Eşini kaybeden Elif Karlı'nın anlattıkları Bircan Bali ve Ebru Şancı'yı ağlattı
2 hafta önce cezaevinde geçirdiği kalp krizi sonucu 30 yıllık eşi eşi Ahmet Cengiz Karlı'yı kaybeden Türk müziğinin başarılı sanatçılarından Elif Karlı, acı haberi nasıl aldığını ve iki çocuğuna nasıl açıkladığını 'Söylemezsem Olmaz' programında anlattı. Elif Karlı'nın anlattıkları stüdyoda duygusal anların yaşanmasın neden oldu.
Şarkıcı Elif Karlı'nın 7 aydır Tokat cezaevinde tutuklu bulunan ve sağlık problemleri yaşayan 57 yaşındaki eşi Ahmet Cengiz Karlı geçirdiği kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetti. 57 yaşında vefat eden iki çocuk babası Cengiz Karlı, Ataşehir Mimar Sinan Camii'nde düzenlenen cenaze töreninin ardından Kurtköy Mezarlığı'nda son yoluluğuna uğurlandı.
CANLI YAYINDA DUYGUSAL ANLAR
Eşinin vefatıyla sarsılan Elif Karlı, Beyaz TV ekranlarında yayınlanan 'Söylemezsem Olmaz' programına konuk oldu. Cezaevinde yatan eşini 2 hafta önce kalp krizi nedeniyle kaybeden Elif Karlı'nın anlattıkları sunucu Ebru Şancı ve Bircan Bali'ye de duygusal anlar yaşattı. İki ünlü isim, Karlı'yı dinlerken gözyaşlarına hakim olamadı.
Katıldığı canlı yayında çocuklarına acı haberi nasıl verdiğini anlatan Elif Karlı, gece yarısı eşinin ölüm haberini aldığını ve inanamadığını belirtti.
''ÖLÜM HABERİNİ ALINCA 1 SAAT ANLAMAYA ÇALIŞTIM''
Eşinin uzun yıllardır sağlık sorunlarıyla mücadele ettiğini anlatan Elif Karlı, "Eşimin ölüm saati 02.38. Ben gece 02.30'a kadar arkadaşımla görüntülü konuşurken ağladım. Ağlarken de sızmışım. O akşam sinemaya gitmiştik hiç gülememiştim. Bir tuhaftım. Çocuklarım uyuyordu. Kızım da arkadaşındaydı. Ben ölüm haberini alınca 1 saate yakın anlayamaya çalıştım. Doktor, Cengiz'e zatürre teşhisi koymuş. Cengiz de çok kötü olduğunu söyleyerek yatışını istemiş ama doktor ona rağmen göndermiş. Gece de vefat ediyor" ifadelerini kullandı.
''O GECE EŞİMİN ACILARININ DİNDİĞİNİ DÜŞÜNDÜM''
Acı haberini çocuklarına nasıl verdiğini de anlatan şarkıcı, sözlerine şöyle devam etti: "Beni arayarak 'Ahmet vefat etti' dediler. Ben direkt telefonu yüzüne kapattım. Sonra bir daha aradılar. Önce kardeşlerimi yanıma çağırdım. Önce kızıma baban kalp krizi geçirmiş dedim. Kızım da 'ben kardeşime söylerim' dedi. Kızıma babasını öldüğünü söyleyemedim, kardeşim söyledi. Kızım bize inanmadı, isyan etti. Kızım sonra ''Ben bir çocuğa baban öldü diyemeyeceğim. Kim söylemek istiyorsa söylesin'' dedi. Sonra oğluma anlattık, o da kötü oldu. O gece eşimin acılarının dindiğini düşündüm. Kafamdan eşimin cezaevindeki görüntüsünü silmek istiyorum."