Esra Hankulu'nun ölümündeki '1 saat' detayı ortaya çıktı: Adli Tıp raporundan çarpıcı detaylar
Aleyna Çakır cinayetinin bir numaralı şüphelisi Ümitcan Uygun ile birlikte kaldığı evde ölü bulunan Esra Hankulu için Adli Tıp Kurumu'nun hazırladığı raporda çarpıcı detaylar yer aldı. Rapora göre genç kadının ölümünde büyük ihmaller bulunduğu ve gerekli tedavinin yapılması durumunda hayatta kalabileceğinin altı çizildi.
Ankara’da, Esra Hankulu’nun (25) evinde ölü bulunmasıyla ilgili Ümitcan Uygun’un şüpheli olarak tutuklandığı soruşturma kapsamında, İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun hazırladığı rapor, genç kadının ölümüne ilişkin büyük ihmale dikkatleri çekti. Raporda, “Hankulu’nun fenalaşmasının ardından 112 acil servisinin çağrılması veya hastaneye götürülüp teşhis konularak tedavisinin yapılması durumunda kurtulma ihtimalinin yüksek olduğu” ifade edildi.
‘HASTANEYE GÖTÜRÜLMELİYDİ’
Milliyet gazetesinden Paşa Alyut'un haberine göre, Esra Hankulu, geçtiğimiz ağustos ayında Mamak’taki evinde ölü bulunmuş, olayın ardından gece yanında oldukları belirlenen arkadaşları Dilan C., Furkan G. ve kamuoyunda “Aleyna Çakır” olarak bilinen Sema Esen’in ölümüyle ilgili soruşturmada şüpheli olan Ümitcan Uygun gözaltına alınmıştı. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden Uygun, “kasten öldürme” suçundan tutuklanırken, diğer iki şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında, İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan istenen rapor, UYAP üzerinden dosyaya geldi. Hankulu’nun kesin ölüm nedenine ilişkin, 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nca hazırlanan ve genç kadının “künt kafa travmasına bağlı iç kanamadan yaşamını yitirdiği” belirtilen raporda, çarpıcı bir detay dikkati çekti.
Raporda, şüphelilerin ifadelerinde, Hankulu’nun 3 Ağustos 2021 günü saat 02.00 civarında fenalaştığını, kusmaya başladığını, alkole veya aldığı ilaca bağlı meydana geldiği düşüncesiyle duş aldırılarak yatağa yatırıldığını beyan ettikleri hatırlatıldı. Genç kadının otopsisinde tespit edilen kafa içi kanamanın lokalizasyonu, özelliği ve ağırlığı dikkate alındığında, “fenalaşması sonrası 112 acil servisinin çağrılması veya hastaneye götürülüp teşhis konularak tedavisinin yapılması durumunda kurtulma ihtimalinin yüksek olduğuna” işaret edildi. Raporda, Hankulu’nun ölümüyle ilgili, “travmadan hemen sonra (1 saat içinde) şuurunun bozulması, bulantı, kusma olması sonra iyilik halinin olması, ilerleyen zamanda şuurunun kapanarak ölümünün gerçekleşmesinin tıbben mümkün olduğu oy birliğiyle mütalaa olunur” denildi.
OTOPSİDEKİ BULGULAR
Raporda, 112 acil servis görevlileri tarafından kişinin 3 Ağustos 2021 tarihinde saat 15.07 sıralarında ölü olduğunun tespit edildiği, 4 Ağustos’ta yapılan otopside tespit edilen bulgular dikkate alındığında, Hankulu’nun olay günü, 01.01.-12.30 saatleri arasında yaşamını yitirdiği kaydedildi. Adli Tıp raporu mütalaasında; üç adli tıp uzmanı, genel cerrahi uzmanı, beyin ve sinir cerrahi uzmanı, çocuk enfeksiyon hastalıkları uzmanı, anesteziyoloji ve reanimasyon uzmanı ile patoloji uzmanından oluşan bir heyet yer aldı.