Erdoğan Demirören'in cenazesine ünlü akını!
YILMAZ ULUSOY: 80 SENELİK ÖMRÜNE ÇOK ŞEY SIĞDIRDI
Erdoğan rahmetli çok renkli adamdı. Sanat da bulursunuz, kültür de bulursunuz, sanayi de bulursunuz. 80 senelik ömrüne çok şey sığdırdı. En son 10 gün evvel gittiğimde hala bana iş soruyordu. Çok değişik bir insandı. Erdoğan hakikaten ölülerin arkasından güzel şeyler söylenir ya ben söylemeye başlasam günler yetmez. Önemlisi Erdoğan, Sakıp bey bir grup yapmıştık biz. Bunlar bizim hep kendimden büyüklerle arkadaşlık yaptım. Ben bunlara bir gün dedim ki, yahu siz Roma’da Paris’te buluşuyoruz siz ülkeyi tanıyor musunuz? Sakıp ağa, sen bunu iyi yaparsın, sen bizi otobüslerle taşırsın, cesur adamsın falan böyle bir şeye başladık. Ve biz 19 seyahat yaptık. 82’den 2004’de kadar. Arardı Erdoğan bey ‘ne yapıyorsun akraba’ ‘oturuyorum’ ‘Hadi gidelim, Sakıp ağa ile konuş organizasyon yap’
Nakliyede ‘kral’ diyorlar. Sakıp Bey, ben ve Erdoğan önce Macaristan sonra dağa gideceğiz. Macaristan’a gittik, kapıda beni tuttular. Sakıp Bey yorgun ve rahatsız. Diyorum ‘siz gidin, ben gelirim’ 3,5 saat ayakta beklediler. Ne kadar ısrar ettiysem bırakıp gitmediler beni. Macaristan’da iki gün kaldık.
Sakıp Ağa neşe adamıydı. O neşesi sıkıntılarından geliyordu. Esasında gün görmemiş bir insandı. Erdoğan’ı bırakıp Sakıp’ı anlatmayalım. Ama Erdoğan, Sakıp bey ve ben üçlüydük.
En büyük mirası cesareti, atılımcılığı ve işkolikliğiydi. 10’da arardım işteydi, 11’de arardım ‘eve git’ derdim. Bu kadar işe bağlı çok nadir iş adamı vardır. Sanata çok düşkündü. Eğer bir ülkede sanat yoksa gerisini konuşmaya gerek yok.
Kendisi genç milli takımda oynamış, devamlı sporun içinde olmuş. Beşiktaş’a da akıl almaz yardımlar yapmış, bağışladı, bağışladı ve direkt podyuma çıkmadı ama devamı Türk sporunu destekledi. Oğlu Beşiktaş’ta başkanlık yaptı, şu anda TFF Başkanı.
Üçüncü hususu, hayırsever olması. Rahmetli gizli yapardı. Ben de elimden geldiği kadar yaptıklarımı duyurmamaya çalışıyorum.
Bizim Erdoğan Bey ile ortaklığımız da var. Türkiye’de banka kurduk. İhtilal sonrası bir çok şeyler oldu, sonra Asil Nadir’e sattık. Erdoğan Bey ile konuşmadığımız gün yoktu. Ben de ona devamlı baskı yapardım “sağlığına dikkat et” Şunu ifade etmem gerekiyor, Erdoğan Amerika’ya gittiği zaman biz umudu kesmiştik. Bir ciğerini aldılar ve üç beş ay bilemedin altı ay dediler. Allah ona 35 yıl ömür verdi. Bu da büyük şanstır. Tek ciğerle 35 sene yaşamak Allah’ın lütfudur.
Seyahatlerde işten tamamen kopar, arkadaşlarıyla uyum içerisinde ve beni de benim onu sevdiğimden belki bir fazla severdi.