Dürümcünün bacasından çıkan duman, gelecekteki tehlikeyi işte böyle haber verdi!
Her gün, yerli ve yabancı binlerce turistin geldiği tarihi Yarımada’da çekilen bir cep telefonu görüntüsü sosyal medyada gündeme oturdu.
Görüntülerde yer alan, Çemberlitaş’ta bulunan ve Kapalıçarşı’ya bitişik olan tarihi Nuruosmaniye Camii’nin (Osmanlı’nın Nur’u) yanından yükselen dumanlar büyük tepki çekti.
Büyük tepki çeken görüntülerde, 1748-1755 yıllarında inşa edilen tarihi camiye ait dükkanların birinde bulunan dürümcü dükkanının bacasından yoğun dumanlar çıkıyordu..
Duman her geçen dakika artarak devam ederken, tarihi cami de tehlike altındaydı.
Öğlen saatlerinde çıkan yoğun duman, kısa sürede her yeri kapladı. Görenlerin yangın çıktığını düşündüğü anlarda duyarlı bir vatandaşın çektiği, “dumanlı tehlike” videosu, kısa sürede sosyal medyada yayıldı.
Caminin çevresinde bulunan bir dürümcü dükkanının, yine caminin içine doğru uzatılan bacasından çıkan yoğun duman, gelecekte meydana gelebilecek bir yangın tehlikesini adeta herkese bildiriyor gibiydi..
Dakikalar süren baca dumanı, olası bir yangın tehlikesinin dışında, hem çevreye hem de tarihi camiye zarar veriyordu..
Bu tehlikeli duman görüntüsünün itfaiye ve belediyeye haber verilmesi ile beraber sosyal medyada yayılması yetkilileri hemen harekete geçirdi.
Vatandaşların yoğun tepkisine sessiz kalmayan Fatih Belediyesi ise sosyal medyadan konuyla ilgilenileceğini ve en kısa sürede geri dönüş sağlanacağını bildirdi.
“Ecdadımıza saygı yok mu?”, “Tarihe biraz saygı lütfen..”, “Tarihi camii yeni restore edildi.. Yangın tehlikesi olan dükkanlara, kebapçı ruhsatı nasıl verilir?” şeklindeki tepkiler üzerine, harekete geçen SuperHaber YouTube ekibi ise kısa sürede Nuruosmaniye Camii’nin altında yer alan ve büyük tepki çeken dumanın çıktığı dükkana ulaştı.
Yoğun ve tehlikeli dumanın çıktığı dürümcü dükkanını sahibi, çevrede bulunan vatandaşlar ve esnaf ile görüşen SuperHaber YouTube ekibi, objektif habercilik ile tüm detayları ortaya koydu.
NURUOSMANİYE CAMİİ’NİN TARİHİ VE ÖNEMİ...
Nuruosmaniye Camii, İstanbul'da inşa edilmiş ilk barok özellikli camidir. Çemberlitaş semtinde, Kapalıçarşı girişinde yer alır. 1748-1755 yıllarında inşa edilmiştir.
Batılılaşma eğilimlerinin mimaride ortaya çıkmaya başladığı bir devirde ortaya çıkan camii ve külliyesi, Osmanlı mimarisinde bir dönüm noktası sayılmaktadır.
Camiinin yer aldığı alanda daha önce Osmanlı şeyhülislamlarından Hoca Sadettin Efendi’nin eşi Fatma Hatun’un mescidi bulunmaktaydı. Fatma Hatun Mescidi yıkılmaya yüz tutunca I. Mahmut’un emri ile yerine camii inşaatı başladı; Mustafa Ağa ve yardımcısı Simon Kalfa (Mimar Simeon) tarafından gerçekleştirilen inşaat; I. Mahmut’un ölümünden sonra üç yıllık saltanat süren kardeşi III. Osman zamanında “Nur-u Osmani” (Osmanlı’nın Nuru) adıyla tamamlandı. Adını, padişah III. Osman’dan ve caminin içindeki ışıktan aldığı söylenir.
Cami ile birlikte medrese, imarethane, kütüphane, türbe, çeşme ve sebilden oluşan bir külliye inşa edilmiştir. Çevresindeki birkaç dükkân da külliyeye dahildir. Barok sanatının etkisi kütüphane, türbe, çeşme ve sebilde de görülmektedir.