Ertuğrul Özkök'e medya tarihinin en büyük şamarını attı
Uzun yıllar Doğan Medya'nın amiral gemisi iken Hürriyet'i yöneten Ertuğrul Özkök, artık o gemide sadece bir yazar. Özkök bugün İzzet Çapa'dan medya tarihinin en büyük şamarını yedi. "Bu kadar aşağılık olmak ve bunu marifet görmek inanılmaz bir başarı hakikaten" diyen İzzet Çapa'nın Özkök'e sert sözlerle dalmasının sebebi ise bugünkü yazısındaki “Eğer benim fikriyatım tek başına iktidarda olsaydı bu ülkede yaşamak istemezdim.” ifadesiydi. İşte Özkök'ün yazısındaki o bölüm ve Çapa'nın sert tepkisi
Ertuğrul Özkök, yazısına önceki akşam bir televizyon kanalının haber bölümünden aradıklarını belirterek başlıyor yazısına. Sonra da şöyle devam ediyor:
Konu Cumhurbaşkanı’nın konuşmasıydı.
“Fikriyatımız iktidarda değil” demişti ve benim bu konudaki görüşümü soruyorlardı. “Mümkün olduğunca siyasi konulara girmiyorum artık, o nedenle sorunuza cevap veremeyeceğim” dedim.
“Peki hiç olmazsa kimin fikriyatı iktidarda, o konudaki görüşünüzü söyleyin” dediler.
“Hayır o da siyasete girer” dedim...
“Peki sizin fikriyatınız iktidarda mı” diye ısrar ettiler.
“Vallahi kimin fikriyatı iktidarda hiç fikrim yok” cevabını verdim.
Sonra da “Onu bilmem ama şunu biliyorum” dedim şu cevabı verdim:
“EĞER BENİM FİKRİYATIM TEK BAŞINA İKTİDARDA OLSAYDI BU ÜLKEDE YAŞAMAK İSTEMEZDİM.”
İşte Özkök'ün bu yazısı ve verdiğimiz bölümdeki son cümleye İzzet Çapa çok sert tepki gösterdi sosyal medya hesabından.
"BU KADAR AŞAĞILIK OLMAK VE BUNU MARİFET GÖRMEK İNANILMAZ BİR BAŞARI HAKİKATEN..." diye söze başlayayan Çapa devamında "Aşağılık olmanın ilk kuralı, kendini hiç bir zaman öyle görmemektir..." dedi.
Sonra da ekledi: "Tıpkı kibir gibi...."
Sonra da kibrin nasıl bir hastalık olduğunu anlattı:
"Kibrin, gerçek halini senden gizler ve asıl halini görmediğin için de rezil olursun seni olduğun gibi gören insanların gözünde...
Bir tür hastalıktır bu...
İç görüsünü yitiren insan, kendi durumundan bihaber, kendini insanların büyük bir riyakarlıkla ona tarif ettiği şey zanneder..."
Sonra da uyardı takipçilerini "O yüzden etrafınızda bir şekilde sizden çıkarı olanların değil, sokaktaki hiç tanımadığınız insanların fikirlerini ciddiye almaya bakın...
Zira ötekiler kocaman bir yalandır ve mutlaka işin aslı bir gün ortaya çıkar / çıkacaktır..." sözleri ile...
Sonra da şu öneride bulundu:
"İyi yaşamanın ve yaşlanmanın yegane yolu, hayata karşı daima samimi ve sahici olmaktır..."
Ardından da sözlerini "Yok eğer öyle değilseniz, bir ömrü çıkarlar silsilesi üzerine inşa etmişseniz, yaş yetmişi geçese bile hala utanmadan şöyle dersiniz....
‘Eğer benim fikriyatım tek başına iktidarda olsaydı, bu ülkede yaşamak istemezdim...’
Oysa bal gibi de biliyordur bunu söyleyen zat-ı muhterem ‘fikriyatının’ insanlık tarihi boyunca daima iktidarda olduğunu...
Ama işte yitirmiştir artık bir kere çoktan iç görüsünü...
Ve o yüzden olan bitenden yana zerre sorumluluk duymaktansa, şikayet eder durur o daima...
Çünkü böylesi daha kolaydır...
Çünkü böylesini satın almaya her devirde mutlaka bir müşteri çıkacaktır...
İnsan kendini bir kere pazara çıkmaya alıştırmaya görsün...
Gerisi her zaman pazardır, pazarlıktır...
Gerisinin daima bir fiyatı / etiketi / ücreti vardır...
Ve o satılıktır..." diyerek tamamladı.