Dilimizden düşmeyen deyimlerin birbirinden ilginç hikayeleri!
2. Ateş pahası Dönemin padişahı Kanuni Sultan Süleyman, yanındaki
maiyetiyle birlikte Halkalı’da ava çıkar. Fakat hava birden bozar
ve sağanak yağış başlar. Padişahla adamları mecburen karşılarına
çıkan ilk eve sığınmak zorunda kalırlar. Ev sahibi ocakta bir ateş
yakar ve böylece padişah elbiselerini kurutur. Elbette evin sahibi
bu misafirlerin kimler olduğunu bilmemektedir. Padişah, bu durum
karşısında yanındakilere dönerek; “Şu ateş bin altın eder” der.
Havanın iyice bozması neticesinde padişah ve adamları geceyi orada
geçirmeye karar verirler. Ev sahibi misafirlerinin oldukça zengin
kişiler olduğunu düşünür ve sabah evden ayrılırken borcunu soran
padişaha “Bin bir altın” cevabını verir. Ateşin değerini padişahın
biçtiğini, konaklamanın ise bir altın değerinde olduğunu ayrıca
belirtir. ‘Ateş pahası’ deyiminin de bu olay neticesinde ortaya
çıktığı söylenmektedir.