Din ateşesi Almanya’da 30 yıl önce bugün öldürülmüştü! Ali Mangaoğlu’nun ailesi şehitlik ve iadeiitibar istiyor!
Hamburg’da 11 Mart 1993 yılında silahla vurularak öldürülen din ateşesi Ali Mangaoğlu'nun cinayeti esrarını koruyor. Bir sivil Alman polisi tarafından öldürüldüğü belirlenen Mangaoğlu’nun cinayetinin ardından 30 yıl geçtiğini belirten ailesi, babalarının neden şehit sayılmadığını bilemediklerini belirterek, iadei itibarlarının da sağlanmasını gerektiğini ifade ediyorlar.
Almanya’da Türklere yönelik yapılan ikinci saldırının ardından tam 30 yıl geçti. Ali Mangaoğlu 1989 yılında Hamburg şehrinde Diyanet İşlerine bağlı Hamburg Başkonsolosluğu bünyesinde “Din Ataşesi” olarak göreve başladı. Mangaoğlu çevresinde aktif olmakla beraber milliyetçi ve muhafazakar biri olarak biliniyordu.
BİR KAVGANIN ARDINDAN SİLAHLI SALDIRIDA YAŞAMINI YİTİRDİ!
Mangaoğlu görevde bulunduğu dördüncü yıl olan 11 Mart 1993 tarihinde, Hamburg’un en işlek caddelerinden biri olan Rostocker Caddesi Hansaplatz Meydanı’nda çıkan bir kavganın ardından silahla vurularak öldürüldü. Ali Mangaoğlu’na yapılan silahlı saldırı, Almanya’da Türklere karşı yapılan ikinci saldırıydı. Mangaoğlu’nun öldürülmesi bu nedenle Türkler arasın da büyük üzüntü ve öfke yaratmıştı. Din ateşesi diplomat Mangaoğlu cinayeti o dönem adeta diplomatik bir skandala dönüşmüştü.
MANGAOĞLU CİNAYETİ KISA SÜRE DE KAPATILDI!
Hamburg Başsavcılığı’nın yaptığı soruşturma ve araştırmadan sonra hazırlanan iddianamedeki iddiaya göre, Mangaoğlu karıştığı bir kavgada 24 yaşındaki Thomas Jarling adlı Alman vatandaşını, bunu gören bir Alman polisi Sivil Peter Meyer' de Mangaoğlu'nu öldürdü. Almanya'da görülen dava 17 Ocak 1995'de sona erdi. Ali Mangaoğlu'nu vuran Alman polisi Meyer, soruşturma da suçsuz bulundu ve dava kapatıldı.
OĞLU ALMANYA’DA TANIK VE DELİL ARADI!
Din Ateşesi Ali Mangaoğlu'nun oğlu Hakan Kürşat Mangaoğlu, 2012 yılı aralık ayında İstanbul’dan Hamburg’a gitti. Oğul Mangaoğlu, henüz 41 yaşında öldürülen babasının cinayet olayını olay yeri ve görgü tanıkları ile beraber, tüm detayları ile araştırdı. Almanya’da 15 gün kalan oğul Mangaoğlu, kapatılan davanın tekrar açılması için tutulan avukat Rainer Brussow adlı Köln Şehri’nden görüştü. Ardından Nurettin Demir adlı tutulan avukat ile cinayeti araştırdı.Oğul Mangaoğu, Avukat Demir’in bir süre sonra çeşitli nedenlerle (davayı açamayız) diyerek geri çekildiğini öne sürdü.
NASYONAL SOSYALİST YERALTI TERÖR ÖRGÜTÜ BAĞLANTISI ARAŞTIRILDI!
Almanya’nın Hamburg kentinde öldürülen diplomat Ali Mangaoğlu cinayeti dosyası, oğlu
Hakan Kürşat Mangaoğlu’nun da çabalarıyla 2012 yılında yeniden açıldı. Mangaoğlu cinayetinin 8 Türk, bir Yunanlı esnaf ile bir Alman polisini öldüren aşırı sağcı terör örgütü Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütü ile bağlantılı olup olmadığı için soruşturma başlatıldı. Aynı Başsavcılık soruşturma için Federal Kriminal Dairesi’ni de görevlendirmişti. Yapılan soruşturma ve araştırmalar sonunda Mangaoğlu’nun öldürülmesinin NSU cinayetleri ile bir bağlantısının olmadığı açıklanmıştı.
