Dünya, Türkiye ile iş yapmak istiyor
Türkiye’nin özellikle Afrika, Kuzey Amerika ve Orta Doğu ülkelerine karşı başlattığı kazan-kazan anlayışına dayalı işbirliği modeli meyvelerini vermeye başladı.
İBRAHİM ACAR
Ukrayna’da motor fabrikaları, Cezayir’de demirçelik tesisleri yatırımı yapan Türk işadamlarına şimdi de ortaklık teklifleri gelmeye başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başlattığı bu atak sonrası ülkelerden ‘gelin madenlerimizi siz işletin.
Ortak olalım’ teklifleri yapılıyor. Yıllarca Batı’nın sömürdüğü bu tarz ülkelere küresel bir güç olarak yardım elini uzatması yeni ekonomik açılımları da beraberinde getirdi. Tacikistan’dan Cezayir’e, Libya’dan Somali’ye kadar birçok ülke ortak yatırımlar için Türkiye’ye geldi. Bunun yanı sıra yıllarca Batı’dan destek alarak Türkiye düşmanlığı yapan Ermenistan gibi ülkeler de bu destek çekilince ‘kapıya’ gelmeye başladı. ABD’nin darbe girişimlerine karşılık Türkiye’nin desteklediği Venezüela bunun ilk örneği.
Venezuela Başkanı Nichola Maduro, “Artık ticari büyümemiz ortada, üretimimiz büyüyor, gıda alanında büyük bir yeşerme var. Yüz yıldır görünmeyen büyüme var. Tarım, endüstri alanında, yeni zenginlik kaynaklarını bulduğumuz dönemde. Türkiye'ye böyle bir zamanda geldik. Sayın Cumhurbaşkanıma, yatırımcılara diyorum ki, Türkiye'nin bütün yatırımcıları turizm, madencilik, endüstri, lojistik, bankacılık, petrol, altın, kömür için Türk yatırımları Venezuela'ya gelsin. İşte o an bu an, size garantisini verebilirim. Yasal olarak, politik olarak bütün garantileri size veriyorum” dedi.
“Türkiye'nin tarihine, karakterine büyük bir sevgimiz, saygımız var” diyen Maduro, Haziran ayında yaptığı ziyarette şöyle devam etmişti: “Çok geniş bir işbirliği alanımız var. Buraya baktığımızda biz burada 54'ü aşkın işbirliği anlaşması üzerine konuşuyoruz. Çok önemli üç anlaşma turizm, tarım ve bankacılık alanında üç tane anlaşma imzaladık.
Bizim ülkenin vücudu işkenceye maruz kaldı. Tehdit, yaptırım, blokajlara maruz kaldı. Ama artık bu vücut şaha kalkıyor. Biz mütevazı bir ülkeyiz ama önemli özelliğimiz var, petrol olarak ilk rezerviz. En önde geliyoruz. 200 yıllık petrol kaynağımız var. Gaz olarak dördüncü sırada rezervlerimiz. Bunun sertifikalandırılmasını yaparsak belki birinci sıraya geleceğiz. Bizim burada biyoçeşitlilik anlamında büyük zenginliğimiz var. Artık su üretebileceğiz. Bizim için önemli bir ahlak, doktrin var. Aynı zamanda farklı bir dünya için savaşma gücümüz var. Venezuela liderlik görevini üstlenmiş durumda. Türkiye ile yaptığımız işbirliği barış ve dostluk, eşgüdüm işbirliğidir. Yeni bir dünya doğuyor, hiç kimse mani olamayacak. Hegemonyalar geride kalacak. Uluslararası hakların, diplomasinin, insanlığın sözü, barış içerisinde yaşama sözü geçerli olacak."
Ortak yatırım konusunda son teklif de Orta Asya’da 9 milyonluk nüfusa sahip ama madencilik anlamında zengin kaynakları bulunan Tacikistan Cumhuriyeti’nden geldi. Daha çok Afgan ve Farslar’ın yaşadığı Tacikistan’ınAnkara Büyükelçisi Ashrafj on Gulov, Tacikistan’ın bağımsızlığını ilan ettiği 1991’de tanıyan ilk ülkenin Türkiye olduğunu belirterek, Türkiye ile birlikte ortak altın, pamuk işleme ve sanayi üretimi yapmak istediklerini bildirdi. Tacikistan Ankara Büyükelçisi Gulov: “Tacikistan, kardeş ülke Türkiye ile müşterek fabrikalar tesis ederek, altın, mineraller, pamuk işleme, alüminyum ve diğer alanlarda üretim yapmayı hedeflemiş durumdadır” dedi.