musul Konsolosluğumuz DEAŞ tarafından işgal edilmiş, Konsolosumuz dahil 49 kişi rehin alınmıştı.

Bu gelişmenin ardından Muhalefet ile FETÖ'cü yayın organları hükümeti ve MİT'i topa tutuyordu.

Ancak o tarihte gelen bilgilere göre işgalden sadece iki gün önce konsolos Öztürk Yılmaz'a tehlike görüp görmediği sorulmuş alınan yanıt "Hayır" olduğu için tahliye yapılmamıştı.

FETÖ, "İstihbarat zaafı" vurgusunu işliyordu medya organları aracılığıyla. Ve MİT'in yönetimini istifa etmeye çağırıyordu sürekli.

Neyseki 20 Eylül 2014'te bir MİT operasyonu ile hem konsolos Yılmaz hem de 48 rehine kurtarılıp Türkiye'ye getirildi.

FETÖ'nün MİT'i ve yönetimini hedef alan eylemleri bununla sınırlı değil elbet, ancak ortaya öyle bir belge çıktı ki Musul Konsolosluğu baskını tezgah mıydı? sorusunu gündeme getirdi.

İşte akılları karıştıran o fotoğraf...

Fotoğraf 4 Haziran 2014'te Musul'da FETÖ'nün ISHIK Üniversitesi önünde çekilmiş.

Fotoğrafta 4 kişi var. Bunlardan biri bugün CHP Milletvekili olan, o tarihte Musul Konsolosluğu görevi yürüten Öztürk Yılmaz'dan başkası değil.

DEAŞ baskınına ise sadece 7 gün var. Yılmaz'ın sağında solunda ise dikkat çeken isimler var. FETÖ Eğitim İmamı Cemal Bulut, FETÖ Medya İmamı Doğan Ertuğrul ve FETÖ Kuzey Irak İmamı Talip Büyük, Yılmaz ile birlikte yürüyor.

TARİH İKİ AÇIDAN KRİTİK...

Yaklaşık 6 ay önce FETÖ devleti ele geçirmek için harekete geçmiş, Hükümet'e alenen savaş açmıştı. Türkiye'de başta kumpas davalarıyla ilgili olanlar olmak üzere FETÖ'ye yönelik soruşturmalar başlamıştı. İşte tam da böylesine kritik bir ortamda Türkiye'nin resmi görevlisi, 3 FETÖ imamı ile görünmekten, fotoğraf çektirmekten bir beis bir endişe duymamıştı.

İKİNCİ KRİTİK NOKTA

Öztürk Yılmaz bu görüşmeyi DEAŞ baskınından sadece 7 gün, Dışişleri Bakanlığı'na güvendeyiz mesajı vermeden sadece 2 gün önce gerçekleşmişti.

İşte bu noktada akıla şu soru geliyor. Öztürk Yılmaz'a o gün nasıl bir garanti verildi ki, tehlike adım adım gelirken "Güvendeyiz" diyebildi?

Yoksa DEAŞ baskını sadece bir tezgah mıydı? FETÖ, MİT'e karşı başlattığı operasyon dalgasının bir halkası olarak bunu da mı organize etmişti?

Ya da, amaç Türkiye'nin bu işgali topraklarına bir saldırı sayıp Irak'a girsin diye hazırlanmış bir tiyatrodan mı ibaretti.

Hele de Musul'un tamamını işgal eden DEAŞ'ın FETÖ'nün okullarına ve oradaki unsurlarına dokunmadığı düşünüldüğünde bu sorular daha da önem kazanıyor...

MUSUL BAŞKONSOLOSLUĞU'NUN İŞGALİ!

Musul Başkonsolosluğu baskını, 11 Haziran 2014’de gerçekleşmişti. Bir gün önce Irak Kuvvetleri tüm silahlarını da bırakıp kentten kaçmıştı.

Özel harekat polisleri tarafından korunan konsolosluk binasına 900'den fazla DEAŞ militanı tarafından yapılan baskında, Türkiye'nin o dönem ki Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz'ın da dahil olduğu 49 kişi rehin alınmıştı.

49 rehin konsolosluk çalışanı, 20 Eylül 2014’te MİT'in yürüttüğü çalışma sonucunda Türkiye'ye getirildi...

MGM'den 12 ile sarı kodlu uyarı! Halk TV Sahibi Cafer Mahiroğlu Kimdir, Kaç yaşında, Nereli? Serveti! TFF'nin başına Mesut Özil mi geçiyor?
Sonraki Haber