Fenerbahçe'den AYM ve AİHM tehdidi

Türkiye Futbol Federasyonu'nun 2020-2021 sezonu için belirledi harcama limitlerine Fenerbahçe yönetiminin itirazları devam ediyor. Sarı lacivertli takım yöneticilerinden Alper Pirşen, kulüpleri için belirlenen limit için "gülünç" ifadesini kullandı. Aslında "eksi" limit beklediklerini ancak bilmedikleri bir şekilde "artı" limit tahsis edildiğini vurgulayan Pirşen, "Biz Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kapılarına kadar bu işi götürmeyi düşüneceğiz." dedi.

Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Alper Pirşen, harcama limitleriyle ilgili yaptıkları itirazın talimatın farklı uygulanması yönünde olmadığını ifade etti.

Pirşen, özel bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, harcama limitlerini kendilerinin de hesaplayabildiklerini vurgulayarak, "Federasyonun talimatlarına dayanarak yaptığımız hesaplamalarda harcama limitimiz eksi çıkıyordu. Ona rağmen zannedersem daha çok tepki toplamamak veya gülünç duruma düşmemek adına bize halen açıklamasını bilmediğimiz bir şekilde artı bir limit tahsis edildi. Ama yine gülünç bir miktar tahsis edildi. Bizim sistemle ilgili eleştirilerimiz, talimat uygulanmıyor ya da farklı uygulanıyor şeklinde değil." dedi.

Geçen yıl hesaplamada iki yöntem uygulandığını vurgulayan Pirşen, "İkisinin de ortalaması alındı. Üzerine belli bir miktar aşım payı bırakıldı yüzde 30, bu sene yüzde 15. Burada temel sorun şu, iki ayrı yöntemleri var. Bir tanesinde Futbol AŞ’nin solo hesaplarına bakılıyor, birisi de kulüplerin konsolide yani dernek dahil hesaplarına bakılıyor. Bizim kulübümüzün konsolideki borçlarını Futbol AŞ’nin hesaplarının da içine bir daha katıyorlar. Yani iki ayrı hesaplamada da bizim kredi yüklerimizin tamamını düşüyorlar, oranlı bir şekilde düşmüyorlar. Bu hesaplama metoduyla da bizim limitlerimiz hep eksi çıkıyor." diye konuştu.

Talimatın değiştirilmesi gerektiğini savunan Pirşen, "Talimat bize farklı uygulandı demiyoruz. Dolayısıyla burada bir çarpıtma var. UEFA'ya bu tip bir yeniden yapılandırma ve yeniden yapılandırma anlaşması, borçların yeniden yapılandırılmasıyla ilgili anlaşmaların yapılması için tavsiyede bulunan, 'bunu yapalım' diyen zaten başta Fenerbahçe'dir. Ne Bankalar Birliğinin sunduğu yapılandırma projesi ne federasyonun önümüze koyduğu lisanslandırma projesi kabul edilebilir. Dolayısıyla fikir babası biziz ama bu canavarı biz yaratmadık. Bu canavarı maalesef yanlış eller yarattı." ifadelerini kullandı. 

Kulüp Lisans Kurulunun bağımsız olduğunun altını çizen Pirşen, sözlerine şöyle devam etti:

"Evet, doğrudur, bağımsız. Ama problem şu; Fenerbahçe'yi veya diğer kulüpleri de yüksek derecede borçlandıranlar bu bankalar. Sonra bu bankalar, Bankalar Birliği ile bize bu yeniden yapılandırma anlaşmasını önerdiler. Fenerbahçe özelinde söyleyebilirim; sonunda sundukları tek bir seçenek var; 'yeniden yapılandırmayı imzalayın o zaman.' Bu dayatma değil de nedir? Kulüp olarak bunu yapmak istiyoruz. Makul çerçevede kulübümüzün geleceğini ve gerçeklerini riske atmadan bunu yapmak istiyoruz."

Kendileri için tek sürprizin limitlerinin pozitif çıkması olduğunun altını çizen Pirşen, "Normalde negatif çıkması gerekiyordu bu saçma uygulamayla. Evet, Tahkim Kuruluna başvuracağız. Ama tahkimle bitmeyecek bir işten bahsediyoruz. Bu işin rekabet hukuku boyutu var, bunu inceliyoruz. Bu işin yatırımcılar boyutu var. Fenerbahçe'nin çok sayıda, çok ciddi yatırım yapmış yatırımcılarını da ağır bir şekilde etkileyecek bir karar veriyorsunuz. Belki de bu kulübün Futbol AŞ'sinin, halka açık bir şirketinin ticari hayatını sürdüremeyecek hale getirmeye çalışıyorsunuz. Bu, sadece TFF'nin gönlünce karar verebileceği bir şey değil. SPK tarafından denetlenen bir şirketiz. Buradaki aşırı kontrolsüz uygulamalar, kısıtlamalar yatırımcıyı da etkiliyor. Biz Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kapılarına kadar bu işi götürmeyi düşüneceğiz." ifadeleri ile sözlerini tamamladı.

Naci Görür İstanbul'da nokta atışı yer göstererek uyardı! Altın yeni haftaya nasıl başladı? Gemi yan yattı! Personel tahliye edildi...
Sonraki Haber