FETÖ üyesini aklamak için skandal mütalaa: O savcı göreve devam ediyor
İzmir'de görevli olan bir savcının FETÖ üyesini aklamak için yazdığı mütalaa ortaya çıktı. Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, savcının FETÖ üyesinin tahliyesi için yazdığı mütalaada Kur-an'ı Kerim'den alıntılar yaptığına dikkat çekti. Şener, "Savcı bu mütalaa sonrası ağır ceza mahkemesinden alınıp adliyede genel soruşturma savcısı yapılmış ama hâlâ görevde olduğunu da belirtmem gerekiyor" dedi.
Yargı içinde bulunan FETÖ'cü hakim ve savcıların verdiği skandal kararlardan biri ortaya çıktı. İzmir'de terör suçlarına bakan 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne bakan savcı I.L. FETÖ üyeliğinden tutuklu bulunan Ahmet Yeniasrı'nın tahliyesi için verdiği mütalaada skandal ifadeler kullandı.
Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, savcının mütalaasında Kur-an'ı Kerim'den bazı ayetleri de alet ettiğini vurgulayarak "FETÖ yargılamaları için ‘Engizisyon’ benzetmeli kamikaze mütalaa" başlıklı yazısında şunları söyledi.
Yenisarı, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek 5 Nisan 2022 tarihindeki duruşmayı beklerken avukatı tahliye talebinde bulunuyor. Ağır Ceza Mahkeme savcısı İ.L., 14 Nisan 2022 tarihinde tahliye edilmesi yönünde Kuran’ı Kerim’deki bazı ayetleri de alet ederek şu skandal mütalaayı yazıyor:
“Ceza sorumluluğunun şahsiliği beşeri ve evrensel en temel ilkesi olduğu gibi uygulanmadığı yerlerde; Kanun vardır ancak hukuk yoktur.
Engizisyon mahkemeleri güya kanunla işliyordu. Fakat devlete isyan eden veya muhalif grubun sadece isyan edenleri değil tüm taraftarları, akrabaları, çoluk ve çocuklarını hatta mezardan ölüleri çıkartıp cezalandırdığı için tarihe vahşet ve ilkellik olarak geçmiştir.
Bu, faraza GSY Kulüp Yönetimi İstanbul’da bir örgüt kurup isyana kalkıştı diye, İzmir’de maçlara gitmiş veya kombine bilet almış kişileri kadın, çoluk çocuk demeden örgüt üyesi diye sorumlu tutmaya benzer.
FETÖ’CÜLER 4-5 MİLYONMUŞ
Veya Afrika’da dişi sivrisinek türü sıtma mikrobu yayıyor diye; zarar verdiklerine dair hiçbir delil olmayan, diğer yerlerdeki çoğu masum ve insana faydalı, tüm sinekleri öldürmek gibi zalimane bir davranıştır.
Hukuk devletinde kolektif ceza sorumluluğu kabul edilmez.
FETÖ elebaşının, TSK’daki bazı unsurlarını iğfal ve dünya hırs ve emellerine alet etmekle; 15 Temmuz 2016’da devlete karşı girişilen ve belki 4-5 bin kişinin irade ve teşebbüs ettiği ihtilali, arkadaş ve taraftar olsa bile 4-5 milyon kişiye, yani yetişkin nüfus olan 30-40 milyonun, yüzde 15’ini terörist ilan etmek ve devletin hasmı haline getirmenin Ceza Kanunu’nun 1. maddesindeki toplum barışını koruma amacına aykırı olduğu kanaatiyle; delil durumu ve sanığın menfur ihtilale teşebbüs suçunu bizzat işlediğini veya anılan suçu işleyenlere asli fail/doğrudan doğruya birlikte işleyen olarak veya azmettiren ya da suçun işlenmesi için yardım eden sıfatıyla hareket ve bu suretle de iştirak ettiğini kabule yeterli olmadığından, tutukluluğa itirazın kabulü ile mütalaa olunur.”
Savcı bu mütalaa sonrası ağır ceza mahkemesinden alınıp adliyede genel soruşturma savcısı yapılmış ama hâlâ görevde olduğunu da belirtmem gerekiyor. Bakalım, Hâkimler ve Savcılar Kurulu ne yapacak...
Bu arada FETÖ’cü sanık da 5 Nisan’daki duruşmada mahkeme tarafından tahliye edildi.