“ÖMRÜM BOYUNCA BABAMIN ÖLDÜRÜLME GERÇEĞİNE ULAŞMAK İÇİN UĞRAŞACAĞIM!”
Ali Mangaoğlu oğlu Hakan Kürşat Mangaoğlu, babasının öldürülmesinden 30 yıl sonra SüperHaber’e yaptığı açıklamada, "Hamburg’da babamın şehit olduğu gün görev yapan bütün arkadaşları ile tek tek görüştüm.Olay yerine de gittim, fotoğrafları da toparladım.Yetmedi, diplomaside o dönem bulunanları da buldum. Ancak hiçbir şekilde cinayetin gerçek nedeni ile nasıl meydana geldiğine dair sır perdesini aralayamadım. Ancak konu ile ilgili bütün çalışmalarımı devam ettiriyorum. Bu cinayetin çözülmesi için ömrüm boyunca da var gücümle çalışacağım.” dedi.
ALİ MANGAOĞLU CİNAYETİ HALA FAİLİ MEÇHUL!
Hakan Kürşat Mangaoğlu konuşmasının devamında, Almanya’da 2012 yılında elde ettiği bilgiler kapsamında bir sivil polisin tabancasından çıkan tek kurşunla babasının hayatını kaybettiğini ifade etti. Kürşat Mangaoğlu olayın henüz tam olarak aydınlatılamadığını, babasını vuran polis memuru Meyer'in mahkemede meşru savunma yaptığını ancak onun iddialarına asla inanmadığını ve cinayetin hala faili meçhul olduğuna inandığını sözlerine ekledi. Oğul Mangaoğlu,Türkiye'ye döndükten sonra babasının neden öldürüldüğüne dair bütün kamu kurum ve kuruluşlarının üst düzey yetkilileri ile görüşme sağladığını da ifade etti. Bununla birlikte bütün devlet kurumlarına resmi yazılarla bilgi talebinde bulunduğunu ve bütün diplomatik yazışmaların sonuç vermediğini söyleyen oğul Mangaoğlu, tüm çabalarına karşılık cinayet ile sonrası için net bir bilgiye ulaşamadığını vurguladı.
BÜYÜKELÇİ ÖYMEN İLE GÖRÜŞTÜM. BAŞKONSOLOS TEZCAN’A ULAŞAMADIM”
O dönem Almanya’da CHP'li Onur Öymen’in Büyükelçi, Ecvet Tezcan’ın ise Başkonsolos olarak görev yaptığını belirten Hakan Kürşat Mangaoğlu, ”Büyükelçi Öymen ile yüz yüze konuştum. Öymen bana bu olayın Özal’ın ölümünden daha çok konuşulması gerektiğini, kendisinin Almanya İçişleri Bakanı ile dahi görüştüğünü ancak tüm çabalarına karşılık cinayetin üzerinin kapatıldığı anlattı. Buna karşılık büyükelçi Öymen, babamın cenazesine nedense mazeretsiz olarak katılmamış. Yine Hamburg Başkonsolosu Ecvet Tezcan, tüm çabalarıma rağmen benimle mail yazışması hariç nedense hiç görüşmedi.” bilgisini verdi.
ALİ MANGAOĞLU’NUN AİLESİ ŞEHİTLİK VE İADEİ İTİBAR SAĞLANMASINI İSTİYOR!
Hakan Kürşat Mangaoğlu, araştırmaları sırasında da babasının öldürülmesi ile ilgili yurt içinde de yetkililerine ulaşmaya çalıştığını, fakat hiç kimsenin kendileriyle ilgilenmediğinden yakındı. Hak edilen özlük haklarından dahi yararlanamadıklarını kaydeden Mangaoğlu, babasının Sosyal Güvenlik Kurumu'nun şehit maaşı bağlamadığını, bunun üzerine idari olarak şehitlik davası açtığını, bu davadan da herhangi bir sonucun çıkmadığını anlattı. Oğul Mangaoğlu son olarak, ”O dönemden bu yana gelen bütün hükümetler olayın üstünü örtme yaklaşımı gösterdi. Babamın her şey bir yana mesnetsiz gerekçelerle, neden görev şehidi sayılmamasına akıl sır erdiremiyoruz. Bu durum yıllardan beri ailemizi yaralıyor.” şeklinde konuştu.