Eşref Bitlis'in ölümü kaza mı, sabotaj mı? 27 yıldır gizemini koruyor...
27 yıl önce bugün şaibeli bir uçak kazasında hayatını kabeden Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis ve beraberindeki 4 komutanın ölümü gizemini hala korkuyor. İşte hala gündemdeki yerini koruyan şaibeli olay ve sonrasında yaşananlar...
Orgeneral Eşref Bitlis ve dört arkadaşı 17 Şubat 1993'te bir uçak kazasında hayatını kaybetti. O günlerde açılan soruşturmalarda, bu olay bir kaza olarak kayıtlara geçti, dosya kapatıldı. Ancak aradan geçen sürede kazanın üzerindeki şaibe gölgesi hiç eksilmedi.
Orgeneral Eşref Bitlis, dönemin Jandarma Genel Komutanı'ydı. O gün uçağı Ankara'dan Diyarbakır'a gitmek üzere havalandı. Ancak çok geçmeden Yenimahalle'deki PTT İşleme Merkezi'nin bahçesine düştü. Uçakta bulunan kimse kurtulamadı.
"BUZLANMADAN DOLAYI DÜŞTÜ" DENİLDİ
Orgeneral Bitlis, o dönem çok konuşulan ABD'ye ait Çekiç Güç'ün bölgeden ayrılması gerektiğini savunuyordu. İddiaya göre Amerika Birleşik Devletleri, Bitlis'in faaliyetlerinden rahatsızdı. Ölmeden önce Kürt liderlerle birlikte Kuzey Irak'ta PKK'ya karşı nihai bir sınır operasyonu planlıyordu. Diyarbakır'a da bu operasyonla ilgili ayrıntıları gözden geçirmek için gidecekti. Terör örgütü PKK'yı bitirmek için yoğun çaba harcıyordu. O gün erkenden Diyarbakır'a gitmek için yola çıktı. Ancak o operasyon başlamadan uçağı Ankara Yenimahalle'de düştü. Dönemin Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş uçağın buzlanmadan dolayı düştüğünü söyledi.
Uçağın düşmesinin ardından açılan soruşturmalarda somut gelişme sağlanamadı. 1996 yılında hazırlanan bilirkişi raporunda uçak kazasının buzlanmadan kaynaklandığına ilişkin yeterli kanıt olmadığı açıklandı. Ancak bu rapor da dikkate alınmadı. Olayın bir kaza olduğu kanısına varıldı. Dosya tozlu raflara kaldırıldı.
KAZA SONRASI ÇALIŞMA ARKADAŞLARI DA BİR BİR HAYATINI KAYBETTİ
O kazanın ardından, Türkiye'yi sarsan cinayetler yaşanmaya başlandı. Bitlis'in, yakın çalışma arkadaşları bir bir hayatını kaybetti. Düşen uçağa binmekten son anda vazgeçen Albay Kazım Çillioğlu, lojmanında ölü bulundu. Tuğgeneral Bahtiyar Aydın, Lice'de Jandarma Bölük Komutanlığı bahçesinde suikast silahıyla öldürüldü. Birlikte çalıştığı Jandarma Kurmay Binbaşı Cem Ersever Ankara'da öldürülmüş olarak bulundu.
Olayın, ihmal, sabotaj hatta suikast olduğu iddiaları hiç gündemden düşmedi. Uçağın havalanmadan önce motoruna müdahale edildiği, uçuş sırasında sabotaj yapıldığı iddia edildi. Oğlu Tarık Bitlis, babasının hayatını kaybettiği kazanın yeteri kadar soruşturulmadığını sık sık gündeme getirdi. Ancak bir sonuç alınamadı.
2016'DA ZAMAN AŞIMINA UĞRADI
Kazadan 17 yıl sonra yargılanan Emekli Albay Arif Doğan, Bitlis'in JİTEM tarafından düzenlenen suikast sonucu öldürüldüğünü söyledi. Bunun üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 2010 yılında soruşturma başlattı. Dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir, eski MİT Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür, dönemin Susurluk Araştırma Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış, Eski İçişleri Bakanı İsmet Sezgin'in de bulunduğu çok sayıda kişi ''tanık'' olarak dinlendi. Ancak savcılık, soruşturmada, zaman aşımı süresi dolduğu gerekçesiyle 2016'da "kovuşturmaya yer olmadığına" karar verdi.
Türkiye'yi derin bir üzüntüye boğan uçağın düştüğü tarihin üzerinden tam 27 yıl geçti. Terörün bitirilmesi için büyük çaba gösteren Orgeneral Eşref Bitlis'in bir kaza sonucu mu, yoksa bir sabotajla mı öldüğü hala gizemini koruyor.