Erdal Eren ölümünün yıldönümünde anılıyor!
12 Eylül Darbesi veya 1980 İhtilali, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 12 Eylül 1980 günü emir-komuta zinciri içinde gerçekleştirdiği askerî müdahale. Bu dönemde çok tartışmalı kararlar alındı. Bunlardan biri de Erdal Eren'in idam edilmesi oldu. Peki, 1980 askeri darbesinden sonra idam edilen Erdal Eren kimdir? Neden öldürüldü? İdam edildiğinde kaç yaşındaydı? Vatandaşlarımız merak ettikleri soruların cevaplarını derledik...
1980 darbesi 27 Mayıs 1960 darbesi ve 12 Mart 1971 muhtırasının ardından Türkiye Cumhuriyeti tarihinde silahlı kuvvetlerin yönetime üçüncü açık müdahalesidir. Bu müdahale ile Süleyman Demirel'in Başbakan'ı olduğu hükümet görevden alındı, Türkiye Büyük Millet Meclisi lağvedildi, 1970 sonrasında değiştirilen 1961 Anayasası uygulamadan kaldırıldı ve Türkiye siyasetinin yeniden tasarlandığı bir askerî dönem başladı. Bu dönem yaklaşık dokuz yıl sürdü. 12 Eylül 1980 ardından partiler lağvedildi, parti liderleri önce askerî üslerde gözetim altında tutuldu, ardından yargılandı. 12 Eylül 1980 tarihinde gerçekleşen askeri darbe öncesinde bir askeri inzibat erini öldürdüğü gerekçesiyle hüküm giyen ve darbenin ardından idam edilen Erdal Eren, ölümünün 37. yılında anılıyor. Peki Erdal Eren kimdir? Neden öldürüldü? İdam edildiğinde kaç yaşındaydı? Vatandaşlarımız merak ettikleri soruların cevaplarını derledik...
ERDAL EREN KİMDİR?
Erdal Eren, 25 Eylül 1961 tarihinde Giresun'un Şebinkarahisar ilçesinde dünyaya geldi. Yurtsever Devrimci Gençlik Derneği üyesi ve Ankara Yapı Meslek Lisesi öğrencisi olan Erdal Eren, 30 Ocak 1980 tarihinde MHP'li Bakan Cengiz Gökçek'in koruması Süleyman Ezendemir tarafından vurularak öldürülmesi olayını protesto etmek için 2 Şubat 1980 günü yapılan gösteride gözaltına alındı.
Gösteri esnasında çıkan arbede ve çatışmada askeri inzibat eri Zekeriya Önge vurularak öldürüldü ve Zekeriya Önge'yi öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Erdal Eren, yargılandı ve suçu sabit bulundu.
19 Mart 1980 tarihinde idama mahkum edilen Erdal Eren'in cezası, 12 Eylül darbesinin ardından Milli Güvenlik Konseyi tarafından onaylandı ve Erdal Eren 13 Aralık 1980 günü Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde infaz edildi.
ERDAL EREN KAÇ YAŞINDA İDAM EDİLDİ?
Nüfustaki doğum tarihi 25 Eylül 1961 tarihi olan Erdal Eren'in ailesinin nüfusa büyük yazdırdığı yönündeki ifadesi üzerine fizyolojik olarak 18 yaşından küçük olduğu ve gerçek yaşının tespiti için kemik grafilerinin çekilerek tıbbi tespit yapılması istendi. Askeri Yargıtay Daireler Kurulu, "doğum tarihinde bir ihtilaf olmadığı" gerekçesiyle bu talebi kabul etmedi ve cezayı onayladı.
Ağabeyi Erkan Eren, Erdal'ın Mamak Askeri Cezaevi'nde tutuklu kaldığı dönemde gördüğü ağır işkencenin izlerine tanık olduğunu dile getirdi. Erdal'ın idam edildiği tarihte yaşının 18'den küçük olduğunu belirten Erkan Eren, infazı radyodan öğrendiklerini ve Erdal'ın kimsesizler mezarına gömülmek istendiğini söyledi.
DARBENİN GEREKÇELERİ
Siyasi istikrarsızlık
12 Eylül 1980 askerî darbesinin gerekçeleri arasında ülkede yaygınlaşan siyasi cinayetler, ve 6 Eylül günü Konya'da Necmettin Erbakan önderliğinde yapılan ve darbe liderlerinin şerîat amaçlı bir kalkışma girişimi olarak nitelediği Kudüs Mitingi gösterildi. Konya mitingi olarak da bilinen bu mitingde topluluk İstiklal Marşı sırasında yerlere oturmuş ve İstiklal Marşını yuhalamıştır. Miting sırasında sürekli şeriat çağrısı yapılmış, miting devleti protestoya dönüşmüştür. Türkiye Büyük Millet Meclisi, 22 Mart 1980'de ilk turunu yaptığı Cumhurbaşkanlığı seçimini, 114 tur oylama yaptığı halde darbe gününe kadar sonuçlandıramayarak, halkta demokratik yollarla ülkenin düzlüğe çıkamayacağı inancına yol açtı.
Ekonomik sebepler
12 Eylül öncesi dönemin son Başbakanı Süleyman Demirel'in "70 sente muhtacız" sözü ile özetlenen dış ticaret açığındaki artış ve döviz darboğazı; işsizlik, kıtlık ve işyeri anlaşmazlıkları ile beraber ekonomik sebepleri oluşturur. Aynı zamanda 1980'lere doğru tüm dünyada neoliberal bir ekonomik dönüşüm yaşanmaktaydı. Neoliberal reformları uygulayabilmek için toplumsal muhalefetin olmaması ve baskı ortamı gerekliydi. Amerika Birleşik Devletleri neoliberal politikaları hızlandırabilmek için dünyanın çeşitli ülkelerinde sağ hükümetleri işbaşına geçirmek için askerî darbeleri desteklemekteydi. O dönemde Türkiye'de yükselen bir toplumsal muhalefet özellikle işçi ve öğrenci hareketleriyle kendini göstermekteydi. Fabrikalarda grevler artmıştı.
Güvenlik sorunları
12 Eylül öncesi ülkede ciddi bir güvenlik sorunu vardı. Yükseköğretim Kurumlarında değişik siyasi görüşler tarafından art arda basılır ve öğrencilerin üniversiteyi boykot etmeleri için baskı uygulardı. Darbe gününden bir gün önceki gazeteler Eskişehir'de kahvenin tarandığını ve bir kişinin öldüğünü, Ankara'da ev basan teröristlerin 2 kişiyi öldürdüğünü, Mersin'de sinema kuyruğunun tarandığını ve 4 kişinin öldüğünü, İstanbul, Gaziantep ve Malatya'da birer kişinin öldürüldüğünü yazar.
Dış siyaset etkenleri
NATO güney kanadının en önemli üyelerinden olan Türkiye'nin siyasi ve ekonomik iktidarsızlığı özellikle ABD tarafından gözleniyordu. 1979 yılında meydana gelen İran İslam Devrimi, ardından aynı yıl içinde Sovyetler Birliği'nin Afganistan'ı işgal etmesi üzerine Türkiye'nin ABD politikaları için istikrarlı hale gelmesi önem kazandı.