Dikkat! O mesaj geldiyse, haciz de gelebilir...

Tüketici örgütleri, son dönemde çok şikayet aldıkları "Bedava tatil kazandınız" mesajıyla başlayan ve sonuçta devre mülk dolandırıcılığı ile sonuçlanan yeni bir yönteme karşı uyarıyor. İmar izni varmış gibi yapıyorlar, tahsilat yaptıkları şirketlerin içini boşaltıyorlar ve sonuçta şu an 4 bine yakın mağdur var.

Tüketici örgütlerinin temsilcileri, son dönemde çok şikayet aldıkları "Bedava tatil kazandınız" mesajıyla başlayan süreçle yapılan devre mülk dolandırıcılığına karşı tüketicilere uyarıda bulundu.

Devremülk ve Tüketici Koruma Derneği Başkanı Özkan Oran, kendisinin de bu konuda mağdur edildiğini belirterek, mağdurlarla bir araya gelerek dernek kurduklarını söyledi.

Bir şirket tarafından "Bedava tatil kazandınız" diye arandıklarını ve sürecin böyle başladığını anlatan Oran, şöyle konuştu:

"Telefonun diğer ucundaki kişi 'İsterseniz kendiniz, isterseniz ailenizle birlikte tatil yapabilirsiniz fakat ondan önce yemekli bir seminerimiz var. Çok güzel bir gün geçireceksiniz sabahtan akşama kadar bizimle. Yemek olacak, eğlence olacak, aktivite olacak. Dolayısıyla oteli de tanımış olacaksınız. Günün sonunda hediye tatil çekinizi alıp eve geleceksiniz.' diyor. İnsanlara da bu cazip geliyor. Bütün bu işlemler gerçekleştikten sonra çeşitli etkin pazarlama yöntemleriyle karşısındaki insanı hipnotize ediyorlar. Dolayısıyla sözleşmeyi de bu şekilde imzalatıyorlar."

Oran, sözleşme imzalayan kişilerin farklı şekillerde mağduriyetlerle karşı karşıya kalmaya başladığını dile getirerek, "İnsanlara hisseli gayrimenkul satıyorlar, inşaat bir türlü bitmiyor. Üstelik kullanılmayan tesisten aidat isteniyor. Tüketiciler caymak istiyor ama bu haklarını elinden alıyorlar. Şu ana kadar sadece bizim konuyla ilgili bildiğimiz 4 bini aşkın mağdur var." dedi.

"TÜKETİCİLER DİKKATLİ OLSUN"

Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Sıtkı Yılmaz da devre mülk konusunda şikayetlerin arttığını söyledi.

Yılmaz, devre tatillerde 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'a göre imar izni olmadan, resmi satış yapılmaksızın kapıdan gerçekleşen devre tatil satışlarında tüketicinin 14 gün içinde hiçbir gerekçe göstermeksizin cayma hakkına sahip olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Tüketicilerimiz bu konuda son derece duyarlı olmalı. Devre tatillerle ilgili söz konusu bölgeyi görmek için geziye gitmeleri durumunda da sözleşme imzalamak durumunda olmadıklarını da bilmelerini istiyoruz ancak sözleşme imzaladıktan sonra 14 günlük cayma süresi içinde hiçbir sebeple bir para ödemesi gerekmediğini bilsinler çünkü 14 günlük süre içinde düşünüp taşınmalarına bir olanak sağlanıyor. Buna rağmen bir ödeme yapılmışsa cayma hakkı kullanılmalı."

Cayma hakkına rağmen ödenmeyen paralarla ilgili il hakem heyetleri, tüketici mahkemeleri ya da asliye hukuk mahkemelerine başvurulması gerektiğine değinen Yılmaz, "Dolandırıcılar imar izni olmaksızın, imar izni varmış, tapu verebilecekmiş gibi bir satışla tüketiciyi yanıltıyor ve sözleşmeleri bunun üzerinden imzalatıyor. Tüketiciler dikkatli olsun. İmar izni olmayan hatta şirketin adına olmayan bir devre mülk satışının gerçekleşemeyeceğini bilsin ve zamanında bu alışverişten cayma hakkını kullansınlar." ifadelerini kullandı.

"TAHSİLAT YAPTIKLARI ŞİRKETLERİN İÇİNİ BOŞALTIYORLAR"

Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu ise bazı şirket görünümündeki şebekelerin cep telefonlarına "Hediye Tatil Kazandınız" mesajı gönderdikleri kişileri daha sonra arayıp ağlarına düşürdüğünü anlattı.

Ağaoğlu, bu dolandırıcıların daha sonra randevulaştığı aileleri otobüslerle bazı tesislere götürdüğünü ifade ederek, şunları kaydetti:

"Dolandırıcılar her ailenin başına önceden eğitilmiş kişileri musallat ederek büyük indirim kampanyalı, yüksek ve garantili kazanç vaadi ile alabildikleri peşin tahsilatı da gerçekleştirip, sözleşme imzalatmadan bırakmıyorlar. Sahtekarlar bununla da yetinmeyip, tüketicinin kullanmadığı sözde tesislerle ilgili bir de aidat istiyor hatta ödenmezse icra tehdidinde bulunuyorlar. Sözleşmelere cayma durumunda yüzde 25 ceza alınacağına dair yasaya aykırı hüküm koyarak kendilerini yasanın üstünde gösteriyor, bir süre sonra da tahsilat yaptıkları şirketlerin içini boşaltıyorlar. Dava açma bilgisine sahip mağdurlar masrafına katlanıp yargıya başvurup kazansa bile sözleşme yaptığı şirket o zamana kadar içi boşaltılarak, batırılmış, yerine geçen diğer bir şirketle dolandırıcılık sürdürüldüğü için eldeki mahkeme kararının anlamı olmuyor çünkü tahsilat yapılamıyor."

Türkiye'den Kırgızistan'a jest: 62,3 milyon dolarlık borç silindi Emine Erdoğan, Bişkek'teki Türkiye Maarif Vakfı'nı ziyaret etti TL'nin reel değeri 2021 Mart ayından bu yana en yüksek seviyeyi gördü
Sonraki Haber